YAZGI

hmmm ok !!

Yine o aptal düğünlerden birindeydim işte.Annemin kuzeninin düğünü olduğu için gelmek zorundaydım.

Tek yaptığım oturup somurtmaktı.

Benim aksime Zerrin yani kuzenim tabiri yerindeyse ortalığa ışık saçıyordu.Aptal ışık demetleri ! Kuzenim neden bu kadar güzel olmak zorundaydı ki .

19 yaşındaydı ve bir erkeği etkilemesi için ona hafifçe gülümsemesi yeterdi.Siyah saçlarının aksine bembeyaz teni,koyu kahve gözleri ve mükemmel fiziği vardı.

Ha birde hayran bırakan giyim tarzına ve zengin kötü kız özgüvenine sahipti.

Zengin ve kötü bir kız değildi ama öyle kızların özgüvenine sahipti işte.

Ama nedendir bilinmez onu kıskanmıyordum.Sadece düğün yada özel günlerde böyle görünce biraz sinir oluyordum o kadar.

Tamamm! belki de birazdan fazladır.

Gözlerimi kuzenimden ayırıp,düğün salonundaki büyük avizeye diktim.Akraba olmamıza rağmen kuzenimle çok zıttık.

Belkide bu yüzden bu kadar iyi anlaşıyorduk.

Ben kahverengi saçlara ve kahverengi gözlere sahibim.Saçlarımla gözlerimin renkleri birbirine çok yakındır. Hatta aynı renkte olduğunu söyleyenler bile var.

Buğday bir tene ve ortalama bir boya sahibim

.Çirkin değilim hatta güzel olduğumu söylerler ama tabiki de kuzenim gibi saf güzelliğe sahip değilim.

Kuzenimin aksine her ortamda coşamam, konuşmaktan çok dinlemeyi ve gözlemlemeyi severim

ama ne hikmetse arkadaş ortamında kafayı yiyiyorum ve bambaşka Dilara oluyorum.

Derin bir çekip avizeyi incelemeye başladım.

Neden düğünlerde hep aynı tür avizeler olmak zorundaydı ki!

çok fazla düğüne katıldığımdan değil ama can sıkıntısına düğünlerde avizeleri incelediğim için bir zaman sonra hepsi birbirine benziyordu.

OFFFF! halay başlamıştı ve birazdan annemle Nazan teyzem kalk sen de oyna diye kafamın etini yiyecekler

.Zerrin , Nazan teyzemin kızı olduğundan annem benim de Zerrin gibi olmamı ister.

Bu halay muhabbetinden kurtulmak için tuvaleti aramaya başladım.

Planım halay mümkünse düğün bitene kadar tuvalette kalmaktı.

Eğer annemler beni ararsa karnımın ağrıdığını söylerdim zaten her stres yaptığımda ağrırdı kerata.

Biraz ilerdeki merdivenden üstkata çıkılıyordu .

Orda ne olduğunu bilmiyordum ama büyük ihtimalle tuvalet vardır diye merdivene doğru ilerledim ama bir sorun vardı.

Kuzenimle bir adam -yüzünü göremiyorum ama fiziği süper yani - merdivenin yanında aptalca gülüşüyorlardı.

Zerrin beni görürse yapışır bırakmaz ve peşinden sürüklerdi.

Tam vazgeçip dönecekken kuzenim adamın yanından ayrıldı ama tabiki adamda kuzenimin peşine takıldı.

Onlar gidince hızlı adımlarla merdive doğru gittim.Sonra yerdeki şeker dikkatimi çekti.Kısa günün karı diyip çaktırmadan şekeri yerden alıp üstkata çıktım

.Şekeri ağzıma atıp çöpünü cebime tıkıştırdım.

Bugün annem ne kadar elbise giymemi istesede ben siyah tayt üstüne önü kısa arkası uzun yeşil bluz giymiştim.Allahtan bluzum şıktı yoksa annem hayatta beni düğüne getirmezdi.

Uzun cool yazan kolyemi ve tabiki yüzüklerimi takmıştım.Nerdeyse her parmağımda bir yüzük vardı. Yüzüklerimi çok severim ve her yere giderken mutlaka takardım.

Ben tuvaleti ararken ayağım halıya takıldı ve düştüm.Lanet olsun ! ben ve benim sakarlıklarım! kalkmaya çalışığım derken duvardaki çerçevelerden birine tutumdum tam kalkmak üzereydimki çerceve yere düştü ve kırıldı.

Çİfte lanet olsun !! çok ses çıkarmış olmalıyım ki görüş alanımın en sonundaki odadan bir adam çıktı.

Sanıım ben daha kalkma pozisyonundayken 5 dk falan bakıştık. Birşeyler demem gerkiyordu ama ne diyeceğini bilemiyordum çünkü adamın elinde bir bıçak vardı ve siktir bıçak kanla kaplıydı.

Aklıma gelen en akıllıca şey kaçmaktı.( diğerleri beni öldürmemesi için yalvarmak, bayılmak salya sümük ağlamak ve en saçması düşürdüğüm çerçeveyi alıp kafasına geçirmekti )

Tabiki ben ne yaptım seksi ajan kadınlara olan hayranlığımla çerçeveyi aldığım gibi adamın kafasına geçirdim.

derin bir nefes aldım adam bayılmıştı ve benim annemlere haber vermem gerekiyordu.

Arkama dönemeden bir el saçımı tutup beni duvara yapıştırdı - aslında resmen duvarla bütünleştim ama neyse - acıyla yüzümü buruşturdum. lanet olsun nefesim kesilmişti .

g

özlerim kararıyordu ve bayılmak üzereydim birden adımın elini çekmesiyle rahat bir nefes aldım .

hayır bi dakika başka bir adam -ama bu yakışıklı sanırım- beni boğan öküzü dövüyordu.Sağlam bir yumruktan sonra beni boğan havan oğlu hayvanı arkadan yakışıklı tipi olan adam bayıltmıştı.

Ayağı ile son bir telme attıktan sonra bana döndü.Bir dakka bu kuzenimin peşine takılan yavşak değil miydi.

Ben daha şaşkınlığımı atamadan

''kus '' dedi.

ne ! kusmak mı hayatımda kusmaktan korktuğum kadar banyodayken elektriklerin gitmesinden kormuyorum .

ama hala şaşkınlığını atamamış ben yakışıklı birine en çok söylemek istediğim şeyi söyledim

'' hmmm ok ! ''