"Eee ne içersiniz?" Uzun bir sessizliğin ardından buğlem gülerek savaş ve urasa bakiyordu. Savaş içeriye daldiğindan beri urasla çok ürkütücü şekilde bakışıyorlardı. Buğlemin konuşmasının ardından Uras bakışlarını yumuşatırken savaş hala ürkütücü gözüküyordu. Ama Allah var adam yakışıklıydı! Ne diyordum ben! Ona benzemiştim işte dengesiz olmuştum.
"Teşekkür ederim buğlem ama kalkmam gerek zaten birazdan"
"Ne de iyi olur" savaş umursamaz biçimde konuşurken bana bakıyordu. Gözlerimi devirip ona baktım. Deliydi bu adam!
"Yaaaaa ama daha oturuyorduk" Berkcan dudak büzüp Uras a bakarken güldüm. Bir anda öksürük sesiyle savaşa baktim. Öfkeyle bana bakıyordu. Ne yapmıştım ben,kaşımın tekini kaldırıp savaşa baktim. Fazla sinirliydi hatta fazla ürkütücü! Ne oluyordu bu adama!
"Neyse ben kalkıyorum" Uras eliyle dizlerine vurup kalkarken bana bakıp gülümsedi.
Başka bir yöne bakabilir miydin sen!
"Yaaa kalsaydın az daha" Berkcan bir kez daha konuştuğunda kolunu çimdikledim. Artık susmaliydin sen yoksa savaş çok güzel bir şekilde susturacakti seni.
"Ayy" berkcan çığlık attığında buğlem,Uras ve savaş ona baktı.
"Ya Berkcan işte" bir anda bağırıp kahkaha attığım da çok rezil göründüğümün farkındaydım. Uras ve buğlem bana bakıp gülerken savaş bakışlarıyla beni eziyordu. Gözlerimi ona dikip ters ters baktım ego manyağıydı işte!
"Neyse tanıştığımıza memnun oldum" Uras buğlemin elini sıkarken buğlem gülümsedi.
"Bende yine bekleriz"
"Tanıştığımıza memnun oldum Berkcan" Uras Berkcan'ın elini sıkarken Berkcan bir anda Uras a sarıldı. Onlara bakıp gülmeye başladım Uras zar zor berk'den ayrılıp bana doğru geldi. Nolur gelme, gelme nolur,gelme dedim. Uras gözlerimin içine yiyecekmis gibi bakarken gülümseyip bana sarıldı. Nefes alamaz hale gelmiş hareket edemiyordum. Gözlerimi savaşın korkutucu derecede ürkütücü bakan gözlerine sabitledim. Sinirden boynundaki damarı görebiliyordum. Uras'ın ayrılacağı olmadığı için hizla geriye çıktım.
"Kendine iyi bak görüşürüz" Uras gözlerimin içine içine bakıp gülümserken sadece kafamı sallayabilmiştim. Berkcan ve buğlem urasi geçirirken savaşa baktim. Yumruğunu sıkmış bir şekilde kısık sesle bir sürü küfür saydiriyordu.
"Sen gitmiyor musun?" Zor çıkan nefesimle konuşurken 1-2 adım geride durmaya çalışıyordum. Dağınık duran saçlarını geriye atıp yüzünü sivazladı. Neden bu adamın her hareketi havaliydi.
"Sana diyorum"
"Duyuyorum" bir anda bağırdığında yutkunarak geriye çıktım. Nerdeydi buğlem ile Berkcan! Savaş aradaki mesafeyi kapatır gibi üzerime doğru gelirken tüm duaları okumaya başladım.
"Dur orada!" Savaş işaret parmağını bana doğru sallarken sesimi duyurmak ister gibi bağırdım.
"Buğlemm!!!"
"Berkcann!!"
Buğlem ve Berkcan kapıda belirirken gülümsedim. Onlar varken savaş bana hiçbirşey yapamazdı! Alayla savaşa baktim,eee şimdi napabilirdin savaş bey! Savaşın kaşını kaldırıp sinsi sinsi arkamı işaret etmesiyle arkamı döndüm. Buğlem ve Berkcan kaybolmuşlardi.
"Hainler!" Dudağımı büzüp ters ters savaşa bakmaya başladım.
"Kimseye güvenme stajyer" bu adam niye böyle kiralık katil gibi gözükmeye başlamıştı. Bana doğru bir adım daha atarken bir kez daha yutkundum.
"Uzak dur bagiririm" işaret parmağımı ona doğru salladiğimda bu hareketim hoşuna gitmiş gibi güldü.
"Meydan senin!" Eliyle odayı gösterirken bir kez daha güldü. Çenesinde ki gamze belirgin olmuştu. Ne kadarda masum gözüküyordu. Yaa offf ne diyordum ben! O dengesiz di ben ondan daha da dengesizdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STAJYER (TAMAMLANDI)
Teen Fiction"Kaç kadınla birlikte oldun bilmiyorum ama ben onlardan biri değilim tamam mı!" sinirden ağlıyordum,savaş sabır diler gibi yukarıya bakarken sakin olmaya çalışıyor gibiydi. "Ben seni hiçbir zaman aynı kefeye koymadım, ne tür şeyler düşünüyorsun bilm...
