Merhaba,evet ben Aslı.22 yaşında bir üniversite öğrencisiyim.Aslında şuan 4.sınıfa geçmiş olmam gerekiyordu fakat 1 sene geç yazılmanın avantaj mı yoksa dezavantaj mı desem o yüzden şuan 3.sınıfa geçmiş bulunmaktayım.Yaklaşık 10 yıldır günlük tutma alışkanlığım var ve bu benim için gerçekten hayatın anlamı haline geldi.Sinirlendiğimde,mutlu olduğumda,ağladığımda benim için birebir aktivite;günlük yazmak haline geldi.
Belki bir gün bunları okursunuz bilmiyorum çünkü kafamda bir yerlerde bir gün yazar olma hayali var.Ailem Ankara da ,ben ise üniversite amaçlı İstanbul dayım.Çok küçük,şirin mi şirin evimiz var,üniversiteden arkadaşım Tuğba ile birlikte kalıyoruz.Hmm hangi bölüm okuduğumu yazmayı unutmuşum,psikoloji okuyorum,aslında ilk başta hukuk istemiştim.Çünkü toplumsal baskı vardı ve insanların gidebileceği en yüksek bölüme gitmesi isteniyor,sevdiği bölüme değil.Fakat şansım sağolsun,hukuk kazanamadım ve benim için en ideal bir bölümü kazandım.Neyse kafanızı şişirdiğimi biliyorum o yüzden bugün başıma gelen en önemli belki de gün içindeki en büyük olayı anlatacağım sizlere.
Bugünkü dersimiz saat 10.30 daydı ve geceden kalma bir durumda olduğumuz için(yanlış anlaşılmasın,TV karşısında kola,çekirdik,aşırı dedikodu) saat 10 da kalkabildik ve mükemmel bir hızla 10.15 e doğru saç baş dağınık bir şekilde evden kendimizi dışarı atmayı başardık.Otobüs yolculuğu nedeniyle anca 10.45 de okulun girişine varabildik.Şansım gerçekten 1-2 haftadır yanımdaydı ve dersimize girecek hoca hala girmemişti sınıfa.Derin bir nefes alarak,lavoboya doğru ilerledik çünkü gerçekten üstümüz başımız inanılmaz bakımsızdı.Bu kadar acele etmemizin nedeni,derse 1 dakika olsun geç girdiğimiz anda yok yazılma riskimiz vardı ve bu da okulun başlarında yapılmaması gereken bir hamleydi.Tuvalette biraz vakit geçirdikten sonra,az da olsa özümüze dönmeyi başardık ve tam kapıdan girerken biriyle omuz omuza çarpıştım.Güçlü,kaslı kolları beni o adrenalinle sersemletmeye yetmişti ve Tuğba'ya tutunmasam büyük ihtimal yerlerde sürünüyor olacaktım ve bu nedenle günüm kabus gibi geçecekti diyebilirim.Sinirlenmiştim çünkü suçu olsun ya da olmasın ben bir bayandım ve de karşımdakinin kim olursa olsun biraz daha dikkatli olması gerekiyordu.
Göz göze geldik ve o an sanki zaman durdu,belki abartıyorum fakat şu an bunları yazarken bile içimde tuhaf bir kıpırtı ve heyecan var.Karşımdaki çocuk 1.80 boylarında geniş omuzlu,kara göz kara kaş diye tabir edebileceğim biriydi ve tamam itiraf ediyorum çok yakışıklıydı.Yanındaki arkadaşı belli belirsiz bir tebessüm attı.Tuğba da bir yandan kolumu tutuyor,bir yandan da belimden hafif bir itme gücüyle beni sınıfa sokmaya çalışıyordu.Neyse ki bu şok,saniyeler sürse de kendimi sınıfa atmayı başardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karmaşık Döngü(İmkansız Aşk)
RomanceEvet,hikaye anlatıcısı; benim adım Aslı.22 yaşında şirin mi şirin bir üniversite öğrencisiydim.''Dim'' diyorum çünkü artık benim için bir geri dönüş yok.