Sarı'yla Lacivet Ayrılırsa

507 27 18
                                    

                                 Bir gün bir oyun ortaya çıkmış.Bu oyunun adı futbolmuş.Futbol ayakla ve on bir kişiyle oynan bir oyunmuş.1907'de bir takım kurulmuş.Bu takımın adı FENERBAHÇE'ymiş.Fenerbahçe'in renkleri sarı ile lacivertmiş.Acaba bu renkler nasıl ortaya çıkmış.

Efsanenin birine göre uzak bir krallığın birinde ikiz iki erkek çocuk doğmuş.Bu çocukların adı Lacivet ve Sarıymış.Bu çocuklarının babasının büyük bir düşmanı varmış.Bu düşman bir büyücüymüş.Bu büyücü çok kötüymüş.Bir gün bu krala savaş açmış.Savaşı karal yenmesine rağmen kralın iki oğlu kaçırılmış.O gün kimse savaşın yenilmesine sevinmemiş.O gün iki çocuk aranmış ama hiç bir yerde bulunamamiş.Bu olay üzerine iki yıl geçmiş.Büyücü yine ortalıkta gözükmüş.Kral bunun üzerine bir umut olarak büyücünün gözüktüğü yerlere gitmiş.Büyücü bilerek iz bırakmış.Kral bu yolu bulmuş.Kral ve askerleri gidip yola bakmış.Orada bir şato varmış.Kral ve askerleri şatoya girmiş.Şatonun bir üst katındaki odada bir kafes varmış.Kafes o kadar büyükmüş ki kimse yanına korkudan yaklaşamamış.Bu kafesin içinde iki kuş varmış.Bu kuşlar ejderha kadar büyükmüş.Kuşların biri sarı diğeri lacivertmiş.Bunu gören kral kılıcını kuşanarak hemen odaya girmiş.Kafesin üstünde bir not varmış.Büyücü şöyle yazmış:                                                                                                                                "  Bunlar senin oğulların araların da  bir bağ var ancak öyle geri eski hallerine dönerler buda sana ödev olsun" yazıyormuş. Askerler ve kral hemen kuşları serbest bırakmış.Kuşlar sadece bir şey diyebiliyorlarmış bu da "FENERBAHÇE"'ymiş. Kral sefere çıkarken kuşlarıda yanında götürüyormuş.,

Bir gün kral sefere çıkıyormuş.Sefere çıkarken birisi hastalanmış ve kral Lacivertle beraber gitmek zorunda kalmış.Yarı yolda Lacivert eski haline dönmüş.Onu gören babası ve askerler çok şaşırmış.Lacivert o kadar yakışıklıymış ki herkes ona hayran kalmış.Sarı da hasta yatağında eski haline dönmüş onu gören hizmetliler çok şaşırmış.İkiside çok yakışıklıymış.Lacivert sarı saçlı ,bayaz tenli ve renkli gözlü iken Sarı esmer , siyah saçlı , renkli gözlüymüş.Kralın aklına birden not gelmiş.Kral iki yıl sonra ödevini bitirmiş.Meğer çocuklar birbirinden uzaklaşınca eski hallerine dönüyorlarmış.Sarını ağrıları iyice artmış.Lacivert bunu hissetmiş.Saraya geri dönünce ikiside kuş hallerine dönmüş.Sarı birkaç günün ardından iyileşmiş.Kral çok düşünmüş.En sonunda iki kardeşi ayırmakla çözüm bulunmuş.Kuşlar ayrılmış.İkiside insan hallerine dönmüş.Kuşlar uyandıkların da yanlarında birer not varmış.Bu notta şöyle yazıyormuş.                                                                              "kardeşin iyi size bunu yapmak mecburiyetindeydim.Ben babanız" yazıyormuş.                                        Sarı bunu görünce çok ağlamış, günler günü almış.Sarı Lacivertsizlikten hastalanmış.Laacivertin sarıdan bir farkı yokmuş.O da Sarısızlıktan çok ağlamış ve o da hastalanmış.Kral bunu duyunca çok üzülmüş ve hemen Sarı ile Lacivert'i yan yana getirmiş.Sarı Lacivertsiz, Lacivert'te Sarısız yapamamış.Çocuklar birleşine hemen iyileşmiş ve kuşa dönmüşler.Sarı ile Lacivert kuş olmayı bile göze alıyorlarmış ama birbirlerinden ayrılamıyorlarmılş.

Bir gün bir savaşta Lacivert vurulmuş.Çok kan kaybettiğinden oracıkta ölmüş. Sarı ondan üç gün sonra Lacivertsizlikten ölmüş.İkiside yan yana gömülmüş.Birkaç gün sonra kral çocuklarını görmeye gelince mezarda bir sarı bir lacivert gül varmış.Kral buna çok şaşırmış.Büyücü oraya gelerek şunları söylemiş:                                                                                                                                        "ben senden öcümü aldım demiş. Sen yeterince acı çektin.Oğullarınla babama yapmış olduğunuzun öcünü almış oldum" demiş.                                                                                                          Kral ise şunları demiş:                                                                                                                                           "sen beni en zayıf noktamdan vurdun ama ben oğullarım kadar acı çekmedim onlara da acıyı ben çektirdim sen değil çünkü onları ayırdım.Yoksa onlar mutluysa bende mutluyumdur" demiş.                 Mezarı gören büyücü bile çok şaşırmıştı.Gülleri görünce " işte bu gerçek sevgi" demiş. Büyücü bir büyü yaparak mezardan bir kuş çıkarmış.Bir kuş ama iki kafalıymış bu kuşa  " sarı kanarya " demişler.Bu kanarya hala hayattaymış.Mezarlar ve güller de öyle hala duruyor ama yerini kimse bilmiyormuş.Bu kanaryanın sesini çok nadir insanlar duyuyormuş.Bu insanlar ise gerçek FENERBAHÇElilermiş.Her FENERBAHÇEli bu iki kardeş gibi takımına ve renklerine böyle bağlıymış.Bu efsaneyi duyanlar bu takıma SARI LACİVERTli formayla ayrılamayan bir isim FENERBAHÇE demişler.Lacivertle Sarı'nın ayrılamadığı gibi FENERBAHÇE ve taraftarlarıda hiç ayrılmamış.

Sarı'yla Lacivet AyrılırsaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin