ONE SHOT
Bir Acayip Aile
Okuduğu fanfictiondan başını kaldırdı ve söylenmeye başladı:
“Ben kız gibi değilim!”
Chanyeol izlediği pornoyu durdurdu. Her zamanki kahkahalarından birini attı ve alayla Luhan’a baktı.
“Dün mahallenin bakkalı ile sevişmiştin. Bugün altımda inliyorsun Hyung! Gruptan altına yatmadığın kimse kalmadı ha?” (Yanlış anlamayın ficten bahsediyor.)
Luhan sinirle koltuktaki yastığı ona fırlattı.
“Neden üstte olduğumu hayranlara söylemem yasak? Ficlerde tecavüze uğramaktan bıktım!”
Kris elindeki birayla karşısındaki koltuğa oturdu.
“Kıçın ve yüzün güzel. But it isn’t my style!”
‘Göt herifler’ diye söylendi Luhan. Her zaman onunla dalga geçiyorlardı. Yanaklarını şişirdi ve kabaca kafasını kaşıdı. Dans provaları yüzünden 3 gündür banyo edemiyordu. Yakında bitleneceğinden korkuyordu.
Kafasını yanına biraz önce oturan Sehun’un bacaklarına koydu ve hikaye okumaya devam etti. Çok fazla hareket etmesinden dolayı sağ göğüs ucu ve ince beli açılmıştı. Sehun salyalarının akmasını engellemek için kafasını başka tarafa çevirdi.
Baekhyun kırılan tırnağını yapıştırıp yapıştıramayacağını düşünüyordu. Onu uzatmak o kadar kolay değildi bir kere! Bakışlarını üzüntüyle Chanyeol’e çevirip sevimlilik yapacaktı ki gördüğü manzara ile duraksadı.
Elindeki battaniyeyi hızlıca Luhan’ın üzerine örttü ve söylenmeye başladı:
“Sonra bana niye tecavüz ediyorlar diyorsun. Götünü açarsan böyle olur tabi!”
Luhan onu umursamadı. Ana sayfasında gezinirken ‘Smut’ yazısını görünce gözleri parladı ve duraksamadan hikayeyi okumaya başladı. Kafasını iyice Sehun’un bacaklarına gömmüştü. Chanyeol’ün izlediği filmden gelen inlemeler ve okuduğu hikaye onu bayağı azdırmış olmalıydı. Derin nefesler alıyordu.
Sehun onun durumunu görünce sinsice gülümsedi. Elini battaniyeden içeri soktu ve küçük göğüs uçlarını okşamaya başladı. Elindeki telefonu sıkıyordu Luhan. Sarışın olan onu yavaşça kucağına aldı ve odalarına götürmeye karar verdi.
Garip fantezileri olduğu söylenebilirdi. Luhan rastgele bir hikaye açtı ve smut yerini durdurduktan sonra Sehun’a uzattı. Hikâyedekinin aynısını uygulamak gerçekten eğlenceli oluyordu.
Sehun okuduklarıyla ufak bir kahkaha attı:
“Bunu yapmak istediğine emin misin Hyung?”
Luhan hevesle başını salladı. Şu an boşalmak istiyordu ve ne yaptıkları umurunda değildi.
“Burada Baek ve ben, seni beceriyoruz? Hala uygulamak istiyorsan onu çağıracağım.”
Sinirlenmişti, eğer Luhan evet derse ilk önce onu dövecek ve başkalarıyla yatmayı düşünmemesini sağlamak için bir güzel becerecekti.
“Baek’in yerine de becer o zaman. Ah! Sehun dayanamayacağım!”
İnleyerek konuştu Luhan.
Sarışın olan mutlu olmuştu. En azından ondan başka kimseyle yatmayacaktı. Hikayeyi kısaca okuduktan sonra çocuğun üstündekileri bir çırpıda çıkardı. Ön sevişme yazmadıkları için şanslıydı çünkü kendini tutamayabilirdi.
Yavaşça küçük olanın içine girmeye başlamıştı ki kapı tıklatıldı. Luhan’ın inlemeleri arasından Chanyeol’ün kalın sesini duyabilmişti.
“Misafirimiz var çocuklar. Çabuk olun!”
Sehun hareketlerini hızlandırdı. Bir eliyle Küçük Luhan’ı okşuyor diğeriyle ona daha iyi girebilmek için Luhan’ı kendine çekiyordu.
Birkaç sert vuruştan sonra küçük olan boşalabilmek için Sehun’un ellerini çekmeye çalıştı ancak Sehun buna izin vermedi ve beraber boşalmaları için içine girmeye devam etti.
---
“10 gün sonra dünya turu başlayacak çocuklar. 5 günlük bir tatiliniz var, o zamana kadar dinlenebilirsiniz.”
Chanyeol’ün beyni porno izlemekten sulanmış olmalıydı çünkü menajerin sözlerini ‘O zamana kadar sevişebilirsiniz.’ Olarak algılamıştı.
Büyük elleriyle Baekhyun’un belini sardı ve onu kendine çektikten sonra söylendi:
“5 gün sevişin dedi Baek. Sen de duydun değil mi?”
Kısa olan onu önemsemedi. Tuvalete doğru koşmaya başladı çünkü Tao’dan önce oraya ulaşamazsa kesinlikle altına edecekti.
Birkaç dakika sonra Tao gözleri dolu bir şekilde ağabeylerinin yanına gitti. Hafifçe burnunu çekti ve kendini Kris’in yanına bıraktı. Yine kandırılmıştı!
“Banyo edelim!” dedi yanındaki soğuk adamın kolundan tutarak.
Chen Xiumin’e bakarak sırıttı. Kris’i kandırmak pek de zor olmayacaktı.
“Ben seninle banyo ederim Tao.”
Tao sevinçle Chen’e döndü. Fazla masumdu ve neler döndüğü hakkında hiçbir fikri yoktu.
“İstersen seni yıkayabilirim. Sırtını yıkamanda yardım ederim ve sonra şey yaparız. bilirsin işte.” Dedi sinsice.
Küçük panda olayı kavrayamadığı için sakince başını salladı. Kris’in gözleri büyümüştü ve etrafa sinirli bakışlar atıyordu.
Hızla ayağa kalktı. Tao’yu peşinden sürükleyerek banyoya soktu.
Xiumin ve Chen bunu görünce birbirlerine zafer işareti yapmıştı ve kıkırdayıp duruyorlardı. Aralarında çok az bir mesafe vardı ancak ikisi de ilk adımı atmaktan utandıkları için öpüşmeleri başka bir bahara kalacakmış gibi gözüküyordu.
---
“Ommaaağ”
Lay bağırarak Suho’yu arıyordu. En sonunda onu çamaşır odasında buldu.
“Çoraplarımı bulamıyorum.”
Dedi boynunu bükerek.
Suho gözlerini devirdi.
“Nerede bıraktıysan oradadır.”
Gamzeli olanın gözleri parladı. “Haklısın.” Dedi safça. Koşarak odasına gitti ancak birkaç saniye sonra kendini tekrar Suho’nun yanında buldu.
“Ben ne arıyordum ki?”
“Yoğurt ye Lay. Çok faydalı diyorlar.” Suho söylendikten sonra çamaşırları asmaya devam etti.
---
