+prologue++

1.5K 123 14
                                    

  Hoseok durmalıydı, kendini ele verecekti.

Hisleri gün yüzüne çıkacaktı, anlaşılacaktı.

Üstelik bir oğlanın masumca bir oğlanı sevmesi günah olmasına rağmen, Hoseok'un kalbi laf dinlemiyordu.

Oğlan inatla sarışının adımlarını onun metrelerce arkasından takip etmeye devam etti.

Bunu yarım saattir yapıyordu, sarışın şüphelenerek bir kere arkasını dönmüştü ancak onu takip eden kimseyi bulamamıştı.

Ardından ise, onu izleyen Hoseok'un farkında olmayarak elindeki kitabı incelemeye devam etti, bir yandan lisesine ilerlerken.

Hoseok, araları fazlaca açıldığında adımlarını telaşla hızlandırdı.

Bu mesafeden sarışın oğlanın parfümünün kokusunu alamıyordu, ya da saçlarının kokusunu alamıyordu.

Hoseok seri birkaç adım daha attığında, yüksek, metalik bir ses işitti kulakları.

Hoseok, ayağının çarptığı, yerde savrulan kola şişesine baktı kalbi yerinden çıkacakmış gibi atmaya başlamışken.

Oğlan olayı idrak etmesiyle sola, okula giden yolun yanlarındaki bitki dolu alana atmıştı kendini. Bedeni bir ağacın saklayabileceği kadar ufaktı, bu yüzden kusursuzca saklanmıştı buraya.

Sarışın arkasını döndü sesle, ancak, kimse yoktu.

"Kedi sanırım."

Diye mırıldandı okulunun bahçesine girerken.

Hoseok orada, elini kalbinin üstüne koymuş kalp atışlarını kontrol altına almaya çalışırken.

in a heartbeat // YoonSeokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin