Babamın öldüğünü duyunca içimden ölmek gelmişti. Deli gibi ağlıyordum. Babamın naaşına sarılıp ağlamıştım. Ağlarken belimden bir kolun dolandığını hissettim. Bulanık gören gözlerle kim olduğuna baktım. Bana sarılan Mete'ydi. "Üzülme" diye seslendi. O bana sarıldığında biraz olsun acımı unutuyordum. Çünkü onu seviyordum. Yüzsüz gibi cenazeye Çiğdem ile Koray gelmişti. Üzerine atlamak üzereyken Mete elimden tuttu. O an vazgeçtim. Yüzsüz Çiğdem güya gözyaşı döküyordu. O ağladıkça benim acım öfkeye dönüşüyordu.