Röportajcı, İngilizce: BTS'nin lideri olmak nasıl bir şey?
Namjoon, İngilizce: Eh...
Namjoon: *Yoongi ve Hoseok'u dolabın içinde öpüşürken yakaladığı sabahı, Taehyung'un köpeğini sevmekle meşgulken hangi fotoğrafı paylaştığını fark etmeyip neredeyse Jungkook ve Jimin'in çıplak fotoğraflarını göndereceğini, Jin'in o günkü kahvaltıda kendi şakalarına gülerken ağzındaki yemeği püskürttüğünü hatırlar*
Diğer BTS üyeleri: *endişeyle terler*
Menajer, kamera arkasında: *dik dik bakar* *endişeyle terler*
Namjoon: *endişeyle terler* *rahatsızca kahkaha atar*
Röportajcı: Ee?
Namjoon: Fena değil, sanırım.