GÖKYÜZÜM

1.BÖLÜM

         Ayakkabılarımı giydikten sonra anahtarı kapıya yerleştirdim. Kapıyı açıp merdivenlerren aşağı doğru inmeye başladım. Dış kapıyı açıp kendimi dışarıya attım. Çoktandır dışarı çıkmıyordum. Çatı katındaki odamın tavanı camdı. Onla yetiniyordum. Alışverişi bile bakkalın çırağı getiriyordu. Ama artık dışarıdaydım. Her neyse yoluma devam ettim bi kaç adım attıktan sonra arkamda siyah uzun saçlı, sportif giyimli çok yakışıklı bi erkek takıldı. Önce korktum ama çocuk yolunu değiştirince derin bi oh çektim. Şapkamı taktım, ellerimi cebime soktum. Ayakkabıma bakarak yürürken birden önüme bakınca dibime girmişti çocuk. Allah'ım bu nedir ya? Sesim titreyerek;

E-evet bi problemmi var?
Hayır,Deniz..
Adımı nerden biliyorsun??
Sadece adını değil,herşeyini biliyorum.

Ordan uzaklaşmaya çalıştım. Ama sapık kolumu tuttu.
Gerizekalı.
Bi yandan çığlık atıyordum. Kimsede yoktu. Ulan sokakta kimse olmazmı!!
Yani bendeki şansta ...

Seni asla bırakmam.

Ne diyosun be sapık!
Sapık değilim Aşığım Gökyüzüm..
Ya defol. İmdat!!!!

Kolumdan tutup çekerek beni biyere götürmeye çalışıyordu. Bu salak beni çekereken yere düştüm.

Ya aptall!! Bileğimi burktum çekiştirme. Aah!!

Peki bende çekmem.
Diyip kucağına aldı. Ben çığlık çığlığa kucağına hapsolmuştum resmen!

Bırak beni adam gibi konuşalım? Ha ne dersin? Gerçi adam değilsin sapıksın sen!
  
Hiç cevap vermeden yoluna devam ediyo beyfendi.. Çok siririm bozuldu. Kimdi bu çocuk. Neden bu kadar yakışıklıydı. Ve neden bendim? Kafamdaki sorular gittikçe artıyordu.
Beni nereye götürüyordu ? Bana napıcaktı?

Bak sana soruyorum cevap ver beni nereye götürüyosun?!
Senin hatan.
Ne ne demek benim hatam?! İmdat sapık var! 
Sen bu kadar güzel olmasaydın şuan bu pozisyonda olmazdık.
Ya bana napıcaksın!?
Sana zarar vericek bişey asla yapmam. Merak etme ve bu kadar soru sorma güzellik.

    Kahretsin ya korkuyordum ve ağlıyordum. Bi Allah'ın kuluda yokki sokakta. Ya inanamıyorum bi insan. Uzun zamandır görmüyordum.

İmdat beyfendi! Kaçırılıyorum yardım edin!!

Adam gelince sapık beni yere bıraktı ama yürüyemiyordum, ne fayda. Sapık beni bıraktıktan sonra zavllalı adamcağıza bi yumruk salladı.

Adi herif! Napıyosun se-

Cümlemi yarıda kesen beni birden kucağına almasıydı. Allah'ım bu yolculuk ne kadar sürecekti? Nereye gidecektik? Daha doğrusu nereye götürecekti bu sapık beni? Derken bi apartmanın önüne geldik. Sapık birini aradı ve kapıyı açmasını söyledi. Çocuk gelip kapıyı açınca şok oldu aynı ben gibi...

Baran! Bune oğlum !??
Soru sormayı kes dairenin kapısını aç!
Ya ben nolucam biri yardım etsin. Kimse yokmu!!
Kızı bırakalım hadi Baran.?
Bana akıl verecek en son kişi sensin ben seni yok etmeden sen yok ol!
İyi lan ne bok yersen ye! Anahtarıda al beni bulaştırma!
Of dinle şu çocuğu bırak beni!
   
Bu sapığın kucağındada boş durmuyordum tabi. Bir taraftan yumruk atıp bi taraftanda ısırıyordum. Lanet olsun ya. En aptallarıda beni bulur zaten! Sanki aptal mıknatısıyım!

O mavi saçların bana denizi hatırlatıyor.
Ya geç şu felsefik durumları! Neresi burası?!

      Ben itiraza devam ederken kucağında benle,dairenin kapısnıda  açmaya çalışıyordu. Anahtarı elinden almaya çalışırken birden ayağım sızladı.

Aaah!!!
Niye çığlık atıyosun kızım binayı başımıza mı topluycaksın?
Oha binada birilerimi var gerizekalı ben bile senden iyi kız kaçırırım.
Bi kaç tüo versene.
Mesela kaçırdığın yerler ıssız- ya ne diyorum ben imdat!!

       Birden ağızımı eliyle kapattı oha kolları ne kadarda kaslı. Aslında fenada olmazdı. Ne diyorum beynime kan gitmiyo zaten.

O bana hayranla bakan gözlerini üzerimden çekermisin lütfen?
Ne diyorsun lan sen kes sesini artık!

       Bu arada kapı açılmıyınca, bu  salak kapıyı maymuncukla açtı. Yok artik bu çocuk venim evimede girdiyse ya ooff ooff.. Kapı açıldıktan sonra daireye girdirdi beni pis sapıkk.

Nereye geçersiniz hanımefendi?
Ayağım çok acıyo yardım et!
Peki.

     Biraz sonra Baran sargı bezi ve krem getirdi. Ve bana sürmeye kalkıştı. Tabiki izin vermem.

Ya hey napıyosun!?
Yardım ediyorum.
Saçmalama ver bana!
Al.
 
Eğildiğimde ayağımın sızısı birden arttı ve çığlık attım.

Ben sana dedim Deniz'im.
Ne Deniz'imi ya seni tanımıyorum bile!
Tanıştırırım O zaman.

       Hayır düzgünce söylesen gerekten belki şans verirdim de hayvan gibi yöntemlere başvurdu. Ne yapıyım mecburen böyle davranıyorum. Ama gerçekten gözleri, dudakları, burnu, kaşları bile güzeldi. Ben hayatımda bu kadar yakışıklı birini görmedim. Hele kasları.. Ya kendine gel Deniz. Saçmlama bu çocuk seni kaçırdı kendine gel.

Sana yemek yaptım.

        Bi kahkaha atmıştım.

Ne oldu birtanem?
Birincisi sen yemek yapabiliyomusun? İkincisi bana sakın bidaha samimi hitaplarda bulunma burdan çıkar çıkmaz seni polise vericem! Sapık !
Ne oldu çok mu sevindin yemek yapmayı bilen bi kocam olucak diye?
Ya saçmalamayı bırakta sür kremi.
Ha şöyle yola gel birtanem.
Ya sana ne diyorum ben bana bidaha birtanem deme!!
Peki birtanem.
Ne desem anlamaycaksın zaten sustum..

       Ben yine gözlerimi kusursuz bedeninden çekemiyordum. Gerçekten çok iyiydi çocuk..

Bak ya yinemi. Çek o muhteşem gözlerini üzerimden.
Ben sana bakmıyorum. Yaşadığımız saçmalığa bakıyorum. Asıl sen bana hayvan gibi bakma!
Bende sana bakmıyorum Sevdiğim kadına bakıyorum.

Aslınsa felsefesi hoşuma gitmiyor değildi. Ama olsun formailte icabı söyleyim dedim. Biz konuşmaya daldığımızda gece olmuştu. Uyandığımda kendi evimde kendi yatağımdaydım. Oha bu Baran beni evime kadar getirmişti. Nasıl evimi biliyordu ve eve nasıl girdik. Ya tabi ya maymuncukla açamayacağı kapı yok bu psikopatın. Amaan evimdeydim sonuçta önemli olan o.
O sırada telefonum çaldı. Hemen açtım. Alo dedikten sonra kaba sesli ni erkek bana kapıyı aç diyordu. Gercekten çok korkmuştum. Bu Baran değildi. Keşke yanımda olsaydın en azından bi işe yarar beni korurdu. Tekrardan bi telefon geldi. Başka bi numaraydı o yüzden açtım oha bu Baran'dı. Hemen söyledim;

Baran birisi kapımın önünde kapıyı kıracak yardım et!
Bekle birtanem geliyorum zaten binanın önündeyim.
Sen napıyosun orda! Ya pardon çabuk ol hadi!!!