18. Bölüm

7 1 0
                                    

"Sen bana verilen eşsiz bir hediyesin ve ben bu hediye mi kimseyle paylasmam" dedim mertin sözünü tekrarlayarak

"Kumsal sana birşey sorucam ama bana kesinlikle dürüst cevap ver tamam mi " dedi bende tamam anlamında başımı salladim

"Onur seni optugunde karşılık verdi mi"

"..."

"Kahretsin kumsal verdi mi "

"Mert gerçekten istemeden oldu"

"Kumsal şunu sakın aklından çıkarma seni bu günden sonra sadece ben opebilirim sana bu konuda güveniyorum sadece benimsin" dedi ve dudagimdan öptü

Ardından odaya damla girdi

"Sanirim yanlis bir zamanda geldim ama mecburdum Evet sevgili gelin ve damat sizi yavaş bir şekilde dışarı alalım " dedi neşeli bir şekilde mert ile ayağa kalktık mert koluna girmem için hareket etti koluna girmem ile birlik de yürümeye başladık salona girdiğimizde itibaren içimden bildiğim bütün duaları okumaya başladım etrafa baktığımda herkes bizi alkışlıyordu özelliklede benim kankalarim :D ardından nikah için masaya oturduk benim sahitim damla mert in şahit i burak dı nikah kıyıldı ...

3 saat sonra
Sıra çiçek atmaya geldi çiçeği attigimda damla tuttu sonunda düğün bitmişti ama bende bitmistim gelin arabası ile evimize geldik kapıyı mert açtı odamıza çıktık uzerimi değiştirdim ardından odaya mert girdi ve uyuduk

8 saat sonra

Yatak dan zor  olsada kalktım karnım çok agriyordu yanımda mert yoktu hemen karnının agrisini unuttum üzerime sabahligimi giyerken aşağı iniyordum birden mert in kahvaltı hazırladığını gördüm sessizce arkasından gelip sarildim

"Uyanmış mı benim prensesim " dedi o da bana sarılarak bende ona karşılık vererek

"Uyanmış mi benim prensim " dedim o da dudagima ufak bir buse kondurdu ardından üzerimizi değiştirmek için odamıza çıktık.

2 ay sonra

Sabah mide bulantısı ile uyandim bu gün kesinlikle doktora gidecektim bir kaç aydır böyle oluyordu çünkü hızla yataktan kalktım ve yatak odasındaki lavaboya koştum ardimdan mert geldi o gelmeden kapıyı kapattim 5 dk sonra lavabodan çıktım mert yanıma koşarak

"Aşkım iyi misin kaç aydır böyle oluyor bugün programım yok istersen hastaneye gidelim ne dersin" dedi kafamı olur anlamında salladim

Güzel bir kahvaltının ardından direk hastaneye gittik ben doktorun odasına girdim ve konuşmaya başladım

"Merhaba"dedi doktor direk cevap verdim

"Merhaba"

"Şikayetiniz neydi hanimefendi"dedi

"Doktor hanım son 1-2 aydır midem bulanıyor başım ağrıyor ve kendimi halsiz hissediyorum"dedim yüzümü burusturarak

"Siz şuraya uzanın ben bir kontrol yapayım " dedi bende gösterdiği sedyeye uzandım karnında birkaç birşeyler yaptik dan sonra

"Toplanabilirsiniz" dedi bende uzerimi düzelterek eski yerime geçtim ve  kadının söyleyeceklerini bekledim

"Size iyi haberlerim var" dedi gülümseyerek bende evet anlamında gulumsedim kadın beş altı saniye bekledikten sonra

"Hamilesiniz" dedi  pekala nunu dusunmemistim bir an gulumsemem yüzümde soldu taki beynim ne dediğini telafuz edemedi ardından tüylerim ürperti ardından yüzümde gulumsemem parladı.gözlerim
Doldu fln neyse ama geriye tek birsey kaliyor

ŞİMDİ NAPICAM????

doktorun odasından birşey demeden çıktım hala şaşkındı ve sarsilarak yuruyordum   yanıma mert geldi

"Neymiş aşkım sıkıntı"dedi ben cevap vermeyince beni sarstı

"Kumsal canım noldu"dedi tekrar halsiz bir şekilde daha doğrusu şoktan çıkarmamış bir şekilde cevap verdim.

"Hamileyim"dedim mert ne olduğunu daha idrak edemeden öylece bana bakıyordu birden gözleri doldu yüzümü avuçlarının içine aldı ve

"Hamilemisin?" Dedi kafamı evet anlamında salladim ardından bana sarıldı yani çok sıkı sarıldı yani baya bir sıkı sarıldı benden ayrılınca gözyaşları yavaş yavas suzulmeye başlamıştı yüzünü avuclarimin içine aldım ve

"Bebegimiz olucak"dedim gülümseyerek oda benim yüzümü avuçlarının içine alarak

"Bebegimiz olucak " dedi ve beni anlimdan öptü ardından

"Şimdi napicam?" Dedi sanki az önceki düşüncelerimi okumuş gibi elimi tutu ve aşağı indik  arabaya bindik ve eve gittik. Mert koltuğa oturdu ve televizyonu açtı ve bana

"Bizimkilere ne zaman söyleyeceğiz" dedi tam da o arada onu düşünüyordum aklıma gelen fikir ile kendimi koltuğa  bıraktım mert o arada dikmişti ve

"Aşkım yavaş ol çocuğuma birşey ol ucak " dedi

"Ya aşkım sanki sen taşıyorsun çocuğu" dediğimde güldü ve burnuma dokundu

"Eee sen birşey soyleyecekdin" dedi hemen aklındaki fikir geldi

"Bugün bizimkileri yemeğe davet edelim orda söyleyelim ne dersin" dedim az önce masaya koyduğum kahvemden bir yudum alarak mert bize düşündü ve cevap verdi

"Aaa evet güzel fikir" dedi ve birden ayağa kalktı "o zaman ben alışverişe çıkayım sen bana liste ver"dedi kafami tamam anlaminda salladim ve mutfağa gidip bir liste hazırladım ve mert e verdim

2 SAAT SONRA

Sonunda kampının çalması ile oturduğum yerden kalktım ve kapıya yöneldim  gelen mert idi elindeki poşetleri almaya çalıştım ama bir türlü vermiyordu

"Senin derdin ne " dedim en sonunda

"Bebeğinizin hanım efendi"dedi ve elindeki poşetleri yere bıraktı beni duvar dayadı ve dudagimdan öpmeye başladı hemen geri ittik.

"Senin derdin ne"

"Bebeginiz beyfendi " dedim ve içeri girdim

1saat sonra

Yemekler hazırdı son tabagida masaya koydu ki mert arkamdan sarıldı ve saçımı kokladi ardından dışarıdan silah sesleri gelmeye başladı teker teker tüm camlar kiriliyordu korkudan ne yapacağımı bilemedim mert beni cekistirdi ve büyük sehbayı kaldırarak arkasına saklanmamı sağladı ama onu yaparken vurulmuştu yere yıkılırken bana silahını verdi ve

"Kendini ve bebegimi koru seni seviyorum"dedi bende kafayı yemis halim ile dışarı çıktım arabalardan birisine bindim ve çalıştırdım yanıma damla binmisti ahh yapma bilmediğim yöne sürmeye başladım arkamızdan burak ve mert geliyordu damla sarf ettiği sözler ile beni durdurmay çalışıyordu en sonunda

"Kumsal ben hamileyim"dedi ışte bu söz dur,ama neden olmuştu ama duramadim arabanın frenleri çalışmıyordu ve uçuruma düştük .

IŞTE BIZIM SONUMUZDA BOYLE OLDU...

Uğur Böceği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin