FARKINDA DEĞİLDİ HİÇ KİMSE...
Farkında değildi hiç kimse olacakların , ben gibi sen gibi...
Ve diğerleri insanlığın kendi sonunu getirdiğini bilmiyorlardı bilenler de , bir sır gibi gizliyordu bunu.
Belki de ilk kez ben açık yüreklilikle anlatıcaktım olacakları...
Bu kadar bela gelirken üst üste sizcede tuhaf değil mi ?
Kime sorsan iyi insan Yalan söylemeyen adam , bayan...
Peki kimdi bu kötü insanlar o zaman ?
Sen değilsin ben değilim o değil şu değil onlar değil iyide peki kim bu yalancılar.
Oysa söylediklerim hiçte uzun uzasıya düşünülmesi gereken şeyler de değil...
Sadece anlattıklarım düşünülmeyenler.
Anlatıcaklarım bilinmeyenler değil aslında , düşünülmeyenler.
Nedensizce yazdım , kimsenin düşünmeye dahi tenezzül etmediği gerçekleri...
Olur ya belki birkaç kişi okurda bulur kendi yolunu , kimseye özenmeden , bu sefer kelimelerim süslü püslü özenilmiş şekilde de değil çünkü her okuyan anlasın istedim bu sefer.
Elinde bir elma varsa , gözün armutta olmasın aklına elması dahi olmayan gelsin , gerekirse gözün dolsun bunları düşünürken.
Korkma kimse yadırgamaz seni.
Mesela benim en iyi dostum kitaplar kalemler ve yazdıklarım.
Çünkü onlar bilir konuşamadığımda sustuğumda dilime batan cam kırıklarını.
Çünkü onlar bilir , göz yaşlarımın düştüğü elmacıklarımı nasıl yaktığını...
Bende onları bilirim , ama yazar olmamdan kaynaklı değil sende bilebilirsin bir kitabın sana zarar veremiyeceğini.
Ben hiç görmedim kitap okumaktan ölen bir insan.
Oysa şimdi çocukların elinde dahi bir akıllı telefon erken yaşta almışlar sokakta oynamak yerine , telefonda oynuyor ve bu oyunları gerçek sanıp tabiatta deniyor.
Genç yaşında radyasyona maruz kalıyor.
Ama farkında değiller büyükler , benim zamanımda ödüldü akıllı telefonlar , bir başarının takdir sebebiydi , bir nevi motivasyondu.
Lakin şimdi her çocuğun gencin elinde var bir tane.
İlerde her şeyi olan çocuklar kimseye saygı duymaz , ilerde kendi başarısı dahi tatmin etmemeye başlar. Mutluluğu başkasının mutsuzluğu olur , baba parası yemeyi hüner sanır.
Devamı malum ne karşı cinsin ona neden onun karşı cinse saygısı kalır.
Para yiyici kısım hariç onların kendine saygısı bu , ama o yoldaysan bilmelisin ki o insanın gözünde cinsel objeden başka bir şey değilsin , ve buna kendin izin veriyorsun farkında değilsin.
Peki büyüyüp anne olunca , senin ayaklarının altı cennet olmayı hak etmiş mi olacak sence ?
O çocuğa hiç çekinmeden gocunmadan diyebilicek misin CENNET ANNELERİN AYAKLARI ALTINDA OLDUĞUNU ? Sorarım sana. El vicdan , el edep yahu.
Dönün bir bakın nereye gidiyoruz insanlık olarak?
İnsanlar o kadar küçülmüş ki artık ufuktan dahi gözükmüyor simsiyah.
Bu bataklıktan kurtulun ey insanoğlu
Hatayı kabullenmek elbette önemlidir ama , hatayı kabullenip bir şey yapmamak bir anlam ifade eder mi hiç? Sorarım sana...
Düşün ki bir araban var gıcır gıcır , arabayı duvara vuruyorsun hava yastığı seni kurtarıyor , hatanın farkındasın duvara vurduğunun ama ikinci arabanda da aynısını yapıyorsun , sonra şu cümleyi kuruyorsun "OLSUN CANIM , ÖLMEDİM YA YENİ BİR ARABA ALIRIM."
Tamam ölmedin evet ama bir gün o hava yastığı açılmazsa ne olacak ? Hep şansın yaver gidecek değil ya bir gün tutukluk yapacak ve açılmayacak , gel güzel arkadaşım hatanın farkındayken o hatadan vazgeç.
Elbette kıyamet kopacak ama , yinede sen hatandan vazgeçmelisin en azından hatanın farkındasın vesselam.
Daha fazla vurma arabanı duvara , belki bu senin son şansındır.
Belki bir daha arabanı duvara dahi vuracak zamanı bulamayacaksın , belki zamanın bitecek tövbe edecek iki el bir dil bulamayacaksın...
Bu yüzden bir düşün yaradılış sebebini , benlikten vazgeç önce sonra zaten hafiflediğini hissedeceksin , öyle hafifleyeceksin ki , yağ gibi diğer insanların üstüne çıkacaksın...
Ama benlikten vazgeçtin ya bununla övünmeyeceksin,...
Belki söylediklerim boş gelecek sana , peki ya bunu Allah bana senin için yazdırmışsa sen oku da feyz al diye yazdırdıysa ne olacak?
Gel bu şansıda tepme hayat her zaman , her insana ikinci şansı tanımıyor, vazgeç yaptınlarından tövbe et , içini pişmanlık ateşinin yakmasına izin verki öteki ateşten uzak bulunasın.
Bu dünyada ki ateşleri göz yaşların dahi söndürür ey kardeşim , ama ama ya öbür kısım ne olucak.
Bırak dökülmek istiyorsa dökülsün göz yaşların ,
Demişler ya erkekler ağlamaz en çok benlikten vazgeçen insanlar ağlar. Çünkü onların beni beğensinler diye karakterlerinden asla ödün vermezler.
Beni Allah sevse , benden razı olsa yeter diye düşünür onlar...
Ki onların gerçekten de kimselere ihtiyaçları yoktur. Velhasıl kelamın özü , benlikten vazgeçip şu yaşanılmaz dünyamızı daha iyi bir konuma getirmemiz. Okuduğunuz için teşekkür ederim , umarım mesaj çok geç olmadan umulduğu yere ulaşır , ulaşmıştır...
a