Mehmet'în Ölümü

21 0 0
                                    

Yavaş yavaş adımlarla ilerliyorduk. Her nefes aldıktan sonra biraz nefesimizi tutuyor ve neredeyse çıt bile çıkarmıyorduk.Geminin güvertesine çıktık . Arkası dönük 5 adamı susturuculu tüfeklerle saniyesinde öldürdük.Daha sonra koğuşlara indik. Herkes uyuyordu ve onları uykusunda sonsuz uykuya bırakmıştık . Belki bu size kalleşçe gelebilir ama bu bir savaş ve her şey olabilir. Sandığımdan daha kolay geçiyordu görev . İstediğimiz dosyalara ulaşmıştık . Aslında orada da bi kaç asker vardı ama onları da tetikçimiz bir güzel hakladı. Çavuş dosyaları aldığında mutlu olacağına bir anda yüzüne ak indi. Daha sonra kendini topladı ve geminin yük bölümünde rehinelerin olduğunu söledi. Helikoptere bu olayı haber verdikten sonra geminin yük bölümüne ulaştık.Yük bölümüne geldiğimizde beklemediğim şeylerle karşılaştım. Çok fazla adam vardı ve ne yapacağımızı bilemedik. İki gruba ayrıldık ve adamları ortamıza alarak boğduk. Bütün konteynırları aradık ama buralarda yoklardı. Bizde ikinci yük bölümüne geçtik.Oradakileri hakladıktan sonra rehineleri bulduk.Hızlı ve sık adımlarla helikopterin olduğu bölüme ilerlerken bir anda büyük bir ses oldu. Düşmanlardan bir kaçı gemiye bomba yerleştirip patlatmışlardı. Gemi hızla su alıyordu. Koşuyorduk elimizden geldiğince koşuyorduk.Arkamda Mehmet vardı o biraz yavaştı bize göre. Helikoptere ulaştığımız zaman helikopter havalanmaya başlamıştı çünkü düşmanlar sandığımızdan daha fazla kalmıştı ve ateş açıyorlardı.Koştum ve koştum. Elimden geldiğince koştum. Son bir hamlede helikoptere atladım. Ellerim kayıyordu zemininden neredeyse düşecektim son anda çavuş ellerimden tuttu.Beni çektiler helikoptere ulaştığımda  gözlerim Mehmeti aradı ama göremediler. Sonra gözüm gemiye ilişince gördüm ki Mehmet yetişememişti. Mehmet kanlar içinde yatıyordu. Tam uçtaydı tam uçta. Neden , neden yetişememişti ki ?!. Lanet olsun ! Onu bekleyen bir sevgilisi vardı ve onu kurtaramamıştık. Batan geminin güvertesinde cansız bedeni onurlu bir şekilde batıyordu. O bir amaç uğruna can vermişti. O benim arkamı kollamıştı. Belki beni kollamasa ben ölecektim ama o kurtulmak yerine beni kurtarmıştı . Şimdi onun sevgilisine ne diyecektik biz . Bunu söylemeye yüzümüz var mıydı en önemlisi cesaretimiz var mıydı ? İşte bunu bilmiyorduk. Koğuşa geldiğimde eşyalarını ve yatağını topladım. Yastığının altında sevgilisinin fotoğrafı vardı. Bu görevden sonra onunla evlenecekti. Şimdi ne olucak ? Şimdi o kadının açısını kim dindirebilecekti ki ? Yanımda yatıyordu ya. Mehmet yanı başımdaydı. Şimdi ben aşık olmanın nasıl bir şey olduğunu kimden dinleyecektim . Yatağıma uzandım ve gözlerimi kapattım. Kapattım ama uyuyamadım. O gece benim için hiç bitmiyordu .

   Günler günleri kovalıyor ve sevgilisinden gelen mektuplar bir yığın halini almıştı . Bıkmadan usanmadan gelen mektuplar. Hepsinde ayrı bir aşk vardı hepsinde ayrı bir özlem ayrı bir tutku vardı.Dayanamıyordum içim içimi yiyordu, sonunda cesaretimi toparladım ve yavuklusuna söyleme kararı aldım.Saat sabahın 10’uydu.Telefonu ağır ve yavaş kol hareketleriyle kavradım.Elim ile olabileceğim kadar  sıkı kavramıştım telefonu.O kadar hafif şeyi zar zor kaldırabiliyordum.Numarayı çevirmeye başladım başlamasına ama elim gitmiyordu ki tuşlara.Bastığım her tuşun sesi ayrı ayrı beynimde zonkluyordu.Çevirmeye devam ettim 0(216) 69…

Birkaç kere çaldıktan sonra telefon açıldı ;

  -Alo ? 

  - ……

 - Alo ?!..

 - Şey .. , ben Buğrahan. Mehmet’in koğuştan arkadaşı.

- Ne oldu yoksa Mehmet’e mi bir şey oldu ? …

- ……..

- Alo, Mehmet’e mi bir şey oldu söyler misiniz ?

- Mehmet … Mehmet çok iyi biriydi.Hemen yanı başımda yatıyordu.Benim ilk dostumdu.Bana sevmek ve sevilmekle ilgili olan bütün her şeyi o öğretti. Savaş esnasında tam bir kahramandı . Onu bütün ordu kahraman olarak hatırlayacak…

- Ne ?!.. Hayır , hayır Mehmet’im ölemez .! Hayır olmaz , olamaz evlenecektik biz . Çeyizini hazırla demişti . Hayır Mehmet’im beni yüz üstü bırakmaz , bırakamaz …

- ………

O gün hiçbir zaman hatıralarımdan silinmedi. Kara bir leke gibi yapıştı üzerime ve beni hiç bırakmadı.Nefes alamıyordum.Göğüsüm sıkışıyordu.Nefesim daralıyordu.Bir an yere oturdum , soluklandım.Olmuyordu çıkmıyordu aklımdan Mehmet’in yavuklusunun sesi. Ağlıyordu, ciğerleri parçalanıyordu sanki ağlarken.Dinmiyordu ki acısı . Allah canını alsa daha az canı yanardı . Cehenneme gitmeden yanmıştı o . Kalbi yanmıştı. Kalbi paramparça olmuş ve her bir parçası Mehmet ile dağılmıştı.O artık yarım bir insandı ve öle de ölecekti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 09, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşkın Öteki YüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin