Esyalarımı valizime koyarken bunu kendime yapmamam gerektiğini düşünerek kendimi yatağıma sırtı üstü bıraktım. Tavanı izlerken,
"Gidemem ki" diye mırıldandım. "Ama gitmelisin Bo Na" diyerek bir anda diklendiğimde kendime lanetler okumaya başladım. Bu aralar ruh halim berbattı. Bir yanda Yoongi'nin bana hissettirdikleri ve onu yalnız bırakmak istememe hissim dururken diğer yanda Hyun Dae ve o Tae Yeon denen pislik karının planları vardı.
Saçlarımı sıkıntıyla karıştırırken
"Hala hazır değil misin?"
Yoonginin sesiyle yerimde zıplayıp korkuyla ona baktım. Ne ara odama girmişti ki!
"Gitmemi çok mu istiyorsun?"diye sorup yerimden kalktıktan sonra kıyafetlerimi bavula doldurmaya devam ettim.
"Fikrimi dün sana belirttiğimi düşünüyorum" diyerek ellerini cebine koymuş yanıma gelirken
"Fikirlerini anlamakta güçlük çekiyorum"deyip gıcık bir bakış attım.
"Gider ayak bari bana iyi davran" deyip güldüğünde sahte bir gülümseme eşliğinde ona dönüp
"Asıl senin bana iyi davranman gerekir. Sonuçta giden benim değil mi?" Deyip tekrar önüme dönerken kolumda elini hissettiğimde ona döndüm. Bana ciddiyetle baktığında genelde bunun sonu benim kalp krizine kadar gitmeme neden oluyordu.
Bir kaç adım atıp beni kollarının arasına aldığında haklı olduğum için mutlu mu olmalıyım bilememiştim. Kalbim resmen ağzımda atarken
"Gitmemeni söylemiştim değil mi? Beni bırakmamanı"
"Yoongi.."
"Bo Na! Gitme" diye mırıldandı o güzel sesiyle ve ben kendime ondan etkilenmemek için engel olamıyordum. Ellerini saçlarımda hissettiğimde gözlerimi kapatıp kokusunu içime çektim. Gidersem bu onun kokusunu son duyuşum olacaktı.
"Gerçekten gitmemi istemiyor musun?" diye sordum sanki bunu tekrar tekrar duymak istercesine.
Yoongi geri çekildiğinde gözlerimi açıp ona baktım. Sanki o da bunu yapmayı beklemiyor gibi utanırken elini ensesine götürüp
"Şey yani.. ben sanırım biraz fazla tepki verdim ama ciddiyim" deyip başını öne eğdiğinde yavaşça yutkunup sakin olmaya çalıştım.
"Bilmiyorum Yoongi ben çok huzursumuz bu evde. "
"İnan bana benim de bu evde mutlu olduğum söylenemez ama sanki sen gidersen, bir şey eksik olacak gibi şu kısa zamanda sanırım sana çoktan alıştım"
Bu gergin havayı dağıtmak isteyerek gülümsedikten sonra,
"Pekala bir kaç gün daha kalacağım. Hem bu sırada iş başvurusunda bulunurum. Bir ev tutunca giderim ama sadece bir kaç gün. Üvey abimin beni bu kadar çok seveceği aklıma gelmezdi" deyip sesli bir şekilde gülerken Yoongi ellerini cebine koyup
"Hah , bunu da nerden çıkardın senin iş falan bulamadığını bildiğimden ben sen zorlanma diye.."
"Bak giderim!"
"Tamam sustum" deyip dudaklarını birbirine bastırdığında gülümsedim.
Kalan bir kaç günümü daha iyi değerlendirsem iyi olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLACK (MİN YOONGİ)✔
FanfictionAnnesine kızgın ve soğuk büyüyen Bo Na bir gün annesinin telefonu ile annesinin düğününe davet edilir. Gittiğinde ise şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Düğüne gitmenin tek güzel yanı Yoongi ile kesişen yolları olur.
