HanKer
Hande Merve ve Efecan’la olan çekimini bitirip eve gelir ama Kerem’i evde bulamaz.. Oysa ki onun seti biteli çok olmuştur.. Önce aramayı düşünür ama sonra vazgeçer.. Salona geçip oturur, biraz sonra sıkılıp eline tabletini alır ve fanlarının yorumlarına bakar.. Gülümseyerek yorumları okurken o an etkileşimine düşen bir tweet dikkatini çeker
‘Handeeee bu yalan dimi? Lütfen yalan de.. Biz YağKer istemiyoruz! HanKer istiyoruz.. Lütfen bir açıklama yap’ yazıyordur tabi birde resim vardır, hande resmi açınca gözleri kocaman olur
Hande: Oha! ‘der anlık şokla.. O sırada evin kapısı açılır ve kerem içeri girer
Kerem: Güzelim geldin mi? (salona gelir) Hande? Neden cevap vermiyorsun? Handee! ‘diye bağır.. Hande bir kerem’e bir tablete bakar şaşkın bir surat ifadesi ile
Kerem: Hande iyi misin sen?
Hande: Hıhı iyiyim! Çok iyiyim hem de
Kerem: Emin misin? ‘der kaşını kaldırarak
Hande: Gel şuna bir bak da anla emin miyim, değil miyim!
Kerem: Ne ki o? ‘der ve hande’nin yanına gelir.. Hande tableti kerem’in üstüne atıp koltukta kalkar.. Kerem önce hande’ye ardından tablete bakar..
Hande: Ne oldu, sustun kaldın? Ne kadar güzel çıkmışsınız dimi? Senin kolun yağmur’un omzunda, elin eli senin belinde, süpersiniz gerçekten!
Kerem: H-hande bak açıklayabilirim
Hande: Neyini açıklayacaksın ha neyini? Bende aptal gibi ‘setim biran önce bitse de sevgilimin yanına gitsem’ diye düşünüyorum.. Meğer sevgilim rol arkadaşıi ahh pardon! Yeni sevgilisi ile sarmaş dolaş avm ler de gezintiye çıkmış!
Kerem: Hande saçmalama! Ne yenisi? Ne sevgilisi?!
Hande: Bana bağırma!
Kerem: Sende bağırttırma o zaman! Aptal bir resme mi inanıyorsun bana sormak yerine?!
Hande: Tamam soruyorum.. Neden öyle sarmaş dolay (derin bir nefes alır) gezdiniz? Ha açıkla hadi!
Kerem: Çünkü yağmur bileğini burktu.. Yürüyemeyince bende kolumu omzuna atıp yardımcı oldum
Hande: (alayla güler) Oda kolunu beline mi sardı? Güldürme beni kerem! Biraz zorlasan daha iyi bir yalan bulabilirsin bence!
Kerem: N-ne yalanı hande? Olanı söylüyorum!
Hande: Tamam kerem uzatmayalım.. Ben yarın sabah Göl yazıya gidiyorum zaten biliyorsun.. Aslında başta gitmek istemiyorum ama şuan bunun ne kadar iyi bir kara olduğunu anladım!
Kerem: Hande saçmalama! Bak tamam gideceksin ama böyle küs mü gideceksin? Üstelik ortada bişey yokken?
Hande: Ortada? Bişey? Yokken? ‘der gülerek
Kerem: Hande kendine gel artık!
Hande: Ben kendimdeyim kerem! Ya bıktım tamam mı! Yağmur’un sürekli senin yanında olmasından, ser fırsatta sana yapışmasından bıktım! Sevgili olduğumuzu bile, bile sürekli senin yanında geziyor! Seninde bu durumda hiç şikâyetçi değilsin maşallah!
Kerem: N-ne!
Hande: Ne, yalan mı? Yağmur ne zaman senin yanına gelip resim çekilse yüzün gülüyor, sarılıyorsun filan!
Kerem: Hande o benim arkadaşım.. Merve gibi, Nilay gibi arkadaş.. Anladın mı?! O kadar!
Hande: Ben anlayacağımı anladım kerem, hem de çok iyi anladım.. Sen yorma kendini! ‘der ve yukarı çıkıp eşyalarını toplar.. Ardından merdivenlerden inip kapıya doğru gider;
