Limon Çiçeği

28 0 0
                                    

Ağaçlarla dolu bir arazi .
Limon çiçeği kaplı ağaçlar.
Aklımda sen..

Çocukluk güzel şeydi . Sarı saçlar , arkasında beni bırakıp gitti . Gittiğini anladığım da , çocuk olmadığı mı da anlamıştım . 

Günlerden cumartesi , en sevdiğim gün . Şehirden uzaklaşıp , Mesut dede ve Mehpare cici annenin yanına geldiğimiz gün .

İkimiz yan yana, sabahtan akşama kadar koşardık burada.
Onların yanına geldiğimiz , limon ağaçları arasında koşup güldüğümüz , çiçeklerini saçlarına dağıttığımız bu gün.
Semaver çayı , un kurabiyesi , çörekler ..
Güzel olurdu bu gün . Herkes günlük tutardı , ben sadece bugünü tutardım defterimde. Unutmak korkusu ile en ince ayrıntısına kadar yazardım bizi. Her şey o kadar güzeldi ki..

Yine öyle bir cumartesi günü , senin toz pembesi uçuş uçuş olan elbisen , bileğine gelen fırfırlı çoraplar , saçların salık . Salık saçlarının sadece  bir yanını tutturduğun , beyaz kelebekli toka ve yine toz pembe ayakkabılar .

Her şey güzeldi o sabah , günlerden cumartesiydi yani sen ...
Havada hafif esinti var , ama güneşli.
Pencereden bakınca senin bu havayı ne kadar çok sevdiğim aklıma geliyor hep.
Bahar ayları , aslında hep mutluluk getirirdi .
Ama o bahar öyle olmadı .
Çiçekleri soldurdu , havayı zemheriye çevirdi , rüzgarlar ılık değil , insanın tenine değince ürperten , içini  buz kestiren rüzgarlar oldu .

Ve o gün beyaz limon çiçekleri kararmaya başladı...

Beş yaşında her şey güzeldir . altı'da da öyle , yedi , sekiz , dokuz , on ,
onbir ...

Ama bu böyle gitmez . Büyürsün .

Bazen , hayatından bir şeylerin eksilmesi , bütün yaşlarını hüzünlü geçirebilir.

Altı yaşında , daha yeni okula başlamış giden çocuklar. Hayalleri var hepsinin . Kimi büyüdüğünde doktor olmak istiyor , bazıları polis , kimisi  yurtdışında olmak istiyor . Kimisi havada . Ben küçükken , büyüdüğümde de senin yanında olmak istiyordum . Bir erkek çocuğu için evcilik oynamak sıkıcıdır , kız çocuğu için de arabalar . Erkekler maviye ne kadar düşkünse , kızlarda o kadar pembe'yi severler  toplum genelinde bu böyledir .

Renkli ojeler , rujlar , çay partileri ...
Renkli toplar , arabalar , futbol maçları ...

  Büyüdükçe bazı şeylerin farkına varıyor insan , yapılan hatalar oluyor .
Farkına varamadığımız küçük hatalar , küçüklükten kalma hatalar .

Sen gittiğin zaman sekiz yaşındaydım . En sevdiğim gün olan cumartesi .
Cumartesi sen demekti  benim için . Mutlu olmak demekti . Eğlenmek , hep gülmek , güzel bir oyun demekti.

En güzel oyun..

En güzel oyun o gün bitti .

Gözleri dolu küçük kız çocuğu yanıma gelip oyun oynayamayacağımızı söyledi .

Nedenini sordum .

"Biz gidiyoruz "dedi .

"Olsun , haftaya oynarız biz de o zaman" dediğim de , bir dahaki cumartesi günü de onu göremeyeceğimi bilmiyordum .

O , bana cevap vermeyip , sarılmayı tercih etmişti çünkü ..

Tam 11 yıldır her cumartesi günü  hatırlayıp , oyunun bitti gerçeğini çarpıyorum yüzüme .

O günden sonra aklımda kalan tek şey , dolu ela gözler , hüzünle uçuşan sarı saçlar ve toz pembe elbise kaldı .

Bir de o minik elleriyle elime tutuşturdu limon çiçeği ..

Ondan bana kalan tek şey o limon çiçeği idi  .
Defterimi açtım . Cumartesi günleri doluydu . Son sayfaya bir şey yazmayıp , bıraktığım limon çiçeği vardı bir de .
O günü unutamayacağımdan  emindim çünkü , hala da öyle...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 28, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Limon ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin