Agni - Berat Demirci

Agni - Bölüm 26

Ormanlar dışarıdaki hafif rüzgarla yapraklarını sallıyordu.Birbirleriye olan uyumları etrafta olan varlıkların sanki bir dans izliyormuş gibi hissetmesine neden oluyordu.Amy ve Gargol Alicenin gösterdiği tarafa hızlı fakat gizli bir şekilde ilerlemeye başladılar.Oldukça sessiz aynı zamanda hızlı olan ikilinin tecrübeli olduğu her hallerinden belliydi.Bir süre daha ilerledikten sonra 4 metre büyüklüğünde gri bir kayanın etrafında toplandılar ve konuşmaya başladılar.

"Alice hedefe ne kadar kaldı"

Amy Alice doğru ciddi bir bakışla sormuştu.Bulundukları yerin bölge kısmı hala Dağ Kılıç Tarikatının bölgesiydi.Aldıkları haberden sonra hemen geldikleri için aynı zamanda 5 km uzun bir mesefe olmadığından dolayı kaçmaları kolay kolay mümkün değildi.

Allice başını kaldırdı ve siyah uzun saçları omzuna döküldü.Beyaz yüzünü ortaya çıkardı ve konuşmaya başladı.

"Bulunduğumuz bölgeden 500 metre kuzeyde hemen ağaçların arkasındalar"

Alicenin söylediklerinden sonra Gargol Baltasını çıkardı ve kafasını salladı.Amy de aynı şekilde elinde tuttuğu kılıcı sıkı bir şekilde tutmayı başladı.Büyücüler uzun mesafe savaşçılarıydı.Eğer karşılarına yanlış bir şekilde uzun mesafeden çıkarlarsa durum tamamiyle değişebilirdi.Bu nedenle dikkatli olmayı düşündüler.Amy ve Gargol Alicenin beklemesini söyledikten sonra kahverengi ağaçların arasından yavaş yavaş süzülmeye başladılar.Adımlarına oldukça dikkat ediyor ve ses çıkarmamaya özen gösteriyorlardı.

Bir süre daha sinsi ilerledikten sonra Amy ve Gargol birbirlerine bakmışlardı.Hedeflerini görmüşlerdi.Bir tanesi genç 16 17 yaşlarında siyah saçları ve siyah kıyafetiyle tehlikeli gözüken biri.Diğeri ise 30 yaşlarında kırmızımsı renklere sahip kıyafetiyle daha tecrübeli gözüken biriydi.Gargol ve Amy tekrar birbirlerine baktılar ve hazır bir pozisyona geçtiler.Arada 100 metre vardı eğer saldırılarının başarılı olmasını istiyorlar ise en azından 50 metrelik bir alana girmeleri gerekliydi.

Amy ve Gargol tecrübeli olduklarından dolayı bakışlar ile anlaşabiliyorlardı.Bu nedenle ikiside ne yapacağını bilerek öncekinden daha da sessiz bir şekilde ilerlemeye devam ettiler.

-

Agni etrafı incelemeye devam ediyordu.Ormanların ve toprağın kokusunu içine çekerek oldukça kendini rahat hissediyordu.Güneş henüz tam olarak kendini gözlerden gizlememiş ve kırmızı ışıklarını Agninin yüzüne vuruyordu.Normal bir şekilde ilerleyen Agni bir anda endişe içine kapıldı ve durduk yere bağırdı.

"Vieltre Düşman !!!"

Agninin bağırmasıyla birlikte sağ taraflarında bulunan çalılıklardan bir baltalı vahşi bir adam bir de sarışın güzel bir kız çıktı elinde ise iğne kılıcı vardı.Vieltre Agnisinin kendisini uyarmasıyla hemen Agniyi omzundan sıkıca kavradı ve etrafında sarı bir enerjiyle beraber direk olarak 200 metre kuzeye doğru hızlı bir şekilde atıldı.

-

"Nasıl olur saldıracağımızı nereden bilebilir ?"

Gargol oldukça sinirlenmişti.Süpriz saldırıları gördükleri siyah saçlı genç tarafından garip ve açıklanamaz bir şekilde ifşa edilmişti.Fakat Amy Gargol a doğru döndü ve konuştuktan sonra takip etmesini söyledi.

"Büyücülerden birinin araştırmacı veya Scout Doğal yeteneği olabilir çabuk takip edelim"

Amy nin konuşmasıyla beraber direk olarak Vieltrenin bulunduğu açık alana doğru gitmeye başladılar.

Vieltre agniyi bıraktıktan sonra hemen ateş toplarını aktif hale getirdi ve Agniye bakış attı.

Agni Vieltrenin konuşmasına gerek kalmadan direk olarak ne yapacağını biliyordu.Bu savaşa hazırlan demekti.Agni etrafında duman gibi bir enerji topladı ve 6 tane ok oluşturduktan sonra aynı zamanda vücüdünü boşluk enerjisiyle kapladı.Bununla kalmayıp direk olarak oluşturabildiği kadar Boşluk Gözleri (Agninin araştırmak için kullandığı güç) oluşturdu ve bunları kendilerine saldırının geldiği bölgeye doğru yolladı.Kısa bir süre sonra hedefler belirmişti.Vieltre kendilerine saldıran kişileri biraz daha dikkatli incelediğinde Adamın henüz 13.5 Sınırını geçmemiş bir Phsic Savaşçısı olduğunu anlamıştı.Bu nedenle Agniye doğru arkasını dönmeden konuştu.

"Adamla sen savaş kızı bana bırak"

Agni konuşmadan kafasını salladı ve adama doğru gitmeye başladı.Gargol ve Amy birbirlerine baktıktan sonra doğruca atıldılar ve büyücülerin büyülerini kullanmasına fırsat vermeden işini bitirmek istediler.

Gargol Agninin 10 metre kadar yakınına gelmişti ki kendisine doğru aşırı derece hızlı gelen sivrimsi bir cisim olduğunu farketti.Bir anlık zaman kendisi için durdu ve 50 cm önünde duman gibi bir okun kendisine geldiğini gördü.Fakat Gargol tecrübeli olduğu için son anda olsada sağa doğru kafasını eğerek oktan kaçmıştı.Sonrasında Agniye doğru çirkin bir surat ifadesiyle baktı.

"Bu çocuk boş değil dikkatli olmalıyım"

Diye düşünmüştü.

O sırada Agni ise "İlk defa bir canlı Boşluk Okumdan kaçıyor" diye düşünmüştü.Gargol baltasını tekrar sıkı bir şekilde tuttu ve düz bir şekilde baltasını salladığı sırada bağırdı.

"Dev Baltası Dalgası"

Gargolun bağırmasından sarı bir ışık Gargelin vücüdündan Baltaya doğru aktı ve sallama tamamlandığında hızlı bir şekilde Agniye doğru gitmeye başladı.Agni olabildiğince soğukkanlılığını korudu ve kaçmasının mümkün olmadığını bildiğinden dolayı yapabildiği kadar boşluk enerjisini avuç içlerinde topladı ve bunları direk olarak gelen sarımsı enerjinin önüne koydu.

"Powfff"

Yıkım sesine benzer bir sesten sonra dumanlar ortaya çıktı.Dumanlar kaybolduğunda ise Agni 3 metre geriye doğru gitmişti.Hafif bir şekilde burnu kanıyordu fakat bunun dışında kötü bir yara almaktan kurtulmuştu.

Gargol Agninin pek yara almadığını gördüğünde yüzü oldukça çirkinleşmişti.Ne yapabileceğini bilmiyordu.Fakat sonrasında aklına tekrar tekrar saldırmanın iyi bir fikir olduğu gelmişti.Bu nedenle baltasını bu sefer yan bir şekilde salladı ve bu sefer bağırmadan aynı şekide sarı enerji ortaya çıktı ve Agninin bulunduğu yere hızlı bir şekilde gitmeye başladı.Agni bu sefer saldırının geleceğinden haberdera olduğundan dolayı direk olarak kendini 5 metre sağa attı ve sarı enerjiyi attlatı.Sarı enerji Agniden sonra 10 metre kadar ilerledikten sonra ortadan kayboldu.Bu sefer Agni adama doğru baktı ve önceden oluşturduğu 5 oku doğruca adama doğru yolladı.Okların gidiş şekli karışık bir şekildeydi.Bu okları engellemenin oldukça zor olmasını sağlıyordu.

Gargol kendisine doğru gelen dumansı oklara doğru bakıyordu.İlk gelen oku kıl payı atlamıştı.Tekrar yapabilirmiyim diye düşündüğü sırada oklardan biri daha bir şeyler farkedemen sol bacağından girip bir delik açmıştı.Acının sonradan gelmesiyle Gargol bir anda çığlık atmıştı.

"Ahhhhhhhhhhh"

Gargolun çığlığıyla beraber etrafta olan kuşlar bir anda ağaçlardan doğruca gökyüzüne uçmaya başlamışlardı.Gargol çığlıktan sonra kendine geldiğinde etrafına bakmaya başlamıştı fakat nedense Genci göremiyordu.Sonrasında ise kulağında şeytanın sesine benzer bir fısıldama duydu.

"Savaşta düşmanından gözünü ayırmaman gerekir"

Agni sessiz bir şekilde konuştuktan sonra uzun adamın sırtına doğru atladı ve boyut enerjisi ile kaplanmış sağ kolunu adamın boynuna doğru salladı ve sanki yağ kesermiş gibi Gargolun kafası yere düştü.

Agni cesede doğru baktı ve kafasını onaylar bir şekilde salladıktan sonra adamı araştırmadan önce Vieltrenin savaşını izlemeye gitti.