escape »yoonkook ✓

28

agusmin:
Jungkook sesini duymaya ihtiyacım var

agusmin:
Biliyorum sana saçma geliyor

agusmin:
Ama lütfen soru sorma

agusmin:
Arasam, senin için sorun olur mu?

agusmin:
Eğer öyleyse, yapmayacağım

jeonsthetic:
Arayabilirsin, sorun değil

"Hyung?"

Jungkook büyüğünün iç çekişini duyduğunda, dudağını ısırmak zorunda kalmıştı. Önceleri, büyüğü de onu severken arar ve iç çekişleri eşliğinde Jungkook'a bir şeyler söylerdi. Onun ağladığını her zaman bilirdi Jungkook ama asla belli etmezdi, kendisini geri çekmesini istemediği için. Bu seferin öncekilerden daha farklı olduğunu biliyordu. Önceleri sevgilisi ve sevdiği olarak onunla beraber ağlarken, şimdi ağlarsa açıklayamazdı, buna hakkı yoktu. Bu yüzden sadece dudağını ısırdı. Büyüğü ona hep sesinin iyi geldiğini ve bu yüzden aradığını söylerdi, şimdi ne için aramıştı peki? Hala Jungkook'a ihtiyacı var mıydı? Eğer varsa Jungkook o iyi olana kadar asla bırakamazdı onu. Kırgınlıklarını kendi içine atar, Yoongi'si iyileşip onu bıraktığında kanamalarına izin verirdi.

"Jungkook..."
Dedi Yoongi derin bir iç çekişten sonra. Hıçkırıklarını elinin tersiyle tutarken ve gözyaşları akmaya devam ederken. Sesi boğuktu ama duyguları kesinlikle daha boğuktu.

"Seni getirdiğim hale bak,
paramparça ettim."

Bu sefer derin iç çeken taraf Jungkook olduğunda, Yoongi devam etmişti. Onun içki içmiş olduğu belliydi ama sarhoşken mantıklı olduğunu herkes bilirdi. Yoongi sarhoşken bile çok düşünürdü.

"En sevdiğime bile bunu yapıyorum, nasıl bir insanım ben? Dokunduğum her şeyi parçalıyorum. "

Yoongi artık hıçkırıklarını saklamuyordu. Daha önce hiç bu kadar içli ağlamamış ve asla bu kadar hiç hissetmemişti.

"Hayı-"

"Bir daha bunları söyleyecek cesaretim olur mu bilmiyorum Jungkook, lütfen sadece dinle."

Jungkook'un onay mırıltılarını duyduğunda, boğazındaki yumruyu gözardı ederek devam etmişti.

"Sana bunu yapmayı istemedim, sana zarar vermeyi hiç istemedim ama iyi bir şey yaptığımı sanıyordum. Bana inan Jungkook kendimi düşünmedim, sadece sen varken aklımda, kendimi hiç düşünmedim."

Büyüğünün sesi sonuna doğru kırılırken, Jungkook gözyaşlarını içine akıtmaya çalışıyordu. Büyüğü asla ağlamazdı, sadece kırgın olduğu anlarda birden yağmurlara karışır ve sellerle boğuşurdu. Bazı anlar vardı, kendini öldürmeyi denerdi. Bazı anlar olurdu, Jungkook ile teselli bulurdu.

"Sana ne yaptım ben? Gözlerindeki gülümsemeyi çaldım Jungkook. Keşke beni hiç tanımasaydın. Bensiz de, benle de mutlu olamayacaksın artık. Her şey benim yüzümden özür dilerim Jungkook, yemin ediyorum özür dilerim."

Büyüğünün çatallaşan sesini duyduğunda, bir hıçkırık kaçmıştı Jungkook'un ağzından. Olanları anlamıyordu. Acaba kendisi mesaj attığında Yoongi de mi böyle hissediyordu? Hayır, hissetmezdi çünkü onu bırakan kendisiydi.

"Beni neden bıraktın hyung?"

Dedi usulca, cevap bekliyordu. Haftalar boyunca neyi yanlış yapmış olabileceğini düşünmüştü. İlk defa her şeyi doğru yapmak istemişti. Onun için doğru bir insan olmayı istemişti.

"Beni neden seviyorsun Jungkook?"

Yoongi, küçüğünün sorusuna cevap veremeyeceğini biliyordu. Ne diyebilirdi ki? Henüz onu tamamen kaybetmeye hazır değildi.

"Hyung, yanına gelebilir miyim?"

Jungkook sesinin çatlamaması için sakince sormuştu bu soruyu. Ne tepki vereceği önemli değildi, sadece onu öpebilmek istiyordu. Gözyaşlarını silmek istiyordu, yerlerine yenileri gelirse öpebilmek ve onun tesellisi olmak istiyordu. Sözcüklerle olamazdı onun yanında, hisleriyle olması gerekirdi.

"Olmaz Jungkook, saat çok geç ve etraf karanlık."

"Bir kereliğine olsun yanında olmama izin ver hyung."

Jungkook'un sinirli sesi kulağını doldurduğunda dudağını ısırmak zorunda kalmıştı Yoongi. Küçüğü ona asla sinirlenmezdi önceleri. Kendinden tekrar nefret etti çünkü onu bu hale kendisi getirmişti.

"Yanında olmama izin ver ve sonra nefret edeceksen et, sevmemeye devam et. Beni uzaklaştırmandan bıktım hyung. Sevmediğini biliyorum, senden sevmeni istemiyorum ama eğer beni arıyorsan, yanına gelmeme izin ver yoksa bir daha asla seninle konuşmayacağım."

"Lanet olsun tamam."

🦇
Canım sıkılıyor o yüzden yayımlıyorum oylar bahaneydi...
bu akşam hepsini paylaşırım sanırım