Dmitri hemen Angelina’nın nabzına baktı iyiydi. Biraz sonra uyandı.
Angelina:
-Ne oldu?
Dmitri:
-Alik Avustralya’ya gidiyor.
Hemen uçağa bindiler. Telefon çalınca hiçbiri şaşırmadı, kesin ASIS’ten diye düşündüler. Gerçekten de telefon ASIS’ten Eithan Carewille idi.
Eithan:
-Merhabalar! Ben ASIS’ten Eithan Carewille.
Angelina:
-Merhabalar! Ben de FSB’den Angelina Pavlokina, yanımda da SVR’den Dmitri Toralski, BND’den Gerd Hassel, MI6’den Charles Lington, MOSSAD’dan Jonson Yalom, CIA’den Nick Sewer ve MİT’ten Ahmet Aloğlu var. Ülkedeki durum nasıl?
Eithan:
-Ülkede herhangi bir şey yok.
Angelina:
-Peki. O zaman ülkeye giren helikopterleri araştırın.
Avustralya yolunda konuştular.
Nick:
-Bu sefer yakalayacağız.
Ahmet:
-Bence de.
Avustralya’ya vardıklarında Eithan oradaydı.
Eithan:
-Sydney tarafına izinsiz inen bir helikopter görülmüş, oraya gitsek iyi olur.
Helikopterin indiği yere geldiklerinde Alik oradaydı.
Alik:
-Niye? Nasıl yetiştiniz?
Angelina:
-Bu sefer bitti Alik.
Alik çaresiz ortada kalınca kelpeçeyi taktılar. Bombayı daha kuramayan adamlarını da aldılar. Alik polis arabasına binerken ‘1 hafta kaldı, dirilişe 1 hafta kaldı.’ dedi. Yalnız düşündüklerinde ‘dirilişe 1 hafta kaldı’ denmesi onları huylandırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstihbarat
AdventureBaba acısıyla kalan Angelina'nın istihbarat teşkilatlarındaki heyecan,macera ve aşk hikayesi