Umji
Telefonu kulağımdan çektim. Jimin'e dönüp- Seni de bunalttığım için özür dilerim.
- Hayır..sorun değil.
- Ah..ben bahçeye çıkacağım. Eunha gelecekmiş.
- Tamam. Bende profesörün yanına gideyim. Sormam gereken bir hasta varda.
- Tamam o zaman hoşçakal.Dedim. O çıktığında bende bahçeye çıktım. Eunha geldiğinde koşup sarıldım. Eunha
- Ben birşey olduğunu anlamıştım. Dökül bakalım.
Biryere oturduk. Ben konuşmaya başladım. Olanları anlatınca bana
- Bence o da senden hoşlanıyor. Senin için endişeleniyor, seni kıskanıyor ve sana olan bakışlarını gördüm. Bunun başka bir açıklaması olamaz.
- Öyle mi dersin?
- Öyle gözüküyor. Sen kendini üzme.
- Umarım öyledir.
- Hadi biraz neşelen ya. Ruh gibi dolaşma.Deyip güldü. Derken telefonu çaldı. Biraz konuşup kapattı. Bana dönüp
- Maalesef benim gitmem lazım.
- Nereye gideceksin? Daha yeni gelmiştin.
- Jungkook ile buluşacağım.
- Peki o zaman ben seni tutmayayım sen git.
- Tamam o zaman ben gider. Hadi byDeyip gitti. Ben ise kahve almak için kafeye indim. Derken Jimin ile karşılaştım.
Beraber yukarıya çıktığımızda herkesin konuşturduğunu gördüm. Bir hemşireyi durdurup
- Neden herkes koşuyor?
- Hocam sizin hiç bir şeyden haberiniz yok mu? Hastalık yayılmış. Alın şu maskeyi takmadan gitmeyin.Deyip maskeyi uzattı. Sonra Jimin'e de verdi. Hastane karantinaya alınmıştı. Benim ise o an düşündüğüm tek şey Yoon-Gi idi.
Bir bölümü daha bitirdik. Umarım beğenirsiniz.💕 Yorum yapmayı unutmayın.
Annyeong!