Camdan dışarı baktım. Lapa lapa kar yağıyordu. Sadece kar resmini görünce bile içimi bir titreme sarıyordu.
En nefret ettiğim mevsim oldum olası kıştır. İnsanlar her zaman kendilerini daha fazla sıcak hissetmek için daha ve daha fazla kıyafetler giyerlerdi. Güneş yüzünü saklardı ve sokaklarda her zaman daha az insan olurdu. Ve bir şey daha...Ben kışın her zaman hasta olurdum.
Ve ömrüm boyunca da kışı seven insanları hiç anlamadım. Büyük insanların küçükler gibi çıkıp kartopu oynayamazdı ya da kardan adam yapamazdı. O zaman neden seviyorlardı?
Yazın özlemiyle bir iç çekip arkama yaşlandım. Burnum yara olmuştu ve oldukça acıtıyordu. Burnunu çekip kahvemden bir yudum aldım. O sırada beyaz kazağıma da damladı.
"Hay aksi."
Odama gidip kazağımı çıkardım. Evin içi sıcak olmasına rağmen ben donuyordum bu yüzden daha kalın bir kazak giydim. Böyle daha iyiydi.
Bilgisayarımı açıp ödevim var mı diye baktım ama yoktu. O sırada gözüme telefonum takıldı ve bana bir mesaj geldiğini farkettim.
Selam.
Bu neydi şimdi? Numaranın ülke kodu Türkiye değildi. Biri benimle dalga mı geçiyordu? Mesaja cevap verip vermeme konusunda git gel yaşarken işin aslını öğrenmeye karar verip mesaj yazdım.
Kimsiniz?
Mesajı gönderip telefonu masaya koydum. Böyle bir şey başıma ilk kez geliyordu ve ben cevap vermiştim. Pişmanlık beynimi yavaş yavaş ele geçirmeye başlamıştı bile. Telefonun ucundaki insanın kim olduğunu bilmiyordum. Ülke dışı biri olmasına rağmen Türkçe yazıyordu ve bu bir aldatmaca olabilirdi kim bilir?
Telefona mesaj geldi.
Kim olduğumu boşver. Cesaretin beni benden aldı.
Ha? Ağzım bir karış açık telefon ekranına bakıyordum. O sırada akıl edip ülke kodunu araştırdım.
İngiltere.
İngiliz bir insanın Türk bir insanın numarasını bulup Türkçe mesaj atması, ve o kişinin de ben olmam bir tesadüf müydü acaba? Bir şey yazmalı mıydım? İçimden bir ses şiddetle yaz diye bağırıyordu. Mantığım ise susmuştu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Belki bu arkadaşlarımın yaptığı bir şakaydı? Biraz daha incelemeye karar verdim.
Kim olduğunuzu bilmiyorum. Sebepsiz yere neden beni rahatsız ettiğinizi de anlamış değilim. Umarım bu bir şaka değildir.
Daha kendimle baş başa kalmaya fırsat kalmadan cevap geldi.
Şaka değil. Seninle dalga geçmiyorum. Sadece konuşmak istiyorum.
Ben de beklemeden cevap yazdım.
Ülke kodunuz farklı?
Birkaç dakika geçti.
Olabilir.
Gelen mesajla gözlerimi devirip hızlıca mesaj yazdım.
Ben senin dolandırabileceğin bir insan değilim ya da sana kanacak kadar basit bir kız da değilim. Git kendine başka bir oyuncak bul.
Telefonu adeta masaya fırlattım. Bitmemiş miydi hala şu tür insanlar? Hadi ama, yıl olmuş 2017!
Ya da,
Belki de yılın 2017 olması bu tür olayların sıklaştığını gösteriyordur.
Ya da her neyse.
Sadece şu dolandırıcıların gözlerinin dönmesi deli ediyordu beni.
Mesaj geldi.
Açmamalıyım. Okumadan silmeyelim ya da görmezden gelmeliyim,
Gelmeliydim.
Dolandırıcı olduğumu da nereden çıkardın? Dolandırıcı, sapık ya da buna benzer bir şey değilim. Sadece rastegele bir numara çevirdim ve o da sana denk geldi. Yaşını bilmiyorum ama cinsiyetini öğrenmiş oldum. Yaşın kaç?
Delireceğim ama! Bu nasıl yüzsüz bir mesaj böyle! Şimdi ben sana yaşı gösteririm de..
Mesaj yazmadım. Yazmayacaktım da. Basan sinirle saçlarımı topladım. Aynaya baktığımda sinirden yanaklarım kıpkırmızıydı.
Cidden...
Bir mesaj sesi daha geldi.
Cevap verecek misin?
Eceline mi susadın sen?! Delireceğim gerçekten. Koskoca Türkiye'de bula bula beni mi bulmuştu yani. Bunu ona da mı yazsam acaba? Ya da yazmasam mı? Olan oldu bir kere diyerek yazdım.
Cidden koskoca Türkiye'de bula bula beni mi buldun?
Ülke kodunu nasıl değiştirmişti peki? İnsanlar ne tezgâhlar kuruyorlardı gerçekten.
Gelen mesaj sesiyle irkildim.
Sadece evde sıkılıyordum ve birine, hiç tanımadığım birine bir mesaj atmak istedim hepsi bu. Neden bu kadar büyüttün ki?
Demek öyle akıllı kız ya da erkek, adam ya da kadın..
Ülke kodunu nasıl açıklayacaksın peki, zeki?
Bakalım bunu nasıl açıklayacaktı? İlla ki bir yalan düşünmüştür gerçi. Çok geçmeden cevap geldi.
Türk'üm ama doğduğumdan beri İngiltere'de yaşıyorum. Manchester city. Sorgun bitti mi?
Ne sorgusu be?
Sana hiç inanmıyorum.
Hemen mesaj geldi.
İnanacaksın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzaklarda Bir Yerlerde
General FictionUzaklarda bir yerlerde umut vardır, Uzaklarda bir yerlerde çare vardır, Uzaklarda bir yerlerde ışık vardır, Uzaklarda bir yerlerde size uzanan bir el vardır, Uzaklarda bir yerde aşk vardır. Yakına baksanız da göremeyeceğiniz şeyler belki çok uzakta...