1

584 34 4
                                    

Kapının kilidini açtıktan sonra anahtarı sertçe, girişteki spor ve evin dekorasyonuyla mükemmel bir uyum yakalamış telefonluğa fırlattı.

Fırlatma işlemi boyunca süren saniyelerde beklemekten sıkılan çelik kapı, hafif aralık kalacak şekilde kapanmıştı.

Umursamaz bir tavırla kapıyı kendine çekip, aslında çoğu erkeğin dayanamayacağı güzellikteki; fakat onun için zorla evlendirildiği birisinden öte olmayan gelinlikli kıza içeriye geçmesini işaret etti.

O ise sadece ağlıyordu...

Daha fazla sabredemeyen Jungkook eliyle Hwa'nın üzerinde dikildiği zemini göstererek hafif bir tonda bağırdı;

"Ne kadar daha burada beklemeyi düşünüyorsun?"

Eun Hwa, Jungkook'un hafif yüksek çıkan sesiyle irkildi fakat hala duruşunu bozmamıştı. Dikilmesi bileğinden sertçe çekilmesiyle birlikte son buldu.

Kızı savurmasıyla, çelik kapının sesinin evi inletmesi bir oldu.

Hwa'nın yüzüne bakmadan konuştu;

"Yukarıda ki koridorun sonunda giyinme odası var,sana temin edilen giysilerin sol tarafta git ve şu saçmalıkları üstünden çıkar!"

Kız acıyan ve ovalamayı ihmal etmediği bileğinden kafasını kaldırmadan yüzünü işaret edip;

"Bari yüzüme baksaydın!"

Elinden gelen en net tonda konuşmaya çalışmıştı. Fakat Jungkook bu sözcükler daha ağzından çıkmadan girişi terk etmişti.

Hwa salondaki deri koltuğun puflama sesini duyunca kollarını iki yana kaldırıp, kafasını sallayarak;

"Kime diyorum ki ben..."diye söylendikten sonra; kendisini peri gibi gösteren sade tülden yaptırdığı gelinliğin eteklerini kaldırarak, ahşap rengi merdivenlere ilerledi.

Koridorun sonuna ulaştığında tarif ettiği odanın kulpunu kavrayıp yavaşça kuvvet uyguladı. Üzerine toz pembe bir eşofman ve salaş beyaz bir tişört geçirip aynanın karşısına geçti.

Gözleriyle aynı renkteki siyah saçlarını tepeden dağınık topuz yapabileceği hale getirince sol eliyle öteki bileğine geçirdiği ince beyaz tokayı topuzuna doladı.

Odadan çıkmak için kapıyı açtığında karşısında tahminince beklemekten sıkılmış bir Jungkook beklememenin verdiği şaşkınlığı yaşarken duyduğu el şıklatma sesiyle kendine geldi;

"İzin verirsen üstümü değiştireceğim?"

''P-p-peki''

Kekelemesine lanet okuyarak koşar adımlarla odadan çıktı.

Jungkook kapıyı kapatır kapatmaz eliyle kafasına vurup;

''Aptal kafam!Beyinsiz ne diye kekeliyorsun!Aptal cüce!''

Kendi kendine söylenirken gelen boğaz temizleme sesiyle refleks olarak arkasına döndü.

Bir kaç santim ötesinde duran bir adet Jungkook'la karşılaşınca donakalmıştı.

Kokusu...

Çikolatalı kurabiye kokuyordu...

Ona daha önce kokusunu alacak kadar yakın olmamıştı ve şuan duyduğu huzurla bu şekilde yıllarca bekleyebilirdi.

Jeon, bu durumdan sıkılmış olacak ki hafifçe öksürdü. Hwa kendine gelip sağa çekildi.

Kook, mükemmel kokusunu ardında bırakarak az önce yukarı çıkmak için kullandığı merdivene doğru yol aldı.

Lee Eun içinden işte başlıyoruz diye geçirerek çikolatalı kurabiye kokulu sözde kocasının peşinden aşağıya indi...

mrs_uykucuu

My Chocolate Cookie/Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin