#22

99 15 1
                                    


 Okula yeni bir rehber öğretmeni gelmişti. Gülşen hoca , Kısa saçlı kısa boylu minyon çok sevecen biriydi. Dışarıdan İngiliz kraliyet ailesinden geliyormuş gibi gözüküyordu. Garip bir enerjisi vardı. Bir gün beni odasına çağırdı. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Bir eliyle kahveyi yudumlayıp diğer elinde kitap tutuyordu. Gözlerini bana çevirip

- Kahve içer misin ? diye sordu. Ben nezaketen hayır anlamında kafamı salladım.

- Nasılsın , nasıl gidiyor hayat ?

+ Güzel dedim.

- Yeni tanıştığımız için sohbet etmemen normal. Seni neden çağırdığımı merak ediyorsun büyük ihtimalle. Okul elbise yardımı yapıyor. dedi. Ayağa kalkıp karşıdaki dolabı açtı. ' 3 tane mont kalmış. Hangisini beğenirsen al. dedi

 O an hazine bulmuş kadar sevinmiştim. Böyle bir fırsat çıkmasaydı yine eşofman üstüyle kışı geçirirdim. Sınıftakiler ' üzerine yapıştı, ameliyatla alacağız üstünden ' diye dalga geçmezdi artık. Mavi montu denedim biraz büyüktü , olsun seneye de giyerim diye düşünüp.

- Bu montu alabilir miyim ? diye sordum.

+Tabi , Aysel hocan seni çok övdü. Çok zeki olduğunu söyledi.

- Pek sayılmaz Taktir alamıyorum.

+ Karnideki notlar zeka göstergesi değildir. Her öğretmen bir değil, iyisi olduğu kadar

kötüsü de var.

- Çok haklısınız hocam. Tarih Hocası elinde iddia kuponuyla geziyor sürekli , derste anlatmıyor.

+Böyle insanlar öğretmenliğin adını lekeliyor. Baban ne iş yapıyor ?

- İnşaat da çalışıyor. Usta sayılır. Şuan yurt dışında çalışıyor.

+ Zor bir hayat. Size daha iyi bakabilmek için evinden , devletinden uzakta çalışıyor. Peki bu

yaşananlar seni üzüyor mu yoksa daha çok kamçılıyor mu ?

- Nasıl yani

+İnsan hayalleriyle yaşar. Şu anki yaşlarınız hayatınızı belirleyen zamanlar. Fakat öğrencilerde genelde gördüğüm şey , alaycı bir şekilde yaşıyorlar. Her zaman hayatın bu şekilde gideceğini sanıyorlar. Okul bitince nasıl bir hata yaptıklarını anlıyorlar. Fakat zamanı kimse geri döndüremiyor. Dedi

Gülşen hocanın sesi o kadar tok ve kendinden emin diki kendini dinlettiriyordu. Normalde kimse ögüt dinlemeyi sevmez. Tabiki bende , fakat Gülşen hocanın öğütleri farklıydı. Gözlerimin içine bakıp konuşmaya devam etti. 

Kötü KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin