Aşk demek çoğu kız çocuğu için baba demektir, o kocaman ellerde kaybolan küçücük parmaklar, yetişmek için hızlanan adımlar, Kaf Dağı'nın ardından tüm kötülüklere karşı seni korumak için kaçıp gelmiş o dev gibi adamın kollarında kaybolmak demektir...
Çoğu kız çocuğu için bu böyle devam eder, benim geldiğim coğrafya içinse bu güzel aşk hikâyesi beyaz Toros'larla bölünür. Bazı kızlar baba sevgisinden sürekli mağrumdurlar.Düşünün babanız var ama yok anlamak açıkcası zor biraz.Baba bir kızını nasıl sevemez onunla ilgilenemez ona kötü sözler söyler. Asıl acı işte orda başlar, hayat biter kız çocukları için. Durur hayat, aşk biter. Bir gecede hazin bir hikâyenin yürekli, acı dolu kahramanlarına dönüşür her biri. İçlerindeki kız çocukları bir daha hiç çıkmayacakları bir yere suskunluk yemini etmiş gibi gömülürler. Acırlar, acıdıkça bilenirler, dünyaya kızarlar, iyi insanların, kahramanların ve güzel sonların olduğu bütün masallar son bulur bir anda; hayat beyaz Toros'larla bölünen acı bir hikâyenin öbür adıdır artık.