BİRİCİK OKURLARIM. YENİ KİTABIMI İNŞALLAH BEĞENİRSİNİZ. SİZLERİ SEVİYORUM VE DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUM.
Yatağından hızlıca kalkan Afra hemen yanında duran masadan telefonunu almıştı. Bu gün staj yerleri belli olacaktı. Telefonunu açtığında 12 cevapsız arama 27 mesaj olduğunu görünce ne olduğunu az da olsa anlamıştı. Ya meraklı Yağmurdu yada Annesi. Aramalara baktığı zaman düşündüğü olmuştu. Annesi ve en yakın arkadaşı Yağmur. İlk önce mesajlara baktı ve sonuçların açıklandığını öğrendi. Hemen e okula girip kendi sonuçlarına baktı. Heyecanlıydı. Çünkü bu staj parası onu bu cehennem den kurtaracaktı. Sonuçları gördüğünde sevinçten ne yapacağını şaşırmıştı. Yatağında hopluyor, zıplıyor dememi bekliyorsunuz dimi. Ama öyle bir şey olmadı tabi ki. Ne 12 cevapsız araması vardı nede 27 tane mesajı. Ne arayanı vardı ne soranı.
Yatakta doğruldu ve staj sonuçlarına baktı. Pekte iyi olmayan bir yerdi fakat evden uzak bir yer olması Afra'yı mutlu etmeye yetmişti. Yavaşça kafasını yan duvara çevirdi ve hayalinin resmini gördü. Baku. Tek hayali Anneannesi ve büyük abisinin yanına gitmekti. Bu cehenneme daha fazla katlanamazdı. Yine düşüncelere dalmış giderken.
-Afra kalk yemek hazır.
Afra dan 5 yaş küçük olmasına rağmen Afra ya ismiyle sesleniyordu. Alışmıştı artık hızlı adımlarla yatağından kalktı ve dünden hazırladığı kıyafetlerini giyindi. Bu gün de okula gidecekti ve yarın ilk staj gününü yapacaktı. Aşağı indiğinde Aileye benzemeye çalışan 3 nefretli göz vardı.
Hergün bu kadınla yüz yüze gelmek Afrayı mahvediyordu. Annesi ölsün diye elinden gelen her şeyi yapmıştı.Ve sonunda amacına ulaştı. Afranın annesi bu kadın yüzünden ölmüştü. Kadın babasının iş elemanıydı. Kafayı Afranın babasına takmıştı. O gün bu gündür Afra o kadından nefret ediyordu. Babası her şeyi bilmesine rağmen gerçeklerden korkuyordu.
-Afra otur kızım kahvaltını yap.
Afra babasının suratına baktı sadece. Yine aynı hiç eksilmeyen öfke ve nefretle. Babası üstüne gitmiyordu. Onu kaybetmekten korkuyordu. Tam kapıyı açmış çıkarken babası Afra'nın kolunu tuttu.Ve bir miktar para uzattı. Afra güldü.
-Senin parana ihtiyacım yok sen al o parayı sevgiline ver.
-Afra yapma kızım okula aç gidiyorsun. Bari bir şeyler ye.
Babasının zavallı yüz ifadesinde acımak istemese bile içten içe kahroluyordu. Babasını dinlemedi ve arkasını döndü.
-Peki tamam bir şey demiyorum. Ama bu gün Psikolog randevun var unutma kızım.
-Tamam biliyorum.
Sesi yine titriyordu. Yine içten içe ölüyordu babasının durumuna.
-Unutma seni seviyorum kızım..
Afra merdivenlerden inerken fazla dayanamayan gözleri çoktan kendini salmıştı. Sırtında çanta koşmaya başladı. Ağlayarak. Yine aynı acıları paylaşarak. Yolun başında yıkık evin yanında olan tarlada durdu ve eğildi. Ağlaması bitmemişti, cebinden çıkardığı sigarasını yaktı ve manzaraya karşı bitirdi sigarasını. Ayağa kalktı saçlarını düzeltti ve çantasından çıkardığı parfümü üstüne boşaltırcasına sıktı. Ve yavaş adımlarla okula doğru yürüdü. Telefonu çaldığında saat 9:48 di. Arayan kişiye baktığında yüzünde ufak bir tebessüm oluşmuştu.
-Efendim başımın belası söyle.
Bu dünyada Afrayı belki de en çok seven kişiydi Yağmur. Birkaç sene içerisinde çok bağlanmıştı ona tek gerçeği Yağmur'du artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyük Patron
RomanceSeviyordu kız. Ne olursa olsun daima onunla birlikte olmak istiyordu. Daima ona ait olmak istiyordu. Kimsenin ne dediği umurunda değildi. Yanına gitti adamın. Adam güldü. Kadın Öldü...