Medyada KumsalSabah gözlerimi zorlukla açtım.
" baba yine mi ? Pencereyi açtın " babam her sabah pencereyi açıp benim uyanmamı sağlar bundan nefret ediyorum. Ayağa kalkıp babamın yanağına sulu öpücükler kondurdum.
" kızım hadi kalk artık hem meşhur kahvaltımı hazırladım " allahım ölüyorum tutun beni koşarak merdivenlerden aşağı indim. Masadaki kahvaltıyı görünce akan sular durdu. Hemen yemeye başladım. Babam bana şaşkınca bakarken yemeği bırakıp
" no oldo , no bokoyoson " ağzım dolu olduğu için değişik konuşmuştum. Babam o mükemmel kahkahasını atıp kahvaltı yaptı. Kahvaltımız bitince Hafize teyze masayı toparlamaya başladı. Doğduğumdan beri yardımcımız Hafize ablayı Annemden çok seviyorum. Hafize teyzeye yardım ettim. Hiçbir zaman ona iş bırakmak istemiyorum ona hep yardım etmek görevim gibi birşey yani içim rahat etmiyor. Ben otururken onun çalışması. Her neyse yarın Yeni okuluma gidecektim. Doğma büyüme İstanbul'luyum. Okuldan salak bir kız yüzünden ayrıldım. Beni dövmek için karateye falan gitmiş ben hiçbir yere gitmeden onu yine dövünce sinir krizi geçirdi babamda beni başka okula yazdırdı. Özel koleje gidecekmişim zaten hep koleje gittim ama hiç zenginim diye böbürlenmedim çünkü başarılı olan parayı kazanan babam , ben değilim bu yüzden babamın parasıyla övünmüyorum. Bazen babamın şirketinde sekreterlik yapmıştım. Babamdan sekreter maaşı aldım. Babamdan başka para almadım. Sekreter maaşı yetti okullar açılınca bıraktım. Hep babamdan bahsettin annen nerde diyorsunuz o kadın umrumda değil çünkü 4 yaş Doğum gününde kızını bırakıp giden bir kadın o nefret edemiyorum ama onu sevmiyorumda bazen diyorum neden ya neden beni bırakıp gittin. Neden bulmaya çalışmadın bu süreçte çok acıyor kalbim ben annemi özledim. Babamla parka gittiğimizde çocuk düştü , annesi hemen yanına geldi iyi misin ? Dedi ağladı sonrada dizindeki yarayı öpüp geçti mi ? DediKendime hep sormuştum küçükken annem olsaydı , yaramı öpünce yaram , acım geçicek mi ? büyüyünce anladım. Küçük beyaz bir yalanmış aslında çocuklar geçmese bile geçti dermiş annem olsaydı şuan nasıl olurdu ?
" kızım niye ağlıyorsun ? Bitanem ne oldu ? " babam düşüncelerimi kenara itti. Ağlıyor muyum ? Babamı üzmek istemediğimden ona annemi hatırlarmayacağım
" kafamı tezgaha vurdum acıdı biraz " babam kollarını açıp bana sarıldı. Onu herkesten çok seviyorum babamsız yaşayamam Babamdan ayrılıp yanağını sulu sulu öptüm." ayhh deli kız ben çıkıyorum kendine dikkat et bitanem yarın okula seni ben bırakacağım akşam geç gelebilirim yat uyu sen merak etme beni görüşürüz "
" görüşürüz babacım sende kendine dikkat et seni seviyorum "Odama yönelip merdivenleri çıktım yarın beni neler bekliyor acaba
Kasımda Doğum günüm var.
4 ay sonra yas günüm kutlamak mı ? Şaka mısınız tabii ki kutlamıyorum en nefret ettiğim gün Doğum günüm annemi kaybettiğim gün onu affetmek çok zor neden beni bıraktı gitti neden ya neden beni sevmediğini düşünüyorum. Babamla araları kötüyse ayrılırlardı. Benimle ikiside ilgilenirdi ama o pes etti. Beni bırakıp gitti. İçimdeki anne özlemini yarattı. Bana acı verdi. Bir anne yavrusuna acı verir mi ? Hayır ona sahip çıkar ama beni doğuran kadın beni bırakıp mutlu olmayı seçti. Belki şimdi kızı veya oğluyla gülüşüyordur. Bana acı verirken başkasını mutlu ettiği için onu sevmiyorum. Ağlamak istemiyorum.
Dayanamayacağımı bildiğim için bu konuları düşünmemeye çalıştım.Kitabımı alıp kaldığım yerden okumaya başladım.
Saat 21 : 30
Babam hala gelmedi. Kitabımı kimisine koyup kendimi yatağa attım.
Gözlerim yorulduğu için hemen uykuya daldım.Annem elimi tuttu. Doğum günümdeki salondan beni çıkarıp yürümeye başladı. Papatyalar dolu arazi gibi bir yere geldik. Annem dizinin üstünde oturup benimle aynı boya geldi.
" kızım bana sarılır mısın ? " dedi.
Ne olduğundan habersizdim. Kocaman sarıldım anneme
" seni seviyorum kızım al bunu babana ver sen açma tamam mı ? "
" tamam anne sen gelmiyor musun ? "
" hayır kızım ben gelmeyeceğim "
Annem elime mektubu tutuşturdu.
" bak kuşlara çok güzeller "
Arkayı işaret edince arkamı döndüm.
" gerçekten güzeller anne bende büyüyünce uçabilir miyim ? "
Arkamı döndüm ama annem yoktu.
" anne ... ANNE NERDESİN ... anne " ağlıyordum. 5 yaşımdaki kızın yanına şimdiki halim vardı. Bende küçüklüğümde bağırıyorduk. Küçük kız çok üzgündü. Bağırdım tekrar
" ANNE ! GİTME ANNE ... SANA ihtiyacı var küçük Kumsalın nolur "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ VE BARUT
Подростковая литератураBabasından başka hiçbir erkeğe güvenmeyen kız , genç erkeğin güvenini hissedebilecek mi ? Umursamaz ve ukala tavırlarıyla genç erkek , sevebilecek mi ? Peki ya aralarını bozan şahıslar olursa ? Sürtüklere derslerini verebilecekler mi ? Merak etti...