Menajer / BTS (Askıya Alındı)

~Beni beni.. Bihterini~

Media: Eunji
Harika bir doğum gününden sonra yurda gittim. Kendimi yatağa bıraktım. Telefona baktım
Best Sista...
Sizin anlayacağınız dilde Eunji.

N:"Efendim?"

E:" Sen nereye gittin şıllık"

N:" Kanka yurttayım be"

E: "Ya kızım manyakmısın ya bir şey olsaydı sana!"

Göz devirdim
N: "Kanka evet kötü bir şey oldu"

E:"Ne oldu!!"

N:"Beni unicorn soktu. Beni beni bihterini"

Ve telefon yüzüme kapandı. Mesaj attım
Kime: Best Sista

Metin: Ama bihterini. (iletilemedi)
Metin: Lan daha mesaj gitmedi aq
Ve engel...

Sinirlerimi bozan Eunji senide seviyorum.

Y/N Yazar anlatımı. (korkmayın)
Doğum günü kutlandıktan sonra. BTS yurda, Nia kendi yurduna, Jackson ise cehennemin dibine gitmişti... Tabi bu sadece Suga'nın düşüncesiydi. Üyeler sevmişti Jackson'u. V susmadı.

V:"Valla benim bile Jackson'la sevgili olasım geldi, ne romantik çocuk"

Jungkook:" V aşkım gidelim" diyip göz kırptı.

Jungkook:"Nintendo oynamaya" dedi üyelerin o muhteşem bakışlarından sonra. Jimin biraz garipti sanki. Suga anlamış olacakki onu kafasıyla mutfağa çağırdı.
Suga:"Sen" dedi "Eunji dimi"
Jimin başını olumlu anlamda salladı.

Jimin:"Ama hyung, o farklı gerçekten"
Suga başını sallamakla yetindi. Onunda derdi başından aşkındı o... Aşık olmuştu.

Suga'dan
Nia hastanede Jackson'un yüzündeki yaraları fark etmişti. Ama benimkileri... Jackson'a bakması bile bana koyarken onlar. Öpüşüyorlardı. Nia 5 aydır bizimleydi. Onu gördüğüm anda kalbimde uçuşan kelebekler, sanki ben Suga değilde geri Min Yoongi olmuşum gibi hissettirdi.
Ben senin köpük olup denize karışmanı değil,
Prensini bulup mutlu olmanı diledim.
Kırmızı'nın en güzel tonunu seni kalbime koyunca, siyahın en güzel tonunu sen kalbimden gidince gördüm.
Unutma prensesim yerin asla dolmayacak, çünkü yerin boş değil.

Nia'dan devam
En güzel doğum günümden sonra, iyileşmem ardından görevimin başına döndüm, sonuçta menejar olmak fedakarlık istiyordu. Sonuçta üyeler her zaman Bangtan Bomb'daki kadar neşeli olmuyorlardı. Yinede dünkü doğum günüm, yüzüme küçük bir tebessüm koyuyordu her aklıma gelişinde.

JH:" Niye pis pis sırıtıyorsun Nia? Korkutuyorsun beni" dedi gülerek.

Bende güldüm.
N:"Sadece aklıma dünkü doğum günü geldi" dedim. Bir anda yüzü düşmüştü JH'un.

N:"Ne old-" diyemeden hızlıca asansöre bindi. Belki bir işi vardır diyerek bende işimi yapmaya koyuldum. Işlerim bitince üyelerin gelmemesi üzerine üst kata çıktım. Kapı aralığından onlara baktım. Jungkook ve Jimin ayakta bir oraya bir buraya giderken. RM Jin ve J-hope bir şeyler araştırırken, Suga sadece oturuyordu. Tam içeri girecekken.

SG:" Neden biz?" kimseden ses çıkmayınca devam etti "Zaten sevgilisi yeterince güzel bir parti hazırladı ona" dedi göz devirerek.

JM:" Hyung, daha 2 gün önce gitme diye ağlayan sendin?" dedi sinirle. "Şu iki günde neden bu kadar soğudun ondan" diye devam ettirdi Jimin'in cümlesini, Jungkook.

SG:"Bana sesinizi yükseltmeyin veletler, o bize sevgilisi olduğunu söylemedi." dedi. Bir kaç gündür sessizliği koruyan Jin Hyung konuşmaya başladı.

Jin:" Bak Suga, bu Nia'nın özel hayatı ona karışmaya hakkın yok. Eğer seviyorsn git konuş bence" dedi sırıtarak. Üyeler şaşkınca bakarken Jimin'de sırıtnaya başladı. 

Duyduklarım karşısında afallayan ben, göz yaşlarımı silip odaya girdim. |Sahte gülümsememle| V güldü ve yanıma geldi.

V:"Işte başrol geldi" Herşeyi anlamama rağmen anlamaza yatmak, zormuş. V'ye neyden bahsediyorsun bakışı attım. V ise üyelere "ok sorun yok bu salak zaten anlamamış bakışı atıyordu."

Y\N Valla bayağı çok yazdım artık bir vote lütfen