Yemeğimizi bitirdikten sonra yanima çantamı alip dişari çiktik.Hava güneşliydi ama kar yağıyordu.Memur Chris'in ofisi belediye binasinin karşisindaydi.Belediye binasi ise evime çok uzak olduğu için Stiles'in arabasina bindik.Arabaya bindikten 5 saniye sonra Stiles'in çenesi açilmişti bile...
-Sence güneşli havada kar yağması normal mi ?
-Chris'in beni çağirmasindan daha normal olduğu kesin , diyerek bakişlarimi yavaş yavaş yere düşen karlara çevirdim.
-Haklisin seni işten attirdiğindan beri hiç görüşmedim onla , sen görüştün mü ?
-Yok be.Ne işim varmiş onla.
Ben böyle deyince Stiles gülerek arabayi parketti.Arabadan indiğimizde Chris camdan bizi izliyordu , onu görmemiş gibi yapip içeri girdik..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Burayı özlemiştim ; insanlarini , yemeklerini , en önemlisi rahatliğini.. Kahve kokusu beynime işlerken Chris geldi sert bakiş atarak :
-Ofisime buyrun
Ofisine geçtiğimizde direk söylediğim şey bu oldu :
-Beni çağirtmişsin ne vardı ?
-Görev...Benden değil genel müdürlükten yeni bir vaka.Kabul edersen olayla ilgili tüm bilgileri sana vereceğim.Ucunda iyi para var hani..
-Önce anlat ona göre kabul edeceğim..
-Peki.Emily ve Jackson 2 Yıl önce evlendiler.Küçük bahçeli büyük bir villa aldilar.Bahçenin 4 bir tarafi saksılar kapliydi.Bu arada 1 Yaşinda çoçuklari var.yani vardi.Bir sabah Emily bahçede çay içmek için kalkiyor , çayini içtikten sonra bahçeyi düzenlemek için saksilari kontrol ediyor.Saksilarin hepsinin tertemiz sadece bitanesinin üzerinde kirmizi lekeler olduğunu görüyor.Eline bir bez alip temizlemeye başliyor ama silinmiyor. Emily tam saksının içine bakacaği anda Jackson bağirarak yanina geliyor Nefes alişini hizlandirarak ,
-Emma yok!!
-N-Ne Na-asıl y-yok.
-Bildiğin kalktiğimda beşiğinde değildi.
Emily düşünmeye başliyor ve elini lekeli saksinin üzerini koyduğu anda saksı düşüyor ve içinden çikan şey Emily ve Jackson'u anlikta olsa hayattan kopariyor.O şey ne biliyormusunuz ?
