MASUMİYETİN KALBİ

2. BÖLÜM

Yağmur citiliyordu bedenlere nazikçe dokunup dökülüyordu tenlerde , ürkütücü bir şimşek caktı her yeri aydınlatan mavi ışığıyla Serçe gözlerini açtı adamın yüzüne saçları dökülmüştü ,Serçe'nin beline koyduğu elini sakince çekti adam, Serçe normalde teması sevmezdi ama rahatsız olmamıştı bu temastan yavaşça adamın bedeninden bedenini uzaklaştırdı kaldırımın kenarına oturdu , adamda yerden kalkıp Serçe'nin yanına oturdu Serçe adama bakmıyordu karşıki kaldırıma bakıyordu adam ise Serçe'nin tam tersine Serçe yi inceliyordu adam derin bir nefes aldı "bu kadar dikkatsiz olmaman lazım öle bilirdin!" adam bunu sertçe söylemişti .
Serçe'nin yüzünde ifadesizlik vardı adama dönüp bakmamıştı hatta onu duymamış gibiydi aklı o kıza ve dediklerine takılmıştı o kız kimdiye düşünüyordu her zaman karşısına çıkan kız rüyalarındaki kız yine aklı ona oyun oynuyordu ilaçlarını içmesi gerekliydi kesinlikle yoksa kaçkere daha halinilasyon görecekti adam sesli bir şekilde "kime diyorum ben !" diye bağırdı Serçe mekanik bir hareketle adama döndü adamla göz göze geldiler mavi gözlerle kehribar rengi gözler buluştu adeta değişik bir uyum sağladılar sadece kendilerinin farkedebildiği , adam sadece kendinin duyabildiği şekilde yutkundu çünkü gözlerinden tanıdı onu ama beli ettmedi adam tekrar ağzını açtı "dikkatli olmalısın "dedi Serçe durgun bir ses tonuyla "haklısın "dedi tekrar ağzını açtı "ilaçları kulanmayınca böyle oluyor" dedi niye böyle birşeyi söylediğini kendide bilmiyordu , adamın kaşları çatıldı tedirgin bir sesle "ne ilacı " dedi . Serçe ufak bir tebessümün ardından "merak etme uyuşturucu felan değil ,psikiyatrisimin verdiği ilaçlar "dedi . Adamın içine bir rahatlam geldi ama bian düşündü 'neden? ilaç gereği duyuyor' diye Serçe ellini uzatı "Serçe" dedi. Adam biliyorum demek istedi ama diyemedi elini uzatarak tutu Serçe'nin yumuşak beyaz olan ellerini sıktı kibarca hafif bir sarstıktan sonra "Erdem" dedi. Serçe "tanıştığıma memnun oldum" Erdem "bende" dedi . 1 2 dakika boyunca öyle kaldılar unutulmaz 1 2 dakikalardandı buda , elini ilk çeken Serçe oldu " hayatımı kurtardığınız için minnetarım "dedi ama içinden 'keşke kurtarmasaydın' dedi bu saniyeleri bölen korna sesi oldu adam ufak bir tebessümle "eğer biraz daha burda oturursak ikimizde tahtalı köyü boylayacağız" dedi. Serçe gözlerine kadar ulaşan tebesümle "haklısın" dedi . Adam gizliden gizliye hayran duyuyordu bu güzel kızın gülüşüne , adam ayağa kalktı ellerini çırptıktan sonra kıza uzattı kız teredütsüz ve güven dolu bir şekilde adama elini uzatı adam hafifçe çekti Serçe yi kaldırdı Serçe saatine bakarak "işe geç kaldım görüşürüz "dedi. Tam bir adım atacakken,adam "hop hop dur orda hayatını kurtardım bari bir telefonumaranı ver "dedi alaylı ses tonuyla kız adama döndü "telefonunu ver "dedi. Adam telefonu uzattı kıza bukadar kolay numarasını verebileceğini düşünmemişti aslında, kız telefonu uzattı adama "al" dedi adam muzip bir gülümsemeyle aldı telefonu kız "görüşürüz" dedi ve yeni gelen otobüse bindi saşırmıştı normalde otobus tıklım tıklım dolu olurdu ama busefer cok az insan vardı , kız cam kenarındaki koltuğa yerleşti telefonun kilidini açtı sonra geç kaldıgı için patronunu aradı 3 çalıştan sonra patronu telefonu açtı "ne oldu kızım ? " dedi patronu Serçe "Ali abi geç kaldığım için aramıştım " dedi , Ali bey " eğer pazar günündede çalışmak istiyorsan buyur gel kızım ama emin ol o resterantı tek başına yürütemezsin"dedi kahkahayla Serçe'nin aklına dank ettmişti bu gün pazar günüydü telefonu uzaklaştırıp kısık bir sesle "Allah beni bildiği gibi yapsın "dedi sonra tellefonu kulağına geri koydu , Ali bey "aaa ayıp ama pazar günüdemi rahat yok sizden yeter "deyip kapatı telefonu Serçe'nin yüzüne Serçe bir kaç dakik telefona alık alık baktı sonra cebine koydu , ilk durakta indi ve eve kadar yürüme kararı aldı.

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

Yine bir soluk sesi göğe yükseldi ufak ufak ter tanecikleri halinde kızın yüzünde dolaştı ve yatağa damladı bu ter taneciklerinde korku , çaresizlik ,acı ,teni yakan dokunuşlar , masumiyetin katileri vardı , biri en yakınıydı biri yabancıydı , vicdansızlık ,iğrenç zevkler barındıran nefesler vardı bu ter damlacıklarında .
Serçe kabusu gecede bırakarak karanlığın içine bağırdı "yeter !yeter !lanet olsun hepinize daha çocuktum daha ufacıktım daha ip atlıyordum ben neden yaptınız bana bunu neden !!" Eleri kucağına düştü kız ağlamaya başladı "neden? " dedi geceye son bir soruyla,ondan sonra uyuyamadı, mutfağın balkonuna geçti battaniyesiyle , battaniyesine sarıldı geceyi izledi sabaha kadar.

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

Kir aslında insanın kalbine bulaşır yıkasanda geçmez ,tüm izler görünmez halde vucuta kalır kişiye aitliğiyle ,Serçe eskiye ait izleri silmek istercesine lifliyordu vucudunu, su soğuktu ama etkilemiyordu Serçe'yi o sadece vucudundaki kimseye görünmeyen Serçe'ye ise yılar önce bulaşıp gitmeyen lekeleri temizlemeye çalışıyordu ama sonuç kötüydü yapışıp kalmıştı Serce'ye , Serçe lifi sertçe yere attı hızla askılıktaki bornozunu giyerek banyodan çıkıp odasına gitti iç çamaşırlarını giydi sonra mor bir kazakla krem rengi bir pantolon giydi saçını topladı deri ceketini ve botlarını giydi kapıyı kilitledi ve binanın merdivenlerinden inmeye başladı biyan yaşlı bi kadın kapıyı açtı Serçe gözlerini yüzü buruş buruş olan kadına çevirdi ,kadın "günaydın kuş" dedi . Serçe içinden uflayarak "Tülay teyze kuş değil adım Serçe " kadın "işte kızım oda kuş o zaman senin adında kuş olabilir " Serçe uflayarak "Tülay teyze sabahın köründe beynimi jiletledin ya" dedi hızlı adımlarla merdivenden indi ,arkasında şaşkın gözler bırakarak , binadan kendini sokağa attı hava okadar soğuk değildi ama elerini ceketinin cebine attı ve iş yerine doğru yol aldı.
Sahte tebesümle iş arkadaşlarını selamladı ve önlüğünü giydi ama bir eksik vardı Nazlı ,Nazlı nerdeydi yandaki masada kahve içen minyon tipli bir kız vardı Elif, Elif'e doğru döndü Serçe "Nazlı nerde" Elif hiç istifini bozmadan " bir restoranta buradan daha iyi para veriyolarmış oraya gitti " Serçe oflayarak "zaten adam yetmiyordu bide o gitti tam oldu off şimdi napçaz ya" dedi sıkıntıyla Elif kahve fincanından bir yudum daha aldı ve Serçe'ye döndü "merak ettme taş gibi bir çocuk geldi biz olmasak bile hepsini idare edebilir öyle bi kapesitede yani gözümüz gönlümüz açılcak şunlardan sonra iyi olacak emin ol " dedi . Elif'in kafasıyla gösterdiği tarafa baktı bahsetiği kişiler Musayla, Yuşay'dı Musa uzun boylu kaslı bir yapıda biriydi ama Yuşa tam tersiydi cılız uzun boylu bir yapıdaydı onları incelemeyi kesti düşündü inşallah iyi birisidir uğraştırmaz fazla yeni kişi .
Bu gün daha kalabalıktı restorant biri ordan garson diyordu biri diğer taraftan Serçe saçma sapan bir ifadeyle müşterilere bakıyordu 1 dklık bir kal geçirdikten sonra yaşlı teyzelerin siparişini almaya başladı bi orda ki şurdaki burda ki derken yorulmuştu 2 saat içinde , en azından azdı şuan müşteri tezgaha yaslanmış yorgun bir biçimde duruyordu , yanında nefes seslerini duyunca yanına baktı Erdem di bu Serçe şaşkın şaşkın bakakaldı sonra ağzını açtı "ne işin var burada " Erdem Serçe'nin önüne gelerek alaylı bir sesle "dedimki şimdi Serçe bana yanlış numara verdiğine pişman olmuştur da gideyim bir özür dilesin dedim" dedi Serçe espriyle karışık sinsi bir gülüş attı "çok komiksin Erdem ha ha ha " dedi soguk bir sesle, Erdem"merak ettme sonra senin cezan hem hayatını kurtar hanfendinin hemde numarasını vermesin oldu yok öyle birşey herneyse hesabın sonra kesilcek "dedi ve sinsice gülümseyerek "tebrik et iş arkadaşını " dedi Serçe ufak bir şok daha geçirdi, mavi gözlerle buluştu yine kehribar rengi gözler adamın sakladığı aşkı vardı gözlerinde kızınsa harebe vardı gözlerinde.
Adamın gözlerinde beklediği umut ışığını buldu kız, sarıldı umut ışığına Adam ise yılar önce unutmaya yemin ettiği gözlere tekrar tutundu, doğacak güneşin ,sarılacakları sevginin ilk adımıydı belkide , sesizdi bir o kadarda doluydu saniyeler .

Şimdiden farklı bir kitap olacağını söylemek istiyorum düşündüğünüz gibi hikaye değil bu haberiniz olsun öpüldünüz