DÜĞÜM

Her şeyin başlangıcı

Gözlerimi açıp acıyla inledim. Birgün de bu evde rahat uyanamıyacakmıydım ben. Annemin beni cimcikleyerek uyandırmasından sonra ne olduğunu anlamaya çalışdım. Annemin "İki saattir sana sesleniyorum, duymuyor musun?" deyip söylenmesine aldırmadan yatağımdan kalkıp banyoya gittim ve elimi yüzümü yıkadım. Aşağıya indiğimde babamı gazete okurken gördüm. Yanına gidip yanağına küçük bir öpücük kondurdum. Gülümseyerek " Günaydın" dedi bende aynı şekilde karşılık verdim. O sırada yukarıdan bana seslenen annemi duydum." Doğaaa,telefonun çalıyor." Hemen yukarıya çıktım ve kimin aradığına bakmadan telefonu açtım. İlk önce ses gelmedi. Ben de kimin aradığına baktım. Ekranda "koca yürekli pandam" yazıyordu. Selin'in bana şaka yaptığını anladım. Tam telefonu kapatıcakken bir ses geldi "Tamam tamam kapatma, bugün. kütüphaneye gidicek miyiz?" "Gideriz, hatta yarım saate çıkarım. Sadece ikimiz olucaz dimi?" "Hayır seni biriyle tanıştırıcam." "Çok merak ediyorum bu sefer hangi salak." diye karşılık verdim ve kapattım.

    Kahvaltımı yaptıktan sonra üstümü giyinip çıktım. Babamdan arabanın anahtarını almıştım çünkü hiç yürümek veya otobüse binmek istemiyordum. Kütüphaneye vardığımda Selin'i gördüm. Yanında onunla aynı yaşlarda biri çocuk vardı. Ve  gerçekten çok yakışıklıydı ama baya egolu bir havası vardı. Onları selamladım ve " Hadi girelim" dedim. Kartları orada çalışan kadına gösterip içeri girdik. Boş bir yer bulup oturduk ve kitapları çıkardık. Üniversite sınavları gerçekten çok sinir bozucu oluyor. Gelen bir ses sayesinde düşüncelerim dağıldı. Selin'in telefonu çalıyordu. Telefonu açtı ve bir on saniye sonra 'hemen geliyorum' deyip kapattı. Bize açıklama yapmadan gitti. Ve biz baş başa kaldık. Harika, bu egolu çocukla yalnız kaldım. Ahh, ne kadarda klişe. Sonra çocuğu incelemeye başladım. Uzun kumral saçları ve süper gözleri vardı.  Bir ela renkteki göz bu kadar muhteşem olmamalıydı. Çocuk kaslıydı hem de baya. Sanırım düzenli olarak spor salonuna giden tüm kızların hayran olduğu zengin züppe bir çocuktu. Acaba Selin ile nereden tanışıyordu? "Beni kesmeyi bırakırmısın?" demesiyle şok olmam bir oldu." Seni kesmiyordum. Sadece Selin' i nereden tanıyor olabileceğini düşünüyorum. Ha birde ne kadar zengin züppe durduğunu. "Canım benim, sen o tatlı kafanı bunlarla yorma ve dersine bak." Hahh haspam.

Yaklaşık bir saat sonra kitaplarımı toplamaya başladım. Benimle beraber oda topladı. İşim bittiğinde çıkışa doğru yöneliyordum ama bir şey beni durdurdu. Arkama döndüğümde o çocuğun kolumu tuttuğunu gördüm. Tam bağırıcaktım ki açıklama yaptı." Sakin ol. Sadece seni eve bırakabilirim diyecektim." " Saol arabam var." Çocuğun daha ismini bile bilmiyordum ona güvenecek değilim.  Arabam olmasa bile gitmezdim onunla.