BÖLÜM-1

32 2 0
                                    

BÖLÜM-1 

 Saat sabahın 6'sı, yatağımın üzerinde kulaklarımı kapatarak oturuyorum. Ah evet, yine annem ve babam kavga ediyor. Dayanmak gerçekten zor. Her seferinde bu kavga sesleriyle uyanmak zorunda mıyım? Bir ihtimal susarlar diye bekledim. Susmadılar. Bu kadarı fazla. Sinirle yatağımdan fırladım ve yanlarına indim. "Anne, baba yeter! Artık bu kavgalarınızı duymak istemiyorum." dedim ve ağlamaya başladım. Koşarak odama çıktım ve kapıyı kilitledim. Kafamı yorganın içine soktum ve uyumaya çalıştım. Birkaç kıpırdanmadan sonra uykuya daldım. 

 Sabah kapının sesiyle uyandım. Koşarak aşağıya indim ve kapıyı açtım. Karşımda şişman bir postacı duruyordu. "Buyrun ne vardı?" dedim. "Merhaba küçük hanım. Evde aile büyüğünüz yok mu?" dedi şişman adam. "Hayır, üzgünüm çalışıyorlar." dedim. "O zaman bu zarfı size bırakayım. Şurayı imzalar mısınız ?" dedi gülümseyerek. İmzaladım ve hemen gelen zarfı açtım. Elimdeki kağıdı okuduğumda, yere çöküp hıçkırarak ağlamaya başladım. Bu kağıt onların ayrılacaklarına dair bir belgeydi. Evet, kavga ediyorlardı ama ayrılacaklarını hiç düşünmemiştim. Onları tekrar birleştirebilmek için ne yapabilirdim? 

 Akşama kadar bunu düşündüm ve aklıma sadece tek bir fikir geliyordu. Ben evden kaçacaktım, onlar da birlik olup beni arayacaklardı. Böylece onlar barıştıktan sonra geri dönecektim ve eskisi gibi mutlu bir aile olacaktık. 

 Çantamın içine birkaç giysi ve yiyecek koyarak dışarıya çıktım. Yanımda bir pansiyona yetecek kadar para var ama bu beni ne kadar idare edebilir bilmiyorum. 

 Tüm gün bütçeme uygun bir pansiyon aradım. Sonunda az da olsa bana uygun bir pansiyon buldum. Buranın eski bir yer olduğu her halinden belliydi. Ama burada kalmaya mecburum. Odama gittim. Burası bir yatak ve bir kanepenin anca sığabileceği küçük bir odaydı. Sanki oda yıllardır temizlenmiyordu; tozlu ve havasızdı. Pencereleri açıp yatağıma oturdum. Biraz uzandıktan sonra canım sıkıldı ve binayı dolaşmaya çıktım. Koridorlar yırtık duvar kağıtlarıyla kaplıydı. Tıpkı odam gibi her yer pis ve havasızdı. Koridorda ilerlerken bir odadan çığlık sesleri geldiğini duydum. Ne olduğunu anlamak için oraya gittim. Sessizce kapı aralığından içeriye baktım. Pansiyonun sahibi bir kadını bağırarak dövüyordu. Korkarak odama kaçtım. Hemen yatağıma yatıp uydum. 

 Uyanınca korkarak pansiyon sahibi Fuat Beyin yanına gittim. Mecburdum. Yeteri kadar paramın olmadığını, birkaç gün ücretsiz olarak burada kalıp kalamayacağımı sordum. Bana sonra ödemek şartıyla izin verdi.

 Birkaç gün geçmişti ve ben hala para bulamamıştım. Tam nasıl para bulacağımı düşünürken kapım yumruklanmaya başladı. Gelenin kim olduğunu tahmin etmek hiç de zor değildi. Kapıyı açtığımda bir el aniden boğazıma yapıştı.   

   

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 19, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÜMÜŞ BARDAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin