Galaxy

BÖLÜM 1 'Galaxy'e hoşgeldin'

Fakülteden çıkarken 'işte başlıyoruz' diye söylendi Yixing. Aslında söylenmesi yersizdi. Çünkü ailesi ona yeteri kadar harçlık gönderdiği halde, çalışmayı isteyen kendisiydi. Ama Yixing, bu parayı zorluk içinde gönderdiklerini bilirdi ve onlara daha fazla yük olmak istemedi.

Çıkışa doğru yürümeye devam ederken, biri omuzlarına kollarını doladı. Kim olduğunu biliyordu. Elbette bilecekti, ona bu kadar yakın olan bir kişi vardı.

''Myeonie'' dedi. Ve o güzel gülümsemesini arkadaşına sundu.

''Xingxing beni beklemeden mi gidecektin?'' Yixing onu beklemeyi unutmuştu. Bugün 'yeni işinden' dolayı kafası çok karışıktı.

''Ha-hayır. En iyi arkadaşımı nasıl unuturum? Sadece seni beklerken volta atıyordum''. Joonmyun buna inanmadı. Yalan söylediğini anlayacak kadar iyi tanırdı arkadaşını. Ama hepsi işi yüzünden diye düşündü ve ''tabiii'' diyerek geçiştirdi.

Yixing, arkadaşı konuyu uzatmadığı için sevindi. Ve kollarını ona doladı. Durağa doğru yürümeye başladılar. Birden karnı guruldadı Yixing'in. Joonmyun gülümseyerek ''Bende çok acıktım. Bugünkü menü güzel değildi. O yüzden yemek yiyemedim''dedi.

Yixing'de bu yüzden yiyememişti. Ne çok ortak yönümüz var diye düşündü ve sırıtmaya başladı.

''Neyse ki Baek okuldan erken döndü. Bugün onun yemek sırası. Umarım jajangmyun yapmıştır''. dedi ve elleriyle karnını sıvazladı.

Joonmyun ''Şuan kurt gibi açım. O yüzden ramen bile olsa yerim '' dedi ve iki arkadaş gülerek yürümeye başladı.

Yixing, Joonmyun ile çok iyi anlaşırdı. Dostlukları ilköğretime dayanırdı. Boylarının yakın olmasından dolayı öğretmenleri, onları yan yana oturmuştu. O gün bugündür hiç ayrılmadılar. Sanki kader birlikte olmalarını istiyormuş gibi ikiside aynı üniversiteyi kazanmıştı. Baekhyun'la da üniversitede tanıştılar. Kiranın fazla olmasından dolayı bir ev arkadaşına daha ihtiyaçları vardı. Ve bu ev arkadaşı Baek 'den başkası değildi.

Arkadaşlıkları fazla uzun zamandır olmasada, Yixing Baek'i çok severdi. Bazen fazla utangaç, bazense fazlaca arsız olabiliyordu. Onun bu dengesizliklerini seviyordu. 'renksiz hayatıma renk katan biri' derdi onun için hep. Ta ki bugüne dek..

Okulu gündüz programı olduğu için ancak akşamları çalışabilirdi. Bu yüzden okullarına yakın bir barda, barmenlik yapacaktı. Bugün ilk iş günü. Oldukça heyecanlı ve korkuyordu. Gün boyunca 'umarım iyi geçer.. umarım' diyerek dua etmişti.

Eve vardıklarında Yixing'in  gitmesine 2 saat kalmıştı. Aceleyle duş alıp, üzerini değiştirdi. Yixing duştayken, Joonmyun Baek'e sofra için yardım etti.

Yixing merdivenlerden inerken burnuna gelen nefis kokuyla ''jajangmyun'' diye neşeyle çığırdı. Baek ve Joonmyun sofrayı kurmakla meşgullerdi ve kendi aralarında gelecek vizeler hakkında konuşuyorlardı. Yixing masaya oturdu ve hızlıca yemeğe başladı. Baek ve Joonmyun onun bu haline güldüler.

Baek ''Yah! Yixing boğulacaksın.'' dedi.

''Ahh! ilk günden işe geç kalmak istemiyorum'' papi gözleriyle Baek'e bakmaya başladı. Baek nefesini tuttu. Yixing hakkında dayanamadığı 3 şey vardı.

1. Gülümsemesi,

2. Gülümsediğinde oluşan o mükemmel çukuru 'gamzesi',

3. Aegyosu. Ve Yixing şuan 3 numaralı taktiği üzerinde deniyordu. Ne zamandır nefesini tutuyordu bilmiyordu. 3 saniye mi? Ona bir ömür gibi gelmişti. Kafasını sağa sola salladı ve yemeğine odaklandı. Odaklanmak mümkünmüş gibi..