AŞIĞIM

Yalan ile oyuna başlıyoruz

En sonunda deniz'e gele bildik o yolculuk daki ki kızların yaptığı yüksek ses müzik den ne ben'de Barış'da hiç hoşlanmadığı eyer bu idday'ı olmaz da kızlar kazanırsa bir ay her istediklerini yapıcaz ayrıca yemek hazırlama, ev temizleme ve ben bu şeylerden hiç anlaman tabi Barış'ta anlamaz inşaallah kızlar yenmez bu İdia'yı (ama bilmedikleri leri birşey vardı bu veloybol maçı iddiası hayatlarını öyle bir değiştirecekti ki).Yoksa yandık biz yandık diye iç geçirdim. Ben Barış'ta" abi hadi arabadan inelim"dedim Barış onaylayınca da hemen indik ve arabanın arka bölümüne geçip bagaj'dan yanımıza aldıklarımızı bir çanta ya sığdırmıştık .Çantamızı aldıktan sonra kızların arabadan inmesini bekledi.

Gökçe sen devam'ı

Barış ile Ege 'ye baktığımda yanlarına küçük bir çanta almışlar bir erkek için en uygunu bence İrem'e baktığım da oda aynı yere bakıyordu yani benim baktığım yere bakıyordu "İrem kuzum artık bizde inelim mi"dedim İrem "olur aşkım inelim"dedi biz İrem ile hep böyle konusuruz tabi biri bizi sinirlendirmediğin'de(belki yanlış yazmış olabilirim kb)
İrem ile bindiğimiz de Barış ile Ege bizi bekliyorlardı odun falan'lar ama iyi çocuklar galiba yani tam emin olmadan birşey diyemem nede olsa erkekler ve benim kitabım da erkeklere asla güvenmek yok tabi bazı durumlar hariç "ee kızlar yolculuk nasıl geçti yüksek sesli müzik falan"bunu diyen tabiki de Barış'tan başkası olamaz tabi biz de kız olarak kadın cevabını vermezsek olmuyor zaten kızla erkeği bir yapan bu değil miydi? "Bak Barış biz müzik dinlemeyi severiz ve senin buna karışmam için çok ama çok iyi arkadaş olmamız gerekiyor ve tanışalı'da fazla uzun bir süre olmadı yani o yüzden bu konularda fazla karışmasın kalbimizi nekadar çok kırmak  istemiyorum ama   zorla gel kalbimizi kırın diye çırpınıyorsunuz"dedim va Barış ile Ege birşey diye medi neyse ne yani haklıyım onlara neyse tövbe yarabbi ya.
Ben içime mayomu giydiğini için üstümdeki kıyafetleri çıkarttım ama İrem"aşkım kabinlerden birin de mayomu giysem de sen kapının önünde de beklermisin ?"dedi onayladıktan sonra kavimlerin önüne geldik am bir sıkıntı vardı kadın erkek yazmıyodu üstlerinde "napıcaz şimdi ya"dedi İrem bende "hakikaten napıcaz ya"dedim sonra kapıları tıklatmaya  başladık ama hepside doluydu o yüzden beklemeye başladık etrafa bakınca Ege ile Barış'ın nerede olduklarını bulmaya çalıştım ama bulamadım en sonunda biri boşaldığında hemen Gökçe girdi kabine sonra yanımda nefes alış veriş sesi duyduğum da Ege ile Barış nefes nefese kalmışlardı"ne bu bakınız sizin ya niye nefes nefese kaldınız"dedim 
Ege "şey ya biri bizi baya bi yanlış anladı"dedi bende anlamaz gözlerle Ege'ye bakıyorum ki Barış kabinin kapısının önünde durduğu için İremde Barış'ı görmediği için birden açmasıyla Barış'ın yeri boylaması bir oldu ve ben ve  Ege gülerken İrem utanmıştı ama onun suçu değildi ki Barış'ın suçuydu ne varda kapının önünde duruyor ki Barış hem canı acıyor hemde bize sinirlendiği için burnundan soluyor ben durumu anladığım için hemen "hiç bize öyle bakma biz mi dedik sana kapının önüne de durda İrem kapıyı açınca yeri boyla diye kendi suçun bir kere"dedim ve Barış'ta anlamış olucak ki çıtı bile çıkmıyodu  "her neyse siz neden nefes nefesesiniz"dedim Ege başladı anlatmaya meğer olay şöyle miş bunlar sezlong'da otururken kadının biri bunlara gelip birşey sormuş bu kadın da evliymiş ve kocası baya bir kıskançmış kadın da nolur söze gelip bunu sorduğunu söylemeyin dedmiş bizim kilerde kadının korktuğunu anladıkları için tamam demişler ama dedik lerin'e pişman olmuşlar pişman olduklarını yer ise biz nisanlıyız ve bir hafta sonrada evleniyoruz bu son bekar olduğumuz günler diye buraya geldik demişler ve şu an bizim deliler kara kara ne yapacaklarını düşünmeye başladılar tabi ben hariç üçü düşünüyorlar benim de düşünmemi istiyorlar ama ben inatçılık yapıp düşün müyorum neden düşünürüm ki aslında düşünsem  mal mal fikirler bulurum ondan düşünmüyorum 😂😂.

İrem bir an da "BULDUMMMMM"diye bağırınca benim ödüm patladı ve bana gülmeye başladılar bende "ne ya boş anıma dek geldi korkamazmıyım"diye çıkıştım ne yani insanlık hali korkamazmıyım bilirim diğimi "hem siz bana güleceğinize kendi halimize bakıp sağlayın"dedim Barış"neyse ne güldük eğlendik İrem senin fikrin neydi"dedi bizde merak edince İrem korkak gözlerle bana bakmaya başladı"kesin benim çok inatlaşacağım ve kızacağım birşey buldun diğimi?"dedim İrem'de kafasıyla onaylayınca "neyse bir anlat bakalım belki kızmam" dedim İrem "tamam anlatıyorum size iki tane kız bulucaz ve biraz rol yapacaklar  ama kızları bulamadım "dedi yani iki kız bizim kilerin nişanlısı olucak ve biraz oyun oyuncaklar ama bu kız kim olucak o sıkıntılı işte sonra Ege Barış İrem hepsi aynı anda irem "biz olalım" Ege ve Barış'ta"siz olun" dediler ben onlara imkânsız vaka gibi bakarken İrem "ne öyle bakma biz arkadaşım ve arkadaşlar kötü günlerde ve iyi günlerde kendini belli ederler biliyorum böyle şeylerin sonu genelde aşk 'ye bitiyor ama arkadaşlarımız var ucunda"dedi ben tabiki de kesin ve net bir cevapla"hayır"dedim "sen istersen Barış veya Ege ile bu oyuna dahil olun ama bir kız daha bulmanız gerek ama benim olmayacağımı biliyorsunuz diği mi?"dedim sonrada İrem "aşkım bu iki deliyle kim bu oyunu oynar bizden başka inadı bırak'ta kabul  et bir kere de ya"dedi Barış ile Ege yalvaran gözler le bakıyorlar İrem desen ayrı ne yapacağını bilemiyorum sonradan oyunla arkadaşım aşkım diyorum sonunda arkadaşım ile geçek bir evlilik yaşıyorum siz olsaydınız ney yapardınız?