(Telefon çalar)Bu saatte kim ki ..."Alo kim o ?"
"(...)"
"Kim o sapık mısın kardeşim !"
"(...)"
Kapattım telefonu.Kimdi ki bu saatte niye beni rahatsız etmek istedi diye düşünürken aşağıdan bir ses geldi.Korku içinde saklandım dolabıma.Korkmaya başladı.Merdiven sesleri geliyordu.İki ayrı ses ve ritmik ama farklı zamanlarda.Aklımdan gelen düşünce ise bunların bugün benden yardımcı olmamı isteyen birinin işi olacağini söyledi.Bir kara kutu açacaktım ama açmadım aslında çok rahat bir kilitti... Beni bulamadıklarındandır ki gittiler dedim içimden.Dolabı açıp çıktım ki boynumdan bir el tuttu nefes alamıyordum.
Uyandığımda sadece kara kutuyu görebildiğim bir odadaydım.Korkuyordum.Odada iki şey vardı:Kara kutu ve sessizlik.Bu sessizlik köyüye işaretti.Ben bunları düşünürken kara kutuda bir not gözüme çarptı.(Burdan kurtulmak istiyorsan 2 seçeneğin var ya kara kutunun arkasındaki aletleri kullanıp açar ve hayatına devam edersin ya da Kara kutunun üstündeki butona basarsın ve bizimle çalışmaya başlarsın.)
Bu da neydi böyle,niye beni seçmişlerdi.Düşündüm.Yaklaşık on dakika düşündüm ve butona basmaya karar verdim.Bu adamların kim olduğunu bilmesem de ne kaybedicektim ki ? Butona basınca bir kapı açıldı ve ben de açılan kapıya ilerledim.