Şubat dizisi bittikten sonra arkadaşlarım yeni şeylere yönelmemi söylüyorlardı. Yeni bir dizi başlayacakmış. Güneşi Beklerken diye senaryosunu okudum. İlk önce istemedim çünkü çok klasik bir hikayesi vardı. Ama denemeye değer diye düşündüm. Hemen bir kot ve üstüne bir bluz giyip çıktım. KanalD'nin önüne geldim. Daha önceden konuştuğum -selamlaştığım- biri daha bekliyordu.'Aa Kerem sen de mi buradaydın?' 'Hande?' 'Evet, sen de mi rol için geldin?' 'Imm evvet.' 'Ben de gel birlikte gidelim.' Kerem de abartısız giyinmişti. Biraz çekingendi. Zaten telaffuzu pek iyi değildi ama çok tatlıydı. Onun için endişelenmiştim aksandan dolayı rolü kaybedebilir diye. İçeri girdiğimizde Altan Dönmez 'Handeee' dedi. 'Tam senden bahsediyordum nasıl iyi oyuncu olduğundan hadi gel iki senaryodan bir kesit göster zaten Zeynep rolü senin ama' gururlanmıştım. Islatmalı sahneyi oynamıştım. Çok beğendiler. 'Rolü kaptın aferinn.' 'Teşekkür ederim:)' sırıtmıştım. Kerem'e sanş dilemiştim. Ama içimden bir ses onu beklemem gerektiğini söyledi. Oturdum beklemeye başladım. O da gülerek çıktı. 'Noldu aldın mı rolü?' 'Evveett, Hande çok mutluyum.' derken sarılmıştı bana. 'Tebrik ederim:)' 'Aksanımdan dolayı senaryoda biraz değişiklik oldu. Amerikadan gelmişim gibi olacak rolümde' 'Senin adına sevindim' dedim. Gözlerinin içi gülüyordu. Biraz tedirgin bir şekilde 'İstersen bir şeyler yiyelim ben acıktım da' 'Tabi Kerem nereye gidelim?' arabasında doğru yürüdük. Onun yanındayken garip bir duygu oluyordu. Ama tam bir anlam veremiyordum. 'Geldik' dedi arabanın kapısını açtı ve ben indim. İçeri girdik yemek sipariş ettik yemeği beklerken 'Türkiye'yi sevdin mi?' 'Evet insanları çok sıcak, yardımsever.' 'Evet biraz öyle' derken gülüştük. Yemeğimiz geldi yavaş yiyordum ki bitirip hemen gitmeyelim diye. En sonunda bitirmiştik. 'Kalkalım mı?' dedi Kerem. 'Tabi' dedim. Yine arabanın kapısını açtı bindim, beni evime bırakmak istedi. Yeri tarif ettim. Evimin önün geldiğimde 'Teşekkür ederim, Kerem.' 'Rica ederim.' kapıyı açıp indiğimde arkama dönüp kafamı eğip hoşçakal dedim. Eve gittiğimde kapıyı kapattım. Hemen kapıya yaslanıp gülümsedim. Ahh Kerem, harika gülüşlü insan. Senaryo çekilmeye ne zaman başlar diye düşünmeye başlarken telefonuma mail geldi. Açıp okuduğumda ''Güneşi Beklerken seti haftaya başlıyor'' o kadar mutlu olmuştum ki haftaya tekrar görüşecektik. Kendime kızım ne yapıyorsun sen? Kaç yaşında insansın ne bu çocuk gibi sevinmeler düşünmeler oturaklı olmalıyım. dedim. Zaman geçmek bilmiyordu. Arkadaşlarımla vakit geçirip ağır tempoya başlamadan önce eğlendim. Ve bir hafta sonunda geçmişti. O gün gülerek kalktım. Saçımı güzelce topladım ve yine spor giyindim zaten oradaki makyözler beni hazırlardı. Arabamla setin olduğu yere gitmiştim. Ve Kerem kapının orada bekliyordu. Sakin ol Hande sakin ol sen profesyonelsin. diye hatırlattım kendime. Gülümseyerek selam verip yanından geçtim. Arkama döndüğümde Kerem'in yüzünün düştüğünü gördüm. Bu haline içimden güldüm. Altan Hoca çekimle ilgili küçük şeyler anlattı ve çekimler başlamıştı. Tüm oyuncularla daha tanışamamıştım. Tanıştıklarımla da hemen kaynaşmış ortama uyum sağlamıştım. Ancak benim ilk çekimim Gölyazı denen bir yerde olduğu için set arkadaşlarıyla gölyazıya gitmiştik. Küçük bir sahne çekip tekrar İstanbul'a dönmüştük.İşte asıl şimdi başlıyor. Altan Hoca Kerem'i çağırdı. Gözlerimle onları izliyordum. Keremle olan sahnem olacaktı. Onları ıslatmam gerekiyormuş. Kerem'e 'Şimdiden özür dilerim' 'Yok sorun değil, gerçekten' elimle bir teması olmuştu. Ben ifademi bozmadan ona bakmaya devam ettim. Ta ki bir kızın ince tınısı bozana kadar. 'Kereeeem' 'Efendim Yağmur?' 'Altan Hoca çağırdı tekrar' Kerem Altan Hocaya doğru yürürken arkasından baktım. Keremin Yağmur diye seslendiği kız elini uzatmış ''Selam ben Yağmur.' 'Ben de Hande tanıştığıma memnun oldum' dedim zoraki bir tebessümle. Sıcakkanlı birine benziyordu ama benim ona kanım ısınmamıştı. Belki Keremle o anı bozduğu içindir diye düşündüm. Ve Kerem'i ıslatacağım sahne başlamak üzereydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak Elma
FanfictionSenaristlerden gizli, hayranların tüm çabalarına rağmen açıklanamayan bir aşk. Kaos ta kendisi. Yakışıklı ve güzel insanlar. Birbirlerini deli gibi severken uzaklar. Sizce aşk mı kazanacak? Handenin ve Keremin ağzından dinleyeceksiniz olayları. Ben...