Odamda sessizce kitap okuyordum. Okumaya o kadar dalmıştım ki, abimin bana seslendiğini fark etmemistim. Abim birden içeri daldı.
"Iki saattir sana sesleniyorum Miley!"
Öylesine bağırmıstı ki, afedersiniz ödüm bokuma karıştı.
"Ne bağırıyorsun be?!" diyerek karşı çıktım.
"Sana iki saattir sesleniyorum han'fendi ama taktığınız bile yok."
Geçiştirdim.
"Ee,ne var?"
"Üstünü giyin."
"Neden?"
Açıkçası biraz merak etmiştim ama belli etmedim.
"Dışarı çıkacaksın."
Ah,yine mi sevgilisi geliyordu? O kızı hiç gözüm tutmuyor. Hem taşınalı daha 2 hafta oldu, ne ara sevgili buldu bu! Ben daha okuluma bile baslamamıstım.
"Dışarı çıkacağımı kim söyledi?"
"Miley, hemen kalkıyorsun ve siktir olup gidiyorsun. Anlaşıldı mı?!"
Kiz yüzünden bana bağırıyor, gerizekalı.
Bir şey demeden kalktım. O sırada abim kapıyı çarparak odadan çıktı. Aman, ne atarlandıysa. İşte, kızı bu yüzden sevmiyorum, abimde yan etki yapıyor.
Banyoya girip dişlerimi fırçaladım ve odama geri dönüp dolabımdan bir kot pantolon ve tişört aldım. Malum, hava soğuk. Üstümu giyindim ve aşağı indim.
"Ben çıkıyorum. Felicia'yla iyi yiyişmeler."
Yastığı havaya kaldırdığı anda kapıya doğru koştum. Ceketimi giydim ve dolaptan siyah Converselerimi aldım.Kapıya çıkıp ayakkabilarımı giydikten sonra sertçe kapıyı kapattım. Dışarıda yağmur yağıyordu. Abim yüzünden hasta olacaktım. Kaldırımda yürürken yanımdan hızla geçen bir araba, ustume su fışkırttı. Her yerim sırılsıklam olmuştu. Arkasından bir sürü küfür ettim. Hatta yeni küfürler bile keşfettim. Araba gero gelip yanımda durdu. Cam yavaşça aşağı indi.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun? !"
Fazlasıyla sinirliydim ama yüzünü görünce biraz yumuşadım. Bal rengi gozleri vardı. (Abisinin Justin olduğunu düşünüyordunuz,degil mi? (: ) Bana gülümsedi.
Tanrım. .Harika bir gulumsemesi vardı. .
"Özür dilerim ama bu yağmurun altında ne işin var dışarıda? "
Bana resmen hesap soruyordu, salak.
"Sana-" O anda hapsurdum. Ah,hasta olamam!
"Hasta olacaksın arabaya bin."
"Seni tanımıyorum bile."...
