Dosya 613

Güne yine kötü başlamıştı Sedat.Kalkmak istemiyordu.İşe gitmeyi hiç istemiyordu.Yine bütün gün cinayetlerin peşinde koşacakti.Sanki bunları yapacak başkası yokmuş gibi.Kendini her sabah suçlu hissediyordu.Her sabah kalktığında yaninda Fulyayı görmek istiyordu.Ne mi olmuştu o na?

2 sene önce Sedat gelen telsiz anonsuyla irkilmişti."Bağcılarda kimliği belirsiz 30-35 yaşlarında bir bayan cesedi". Dosyayi Sedata vermek istememelerine rağmen Sedat herkesten önce olay yerine gitti.Yerde yatan kişinin Fulya olacağı aklinin ucundan bile geçmemişti.Olay yerine geldi ve Olay Yeri İnceleme uzmanina ceset torbasini açmasini istedi. Adam açıp açmamakta tereddütlüydü. Sedat sert bir bakiş daha atti ve adam mecburen acmak zorunda kaldi.Sedat gördüğüne inanamadi. İlk önce bir süre dalgin bir şekilde bakti ve ardından yere yığıldı.Kendindeydi Serhat o anda tabancasini çekti ve kafasına dayadi. Tam sıkıcaktı ki kalabalık içinde silahini elinden aldılar. Sedat için hayatta tek sevdiği şeyde yoktu artik. Öylece kaldi.

İste bu yüzden sabahlari kalkmak istemiyordu Sedat. Fulyanin mis gibi kahvaltisini yemek yerine Vatan Caddesine giderken arabada yediği 2 tane simitle doyuyordu.Fulyanin onu her sabah öperek uyandirmasinin yerini telefon alarmi almisti.Bazense telsiz anonslari.

Sedat hazirdi. Arabasinin anahtarini aldi ve indi asagiya. Acti arabasini bindi. Yolda giderken Fulyayla hep dinledikleri radyo kanalini acti.Huzur veriyordu ona.Emniyete geldiğinde Mithat ve Serdar oradaydi fakat Selda yoktu. Selda ve Mithat arasında iyi bir gönül baği vardi. Serdar ise bu ailenin yenilerindendi.Polis okulundan çıkalı 6 ay olmasına rağmen çakı gibi bir polisti.Sedat Mithata dönerek;

-Selda nerede?

-Asayiş şubede 6 haftadır olan bir cinayet dosyasi verdi çözememislerdi.Fikret müdürde dosyaya bizim bakmamizi istedi. Selda Asayiş katindadir amirim.

-Bir rahat yok anasını satayim!

Hakliydi Sedat.Nerde bir şey olsa cinayet şubeye veriyolardi. Gecen gün bir hırsızlık dosyasi bile geçmişti ellerine.Selda ağır ağır merdivenlerden indi ve dosyayi direk Sedata verdi.Sedat odasina geçti ve bir sigara yakti. Dosyayi okuyordu.Baya karışıkti.6 haftada 13 cinayet. Baya büyük bir rakamdı.Sedat dışari cıkti ve;

-10 dakika sonra herkes toplantı odasina

10 dakika sonra herkes oradaydi.Sedat baya kızgındi.Ekibine döndü ve ;

-"Ekrem ÖĞÜT" dedi

Herkesin bir anda beti benzi atmıştı.Ekrem Sedattan önceki cinayet şube amiriydi.Onun yerine Sedat getirilince sinirlenmiş silahını çekmiş ve Sedati yaralamiştı.Sedata bir şey olmamisti. Ekrem ise cezaevine. Ekrem Sedata ulaşmanın yolunu cinayetlere ariyordu ama dosya bir türlü cinayet şubeye verilmemişti. Simdi Ekremin istediği olmuştu. Dosya Sedatin ellerindeydi.Sedat ekibini topladi ve Silahliğa indiler.Çelik yelek, mühimmat ne varsa aldılar ve Ekremin dosya daki adresine gittiler.

Dosyaya göre şüpheli Ekrem di ama Sedata göre kesinlikle oydu.

Eve girdiler bomboştu. Kapiciya sordu Sedat Ekremi. Kapici görmediğini söyledi ve Sedat cakti yumruğu.

-Doğru söyle dedim sana nerde Ekrem

-Bilmiyorum abi gelmedi eve hiç lütfen birakin gideyim

Sedat birakti kapıcıyı ve dışari ciktilar. Cikar cikmaz bir silah sesi. Serdar vurulmuştu. Ateş uzaktan gelmişti.

-"Keskin Nişancı"

diye bagirdi Sedat. Kafasini kaldirdi ve Ekremi kaçarken gördü.Mithata döndü ve

-Cabuk Serdarı hastaneye götürün

-"Ama amirim siz" dedi Mithat

-"Ne diyorsam onu yapan bu bir emirdir" dedi sert bir şekilde .

Seeat koşmaya basladi.Havaya ateş etti ve

-Ekrem dur yoksa vururum

-Benimi kandiricaksin lan

dedi ve kovalamaca devam etti.Eski bir fabrikaya girdiler.Ekrem kamufle olmuştu.Demekki mekani iyi biliyordu.Sedat durdu hic hareket etmedi. Bir silah sesi daha.

Mithat ve Selda Serdari hastaneye getirdiler. Kursun yelekte kalmisti ama az da olsa kanaması vardi. Doktor geldi ve ;

-Her ihtimale karşı iç kanama olabilir. O yüzden ameliyata hazirlanan dedi.

Serdar aci çekiyordu. Yine de kabul etti.

Ameliyata girerken herkesin akli Sedattaydi. Mithat telefonla aradi ama cevap yoktu.