18 восемнадцатый

944 60 3
                                    

J:: hansol-ah sen de mi melezsin?

Hvc:: evet efendim ben de melezim, ama Linn'inkinin aksine benim babam koreli, annem yabancı.

J:: birbirinize uymuşsunuz, annen nereli peki?

Hvc:: New York efendim. Aslında ben orada doğdum, fakat küçükken buraya yerleştik.

- Eee şey daha daha nasılsın Janggeum anne?

J:: İyiyim hayatım, seni böyle hoş ve terbiyeli bir çocukla görünce daha da iyi oldum.

*Vernon ve Linn birbirlerine bakarlar, Vernon edepsizce sırıtır.*

-Ne terbiye ne terbiye..(içinden)

Hvc:: lavaboyu kullanabilir miyim acaba Janggeum teyze?

J:: tabii ki, koridordan gir sağdan ikinci kapı.

- Ziyaret bittikten sonra -

-lanet olsun hansol! *küçük yumruklarla tartaklar*

Beni utandırdın!

Hvc:: ah acıdı! Ahh.

Linn

Dursana bi ya.

Bebeğim biraz sakin olur musun? *ellerini sıkar ve hemen yanlarındaki duvara yaslar*

-ah bıraksana elimi,

Vernon acıyor, bırak hadi

Bakma bana öyle, korkuyorum

Vernon!

Hvc:: özür dilerim bir an kapıldım sanırım.

"Duvara yasladığı kızı serbest bırakır, tuhaf bir atmosfer, Linn kızarır.*

-neyse, önemi yok

Benim ilerden dönmem gerek,

Hvc:: neden?

-evim o tarafta, vernon :)

Hvc:: kızardın mı sen?

-ne saçmalıyorsun?

Hava çok sıcak.

Hvc:: yarım zamanlı kliman olmak isterim.

-benim birşeylerim olma uğurunda her şeyi yapacak gibisin

Hvc:: yeni mi anladın, güzelim?

-madem öyle bize gel.

Hvc:: ş-şey

bu kadar

hızlı olmasını

beklemiyordum.

-titriyorsun vernon :D

sadece evime davet ettim,

Hvc:: tanrım, linn

bu bir rüya mı?

-bilmem sence öyle mi?

*oğlanın dudağının kenarına bir öpücük kondurup, hemen yanlarındaki iki katlı villanın kapısından içeri girer.*

Oğlan kapının önünde arkasından bakakalır.

perv.ernon }} vernonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin