#3#

124 11 9
                                    

Marinettenin ağzından
Duyduklarıma inanamıyordum. Onu tekrar görme şansım vardı.

Şu an ki yüz ifadem aynen böyleydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şu an ki yüz ifadem aynen böyleydi. İçimi heyecan basmıştı. Gece heyecandan uyuyamayınca eyfel kulesine gittim. Oturdum. Yıldızları izlemeye başladım. Manzara çok güzeldi. Şu an onun arkamdan gelmesini isterdim. Ama maalesef gelemezdi. Sonra omzuma bir el dokundu. Arkamı döndüğümde arı kızı gördüm. Yanıma oturdu. Belli ki oda uyuyamamıştı. İkimiz de manzarayı izlemeye başladık. Sonra volpina da geldi. Hepimiz parisi izledik. Orda yaşadığımız anıları hatırladık. Sonra ben lafa girdim.

Ub: selam. Bakıyorum da herkes buraya toplandı.
Ak: evet. Uyuyamayınca geldim.
Vol: aynen bende. Uyuyamadım. İçim kıpır kıpır. Çok heyecanlıyım.
Ub: bende ama ya onu kurtaramazsak? Başaramazsak.
Ak: böyle düşünme marinette. Tabi ki de başaracağız. Onu kurtaracağız.
Vol : evet. Onu kurtaracağız. Bunu yapacağız. Kendine güven.
Ub: teşekkürler. Ee bu gece bana   gidelim mi?
Ak: şeyy çok isterdim ama babam beni odamda görmezse çok kızar.
Vol: ben gelebilirim. Beraber film izleriz. Doğruluk mu? Cesaret mi? Oynarız. İstersen tabi marinette.
Ub: olur. Birlikte kız gecesi yaparız. Babamın yaptığı kruvasan ve kurabiyelerden yeriz.
Vol: kulağa hoş geliyor.
Ak: ya düşündüm de bende gelmek istiyorum. Babama uydururum bir bahane.
Ub: süper. Hadi gidelim.

Marinettenin ağzından
Hep birlikte evime gittik. Odamın camından dan içeri girdik. Ben dönüştüm. Sonra Alya ve chloeyide dönüştü. Annemler uyuyordu.

Marinette : kızlar siz burda kalın ben kruvasan ve kurabiye alıp gelicem. Kwamileriniz ne yer? Onlarada yiyecek getireyim.

Alya: trixx çikolatalı gofret yiyor. (kwaminin ne yediğini bilmiyorum o yüzden salladım.)

Chloe : pollen böğürtlen yiyor. (bunuda salladım.)

Marinette : tamam. Ben hemen getireyim.

Plagg : bana da camambert getirirmisin?

Tikki: ah plagg sen midenden başka bişey düşünmezmisin?

Plagg : tabiki de düşünüyorum. Ama ne düşündüğümü söyleyemem. Üzülürsünüz.

Tikki: yoksa sen adrien mı düşünüyorsun?

Plagg : evet. Şimdi burda olsa camambert istedim diye dırdır ederdi. Ama en çok camambertin kokusundan şikayet ederdi. (plagg üzülmüştür. Aklına adrienın dırdırı gelir.)

*Flash back start *

Plagg : adrien bana peynir verirmisin?

Adrien : ah plagg midenden başka bişey düşünmezmisin sen?

Plagg : hayır. Eğer bana peynir vermezsen dönüşemezsin. Şimdi peynirrrrr.

Adrien: tamam.

* Flash back end. *

Marinette : plagg iyi misin?

Plagg : e-evet.

Marinette : ah gel buraya. Üzüldüğünü biliyorum. Ama merak etme onu geri getireceğiz. Sana söz veriyorum. (marinette plaggı ellerinin arasına alır ve öper)

Plagg : teşekkürler. Aşağı beraber inebilir miyiz?

Marinette : tabi.

Plaggın üzüldüğünü biliyordum. Bende en az onun kadar üzülüyordum. Ama onu geri getirmek için elimden geleni yapacaktım. Plaggla beraber aşağı indik. Yiyecekleri alıp odama çıktık. Film olarak siccin 4 izledik. (ben izleyemedim siccini onlara izlettim. Sjsjsjsjsj)
Korku filmiydi. Türk yapımıydı. Güzeldi ve korkunçtu. Ödüm kopmuştu. Hatta bir sahnesinde çığlık attım. Ben hariç herkesin ödü kopmuştu. Allahtan annemler uyanmadı. Sonra kruvasan ve kurabiye yedik. Yeni bir film açtık. Oda korku filmiydi. Diğerlerini bilme ama ben izlerken uyuya kalmışım. Sabah uyandığımda Alya benim yatağımda yatıyordu. Chloeyiyse yerde yatıyordu. Aklıma okul geldi. Hemen saate baktım. Oha! Saat 12:30 geç kalmışız. Düzeltiyorum çok geç kalmışız! Hemen alyayı ve chloeyiyi uyandırdım. Ama çok geç kaldığımız için okula gitmedik. Onun yerine usta fuya gittik. Usta fu sanki geleceğimizi önceden biliyormuş gibi biz çalmadan kapıyı açtı. İçeri girip minderlere oturduk.

Usta fu : hoş geldiniz uğur böceği, volpina ve arı kız.

Marinette : hoş bulduk.

Alya : hoş bulduk.

Chloe : hoş bulduk.

Usta fu : sanırım kara kediyi kurtarmak için geldiniz.

Marinette : evet. Ama benim aklıma bir şey takıldı. Adrienın vücudunu mu kurtaracağız? Ruhunu mu?

Usta fu : güzel bir soru. Hem vücudunu hem ruhunu kurtaracağız. Orası bir paralel evren. Ama orda sadece adrien yaşıyor. Sizin göreviniz oraya gidip onu geri getirmek.

Alya : peki bunu nasıl yapacağız?

Usta fu : şöyle ki ben oraya gidebilmeniz için bir geçit açıcam. Oraya gittiğinze 4 saatiniz olacak. Eğer 4 saat içinde geri gelmezseniz maalesef sizde orada hapis kalırsınız.

Chloe : anladım. Hadi gidelim ve onu kurtaralım.

Mari: evet hadi yapalım şunu.

Alya : hadi!

Usta fu : tamam. Toplanın.

Toplandık. Usta fu anlamadığım bir dilde bir şeyler söyledi. Sonra etrafımızda bir ışık kümesi oluştu. Mucizelerimizin parladığını fark ettim. Işık yoğunlaştığı için gözlerimi kapatmak zorunda kaldım. Açtığımda gözlerime inanamadım. Burası aynı bizim dünyamıza benziyordu. Ama sokaklar bom boştu. Kimsecikler yoktu. Sonra kendi evimi gördüm. Alyanın evini chloenin evini... En sonda Adrienın evini. Boğazımda düğüm oluştu.

Alya : sen iyi misin marinette?

Marinette : evet. Sadece onun evini görünce kendimi kötü hissettim.

Chloe : hadi içeri girelim. Belki oradadır.

Marinette : tamam.

İçeri girdik. Ben odasına çıktım ve gördüğüm manzara karşısında dondum kaldım..

Sizce noldu? Devamı yarın.

Bu şarkıyı da dinleyin. Çok güzel oluyor. Neyse çok konuştum. Bir sonraki bölüm de görüşürüz..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 26, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

sadece aşk 2 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin