Yarın 26 Kasım, doğum günüm. Bu hikayeyi de bilerek bugün yayımlamak istedim. Ama doğum günümde burda olmayacağım için bugün yayımlıyorum.Tahmin etmesi zor değil, yine drama. Umarım beğenirsiniz.
*medya: kolaj bana ait
-M
~
Heyecanlıydı. Fazlasıyla. Henüz bunun birazdan gerçekleşeceğine tam olarak inanamamıştı ama bu olacaktı. Kendini bir yıl boyunca buna hazırlamamış mıydı zaten? Neden kalbi bu kadar hızlı atıyordu ki?
Derin bir nefes aldı ve gözlerini kırpıştırdı. Karşısındaki kamerayı alıp video kaydetmek için gereken hazırlıkları yaptı.
Zayn arkasına yaslanıp sevdiği çocuğa baktı. İstemsizce gülümsedi. Kumral oğlan fazlasıyla güzeldi.
Tekrar karşısında sabitledikten sonra kameraya bakarak burukça gülümsedi.
"Merhaba," dedi kısık sesiyle. "ben Louis."
Kaçırdığı gözlerini kameraya bakmak için zorladı ve gülümsemeye çalışarak konuştu.
Zayn onda bir sorun olduğunu fark etmişti. Zaten mavi olan gözleri önceki gibi parlamıyordu. Evet, gülümsüyordu. Ama gözleriyle değil, sadece sahte bir tebessüm vardı kumral çocuğun dudaklarında.
"Uhm, ben... aslında ben hiç de iyi d-değilim."
Kalp atışları daha hızlı atmaya başladı. Yutkunamıyordu.
Esmer, onun kötü olduğunu anlayabiliyordu. Sesinin titrediğini fark etmişti. Sürekli gözlerini kaçırması da onu endişelendiren şeyler arasındaydı.
"Ve i-intihar etmeye karar verdim."
"Ne? Sikeyim, ne?!"
Esmer büyüyen gözleriyle bilgisayara bakakaldı. Her şey donmuş gibiydi. Nefes alamadı. Elini kalbine götürürken ağrıyı tekrar hissetti.
"İntihar... bu uzun süredir planladığım bir şeydi. Ciddi değildim ama artık olması gerektiğine eminim. Her neyse."
"Bu videoyu kaydetmemin nedeni, ben gittikten sonra polislerle uğraşmamanız. Hiçbirinizi suçlamalarını istemiyorum. Şey, neyse. Aslında pek konuşmak istemiyorum ama içimde tuttuğum şeyleri bilmenizi de istiyorum."
Dolu olan gözleri, ıslaklık nedeniyle parlayan kumral genç, söyleyeceklerini düşünürken birkaç kez öksürdü.
Kaba olmayı istemiyordu. Şu an olduğundan daha da kibar davranmaya çalışıyordu.
Esmer onun bu tavrını anlıyordu. Ağlamamak için zor durduğunu fark edebiliyordu. Ama o, Louis kadar güçlü olamamış, ağlıyordu.
Gülümsedi ve konuşmasına devam ederken titreyen sesini kontrol altında tutmaya çalıştı.
"Beni bulduğu her fırsatta Zayn'e rezil eden Liam, senden nefret ediyorum. Havalı kız arkadaşlarınla beni aşağıladığınız için onlardan da nefret ediyorum."
Derin bir nefes alıp gözlerini kırpıştırdı. Kendine hatırlattı; kaba olma, onları suçluluk ile yalnız bırakacaksın.
"Niall ve Harry, aslında sizden nefret etmiyorum. Sadece duygusal bir dönemde olduğum için fazla abarttığımın farkındayım ve... bunun için üzgünüm. Beni bıraktığınızda kırılmıştım. Üstelik birlikteyken hakkımda konuştuğunuzu duydum. İki yüzlü biri olduğumu söylediğiniz için size kızmıyorum tabii ki. Haklısınız, ben de kendimi sevmiyorum. Sadece düşündüklerinizi bana da söyleyebilirdiniz. Uhm, neyse. Kaydı uzun tutup kimseyi sıkmak istemiyorum."
YOU ARE READING
I Hate You •louis
Short StoryEğer yaşamınızı sonlandıracak olsaydınız bir intihar notu bırakır mıydınız? Ya da kaset doldurup daha havalı bir şey mi yapardınız? Louis bir video çekmişti. Hiç kimsenin fark edemediği gözlerindeki boşluğu, hareketlerindeki mantıksızlığı ve aslınd...