3. Bölüm Bodrumdan Antalya'ya

36 4 1
                                    

-1 GÜN SONRA -
 
Ben'den

Sabah uyandım ve murat da yorgunluktan koltukta uyuyakalmış dı.Ayy kıyamam kesin beli tutulmuştur .1gün içinde taşınmak galiba dünyada ki en zor şey olmalı.Her neyse murat hafifti 64 kilo.Onu kaldırıp yatağıma yatırdım. O uyuyana kadar bende kolileri bir kenara koyup bu sefer kıyafetlerimi bavula koydum. Tüm eşyalar için 45 tane koli harcadık. Ve parasını murat ödedi. 130 lira tuttu. Ona parasını verdim ama istemedi. Şimdi bu fırsatı değerlendirmeliydim. Cüzdanımdan 130 lira çıkarıp montunu cebine koydum.O ara murat uyandı. Ucuz atlattım. Elini yüzünü yıkadı. Kahvaltıyı ötekilerle buluşup başka bir yerde yeme kararı almıştık. Hazırlanıp arabayla Mercan Restorant adlı bir yere geldik . Bizimkilerde gelmişti. Herkes yorgunluktan sarhoş gibi yürüyordu. Tek merak attiğim şey hesabı kim ödeyecek. Amann neyse ben ödemeyecem ya böşveriyim. Uçak 9'da idi. 1 saat içinde kahvaltı yapıp eve geldik.Jesabıda ortak ödedik.Kamyonlarda eşyaları yüklemişlerdi.Herkesin evi bomboş oldu. Madem kimsenin işi kalmadı birlikte birşeyler yapmalıydık. Çünkü bu belkide son görüşmemizdi. Hep birlikte bir lunaparka gitme kararı aldık. Bence çok eğlenceli olcaktı. İlk bindiğimiz şey gondol du sonra atlı karınca sonra çekiç ve daha birçok şeye binip zaman geçirdik.Öykünün eğlenmesi ve gülmesi gerekirken yüzünden düşen 1000 parça idi. Şimdilik bir şey demek istemedim. Sonuçta memleketinden ayrılıyor normal birşey.Saat 6:47 ayrılık vakti yaklaşıyordu. Son olarak bir lokantaya gittik. Çünkü karnım zil çalıyordu. Meraktan dayanamayıp öyküye sordum:
-Kuzum neyin var sabahtan beri çok üzgün gördüm seni.
-hiiiç
Beklediğim cevap bu değildi çünkü adım gibi eminim ki bu kız bir şeye üzülüyor!
Eylül:
-aynen canım ben de seni üzgün gördüm.
-özür dilerim hepinizden
Bu -bu nasıl bir cevaptı neden durduk yere bizden özür dilediki
-neden ki??
-benim yüzümden memleketinizden, sevgililerinizden, okulunuzdan, evinizden ve daha birçok şeyden ayrılıyorsunuz. İçim rahat değil.
-ah be canım kafana taktığın şeye bak bende önemli birşey sandım.
-takma kafana bunları bunların hepsinden sen de ayrılıyorsun!!
-aynen boşver karnını doyur.
-ne yani umursamıyormusunuz?
-bak kuzum biz senle gelmezsek bi kere sen çok üzgün olursun.Haksızmıyım?
-sonuna kadar haklısın
-ee o zaman senin 1000 kere şükürler olsun allahım demen gerekiyor hem senin mutlu olman daha önemli.
Murat araya girerek:
-ee şey bayanlar sohbetinizi bozuyorum ama ayrılık vakti geldi saati 7:31
Muratın bu kadar rahat konuşmasına şaşıyorum. Hangi insan sevgilisi giderken bu lafı söyleyebilirki?Sonuçta sadece telefonda konuşcaz belkide onu bile yapamicaz.Her neyse hazırlanıp havaalanına gitmemiz ve zaten ordada bazı işlemler olcak yani anca yetişiriz.Herkes birbirine sarılıp kısa kısa açıklamalar yapmaya başladı.Murata sımsıkı sarılıp kokusunu birdaha koklayıp ona :
-bak oğlum geç yatmak yok. Her gün düzenli yemeğini ye tamam mı? Yoksa hasta olursun annecik çok üzülür.Hergün dişlerini fırçala yoksa dişlerin çürür ve herkes senle dalga geçer.Ben zaten seni çok seviyorum. Hergün konuşcaz bile.
Bu sözü söyledikten sonra murattan kahkahalar koptu ve herkes bize baktı.Diğerleriyle de sarılıp tekrar muratın yanına geldim belki de onu daha hiç göremeyip kokusunu daha hiç koklayamayacaktım. Ona sımsıkı sarıldım. Hatta o kadar sıkı sarıldım ki birkaç kemiği kırılmış olabilir.Birden o da bende ağlamaya başladım.Ama öyle böyle ağlamıyorduk.Her zaman ki gibi rezil olmuştum.Ama umrumda değildi. Çünkü şu anda sevdiğim adamdan ayrılıyordum.Şimdide yere eğilip bacaklarına sarılmayma başladım.Ben üzülünce kendimden geçiyorum.Şuan kendimi sanki murat beni terk ediyorda bende ona beni terk etmesin diye sarılıyormuşum gibi hissettim.Ona:
-murat seni çok seviyorum.
Dedim daha doğrusu sadece bunları diyebildim.Sonra onu yanağı dan öptüm..Her neyse havaalanına geldik ve erkeklerde bizimle birlikte işlemleri yapmamıza yardım etti ve uçağın kalkma vakti geldi.Şimdi kesin ayrılıyorduk.Herkes tekrar sarılıp vedalaştı ve uçağın yanına geldik.İster istemez merdivenleri çıkmaya başladım.Ve koltuğa oturduk.Ben cam kenarında yanımda eylül ve koridor tarafında öykü vardı.Onlar dergilere bakarken ben de harıl harıl ağlıyordum.Erkekler dışardaydı. Biz muratla birbirimize bakarken uçak kalkmaya başladı.3 dakika içinde havalandık.Bodrum akşam çok güzeldi.
Hostes telefon ve tablet gibi araçları kapatmamızı istedi tam kapat tuşuna basacakken whatsaptan mesaj geldi.Murattandı

Ağlama artık gözyaşlarına kıyamam .

Ne yani benim ağladığımı nerden biliyor ben havadayım.Yoksa uçaktamı diye onu ararken telefonum titredi ve bu sefer

Biliyorum şu an ben uçaktamıyım diye beni arıyosun ama değilim

Ne oluyor ya nerden biliyor onu aradığımı derken yine mesaj geldi

Ben uçakta değilim canım sadece seni çok iyi tanıdığımdan dolayı tahmin ediyorum ve doğru çıkıyor.Neyse senin telefonunu kapatman lazım.Hoşçakal.Haa bak kızım erken yat erken kalk yemeğini güzel ye yoksa hasta olursun babacık çok üzülür.Derslerine iyi çalış taktir alırsan sana süprizim var.

Yaa kıyamam gerçektan beni çok iyi tanıyor acaba gerçektan süprizi varmı.Ah salak hayat ne düşünüyorsun adam sana ne yazıyor sen ne diyosun yaa .Ben bunları düşünürken murat şimdide:

♥♥

İki tane kalp attı.Ben de onu çok seviyorum.Sonra telefonumu kapatıp derin bir uykuya daldım.Çünkü çok yorgundum.
  
Gerçekten güzel bir bölüm oldu canlarım benim ,iyiki varsınız .Sonraki bölümü belki yarın yazarım.Bugün 2 bölüm yazdım çünkü 2 gündür yazmıyorum ya o açığımı kapatmak için neyse beni takip edin ve hikayemi beğenin Bay Bay♥♥

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 23, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AŞK BULUTUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin