AŞK TESADÜFLERİ SEVER

199 5 0
                                    

"Bella hadi uyan gitmeni her ne kadar istemesemde bugün gerçek evine yani İngiltere'ye gidiceksin bu senin tercihin tabi gitmek zorunda değilsin..."

Noluyo amk saldırı yapıyorlar... ve tabikii bu Ece'nin sesiydi -,-

"Tamam Ece ya biliyorum ama artık burda zorlanıyorum ve evimi ailemi özledim" dedim ve hemen banyoya gittikten sonra aşağı indim Ece'nin o masum hüzünlü bakışlarıyla karsilasana kadar gayet iyiydim

"Eceee yapma böyle hem sık sık buraya gelicem seni sürekli aricam"

"Ama yani napimm sen burdaki tek arkadasimdin neyse ya sorun değil mutlu olmanı istiyorum" dedi ve yatağıma öpücük kondurarak masaya oturdu.

***

Gitme vakti gelmişti ayrilmak çok zor olsada uçağa tek başıma yani beni Turkiye'de hiç yalnız birakmamis arkadaşım olmadan bindim ve aglamamak için dudagimi ısırıyordum uçak yerden yükseldiği an göz yaşlarımı özgür bıraktım ama herşeyin güzel olacağını biliyodum yana inanmaya çalışıyordum.

Bütün yol ya kitap okudum ya müzik dinledim ya da uyudum derken sonunda gelmiştik gerçek evime kavuşmuştum ama annemide babamida kaç kez aramama rahmen cevap gelmemişti ben de çaresiz eve doğru yol aldım.

***

Kapıyı çaldım ama açan olmadı yan taraftan gelen bir kadına annemlerin nerde olduğunu sordum işte kendi hayatıma ilk adımımı attığım ve dünyamın tam anlamıyla yıkıldığı o kelimelerle karşılaştım " Haberiniz yok mu? Ryder çifti geçen hafta bur kaza sonucu hayatlarını kaybettiler" İşte o an yikilmistim ve anladım ki şu hayatta o kadar yalnızım ki bu bana söylicek bir akrabam dahi yokmuş... Hiç bir şey söylemeden öyle yürüyordum ta ki bir bebek (taş ya da meteor bir erkek) karşıma çıkıp bana "İyi misin?" diye sorana kadar... Çok tatlı bisiydi ama ben o an onu bile görücek durumda değildim en sonunda beni yavaşça sarstı. En sonunda kendime geldim ve "Aa şey evet" diyerey yalancı gülümsememi suratima takindim. "Emin misin? Pek iyi görünmüyosun. İstersen benim eve gel en azından bi su icersin" dedi ve şu an tek başıma aç ve susuz yaşayabileceğim gamzesiyle gülümseyerek bana baktı. Sonucta tanimadigim biriydi bu yüzden evine gidemezdim. Lanet olası mimiklerim yine duygularımı belli etmiş olucak ki adını bilmediğim bebek gülümsedi ve "Merak etme büyükannemle yaşıyorum çok tatlı biridir" dedi. Bende caresiz kabul ettim ve yola koyulduk.

***

Ev gercekten aşırı büyüktü. Büyükanneside çok tatlı bir kadındı.  Morelim yavaş yavaş düzeliyodu. Birden yukarıdan bi sarışın bebeğin daha indiğini gördüm.  Bu Luke'nin (tabikide adını öğrendim) abisiymiş adı da Peter mis gerçi aralarında bir yaş var ama...Çocuk daha doğrusu Peter meteor bombası hayatında ilk kez kız görmüş gibi yanıma geldi ve o da gamzeli gulumsemesiyle " Merhaba ben Peter adin ve numaran ne?" diye sırıttı bende zoraki bir gülümsemeyle "Merhaba bende Bella" dedim ve numarami her önüme gelene vermememe rahmen ona verdim.

***

Herşey gayet hoş gidiyordu morelim azda olsa düzelmişti. Susamıstım ve mutfağa su içmeye gittim derken Peter yanıma içeri geldi ve anlamadığım şekilde üzerime gelmeye başladı yüzündeki piç gülüşünden dolayı korkuyordum...

***

Gerçekten de korkuyordum. (Biliyorum çok tatlı ama beni korkutmaya başlamıştı) Tam kaçicaktim ki lanet olası masanın köşesi bacagima çarptı. O sırada Peter da kolumdan tutup beni kavradi ve tekrar o beni baştan çıkaran piç smile yüzüne takindi ve beni duvara yasladı. Noluyo amk. Gozlerimi kapatıp ordan kaçmaya odaklanmıştım ki dudaklarını bogazimda hissettim kurtulmaya çalışıyordum ama bileklerimden tutup duvara yasladigindan dolayi bisey yapamiyordum. Dudakları yavaş yavaş yukarı çıkıyordu tam dudaklarimla birleştiği anda penisine bir tekme attım ve o yerde kivranirken direk ordan kaçtım. Luke dışarda beni görünce endiselendi ve noldu diye sordu ona gitmem gerektiğini söyledim ve direk evden çıkıp gece 12 de karanlık sokakta yürümeye başladım...

Luke arıyodu cevap vermedim 3-4 kez üst üstte arayinca açmak zorunda kaldım. 

"Bella nerdesin? Neden gittin? Hoşuna gitmeyen bişey mi yaptım? " (Ah be Luke neden bu kadar tatlısin ki) cevap olarak 

"Gitmek zorundaydim şuan buyukannemdeyim merak etme iyiyim" dedim. çocuk tatlı olmak yanında zeki olunca hemen

"Yalan soylemiyosun dimi? Yoksa Peter mı rahatsız etti o etti dimi ya LANET OLSUN İŞTE BU YÜZDEN HİÇ KIZ ARKADASIM YOK!" dedi.

Icimden evet o pic yüzünden yoksa senle ilgisi yok bebeğim desemde dışım zittini söyledi

"Hayır canim abin gayet şeker biri (bu doğruydu) hem iyiyim dedim ya buyukannemdeyim sorun yok yani" dedim ama nasıl bir zeka kardeşim

"Buyukannen evde araba yarışı filan düzenliyo galiba çünkü araba sesleri öyle söylüyoda nerdesin Bella seni almaya geliyorum" dedi. Tekrar o eve gitmek istemediğim için telefonu yüzüne kapattım ve yürümeye devam ettim. Giydigim şort ve askılı yüzünden götüm başım her yanim donsada yürümeye devam ettim.

Saatin kaç olduğundan habersiz yürümeye devam ederken köşede bi kaç eşkiyanın içtiğini ve bana bakıp birşeyler konuştuklarini gördüm. Hızlı adımlarla ordan uzaklasirken onlarda hızlı adımlarla bana yaklasiyorlardi laf atıp yanıma doğru geldiler ve ellemeye başladılar 5 kisiydiler ve benim kacmami tam anlamıyla engellemislerdi tam umudu kesmek üzereyken aynı Alacakaranlıkta ki gibi bir araba hızla yanasti ve ani bir frenle yanımızda durdu içinden biri çıktı yüzünü karanlıktan göremiyordum ve eşkiyalari kaslı kolariyla döverek uzaklaştırdı. Daha sonra yanima gelip hızla kolumdan sertce çekip arabaya bindirdiginde anladım bu (tabi ki ) Luke den başkası değildi.  

"Napiyosun ya kolum acıdı"

"Tek düşündüğün bu mu BELLA? Ne işin var burda birilerinin sana buralarinin nasil yerler olduğunu anlatması lazım.  İlk günden kendini öldürtücek misin sen?"

"Peki ya bu kadar soru sormaya devam edicek misin sen?" Gerçektende çok soru soruyordu. 

Uff yine o eve gidiyordum işte ölümüm o evde gerceklesmezse iyi...

Eve varmistik Peter evde yoktu (zaten onu görmeye hiç razı değildim) Buyukannede tatile gitmiş Tanrım napicam ben. Bu da yetmez ya odam Peter in odasının yanında. (ben hala neden yaşıyorum ki) Artik başka birşey düşünmeden direk odama çıktım ve uyumak üzere yatağıma yattım daha doğrusu uyumaya çalışmak üzere çünkü bu kadar olaydan sonra pek uyuyabilecegimi düşünmüyordum. İngiltere de ilk günüm böyle geçmişti bi ara Türkiye ye dönmeyi düşündüm ama buraya Ece ye kendi ayaklarım üzerinde durabilecegimi kanıtlamak için gelmiştim ve bunu yapicaktim. (Ah evet bir de başa çıkması zor bir inatçılığa sahibim)

Sabah gürültüyle uyandım. Aşağı bakmak için inmek üzereyken aklıma dün Luke'nin söylediği geldi bugün arkadaşlarını sabah kahvaltisina çağıracaktı. Hiç inmeye meraklı değildim yatıp uyucaktim ki Luke geldi ve kapımı çalıp "Bella uyandin mı? Hadi aşağı gel seni arkadaşlarımla tanistiricam" dedi ve gitti. Uyumak istesemde kalktım ve üzerime hemen göbeği açık bir tişört ve yırtık model kot şortumu geçirip sarı saçlarımı darmadağın bıraktım ve hemen aşağı indim. Bütün kafalar bana dönmüştü özelliklede Peter ve o an anladım ki burda yaşayan bütün erkeklerde ilk defa kız görmüş hali vardı. Luke sevgilisiymisim gibi beni belimden tuttu kendine çekti ve 

"Evet arkadaşlar bu size bahsettiğim Bella" dedi ve erkeklere göz kirpti. Bugünün gerçekten ama gerçekten güzel olacağına inanmistim takiii karşımda oturanlardan birinin İngiltere deki eski sevgilim Zack olduğunu görene kadar. Tanrım ne şimdi bu?..

AŞK TESADÜFLERİ SEVERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin