2

1.3K 82 96
                                    

"Hayır, acil bir durum oldu ve şuan gelemeyeceğim diyorum ya gerizekalı?"

"Ne oldu diye sordum ben de işte?!" diye çıkıştı Lay.

"Gelip görmek isteyebilirsiniz, böyle anlatılacak birşey değ- KYUNGSOO HAYIR! Ahh! Buraya gelin Lay, kapatmam gerek!" dedim ve cevap vermesine izin vermeden kapattım.

"Sana dur demiştim, değil mi?" dedim kasıklarıma düşüp, canımı acıtan kediciğe.

"Üzgünüm, lütfen sinirlenme..." dedi alt dudağını sarkıtıp, kulaklarını yatırarak.

Gülümsemeden edemedim.

"Pekala, gel buraya." dedim onu kucağıma düzgünce yerleştirerek.

Kucağımda biraz havalandı ve kuyruğunu düzeltip, tekrar oturdu.

"Ne söyleyeceksin sen bana?" dedi yüzünü dikkatle benimkine yaklaştırırken.

Geriye doğru çekildim ve onun enerjik hareketlerini durdurmak için belinden tuttum.

"Şimdi arkadaşlarım gelecek ve muhtemelen delirdiklerini veya bir şaka olduğunu düşünecekler. O süre boyunca uslu bir kedicik olmanı istiyorum senden. Anlaştık mı?"

Burnunu kırıştırdı.

"Ben hep uslu bir kediciğim." dedi ve elinin üzerini yaladı. 

Kıkırdadım ve onu kucağımdan kaldırıp, koltuğa oturttum. Üzerine bir şeyler giydirmeliydim çünkü hala kalçaları çıplaktı. 

Odama ilerlerken koltuğa bıraktığım Kyungsoo da zıplayarak kalktı.

"Ben de..." diye fısıldarken merdivenlerde bana yetişmeye çalıştı.

Çekmeceden bir iç çamaşırı aldım ve yine çekmeceyi karıştırarak makas buldum.

İç çamaşırının arka kısmında minik bir delik açtığımda arkamdan, boynuma sürtünen kuyrukla irkildim.

"Yah! Elimde makas var!" dedim sinirli sesimi kullanarak.

Elleriyle gözlerini kapatmıştı.

"Üzgünüm... Teşekkür ederim." dedi şirince.

Otoritemi korumak için gülümsediğimi fark ettirmedim ve iç çamaşırını ona verdi.

"Al, giy bunu." dedim ona uzatarak.

"Mhhh sen yap lütfen, ben yapamıyorum ki..." dedi bana yaklaşarak.

Gözlerimi devirdim ve eğildim.

Beyaz çamaşırı ayaklarından geçirdim ve ayağa kalkıp, çektim.

Kuyruğunu delikten geçirmek için tutmaya çalıştığımda sürekli kaçırıp durdu.

"Ne yapmaya çalışıyosun?" dedim kuyruğa tekrar uzanırken. 

"Onu çekmeyeceksin değil mi?"

Kıkırdadım ve kuyruğu tuttum. 

Tedirgin olan kediciği yatıştırmak için tüylü kuyruğu okşayarak delikten geçirdim ve çamaşırı düzelttim.

"Gördün mü? Kuyruğunu çekmeyecek veya yemeyeceğim. Poponu kapattık ama hoplayıp zıplarsan düşer bu bol oldu çünkü." dedim elimi enseme atarak.

Eşofmanlarım ona olmazdı o yüzden bir şey giydirmedim.

"Üşüyor musun?" dedim elimi bacağına atarak. Biraz soğuklardı.

"I-ıhm, üşümüyorum hiç." dedi kuyruğuyla oynarken.

Kapı zilini duyduğumda hızla aşağı adımladım.

KittySooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin