Biz Beşiktaşlıyız. Beşiktaş maçı kazansa da kaybetse de sonuna kadar destekleriz. İyi gün taraftarı değiliz bir kere. Maçı kazanınca 'Sen çok yaşa' kaybedince 'Yönetim İstifa' diye bağırmıyoruz. Her ne olursa olsun 'CANIM SANA FEDA' diyoruz. Beşiktaşlıyız çünkü bize yenilgi koymaz. Yenilgi demişken 20 şubat günü bu acımızı tazeler. O gün çok dua etmiştim daha doğrusu etmiştik. Beşiktaşlı olan olmayan herkes bu günü bekliyordu yense de Türkiye'yi gururlandırsa diyordu. Ama olmadı yapamadık. Hak etmiştik kazanmayı. Ama o gün ne şans bize güldü ne de maç.. O günün ertesi günü okula gittiğimde herkes eliyle '5' yapmıştı. Sormuştum onlara 'Türkiyenin yenilgisi ne kadar hoşunuza gidiyor.' demiştim. Herkes yüzüme bakmıştı. Beşiktaş'ın armasındaki ay ve yıldıza saygısı olmadan dalga geçenler yüzüme bakmışlardı. Sadece yüzüme baktılar. Peki sonra ne oldu? dalga geçmeye devam ettiler neden? çünkü yüzsüzlük tavan.. Onlardan hiçbir zaman Beşiktaş'ı tutmalarını istemedim, istemem de. Ama biraz saygıları varsa desteklerlerdi. O maçtan sonraki fenerbahçe - Beşiktaş maçında yendiğimizde ise sevinmiştik, belki de bayern'in intikamını aldık. Evet sevinmek için sevmedik ama sevindiriyor işte...
YOU ARE READING
Bir Beşiktaşlı'nın Kaleminden
Non-FictionBu kitapta sizlere Beşitaş'ımın asilliğinden tutun şerefliliğine kadar düşündüğüm her şeyi sizlerle paylaşacağım. Gerçek bir Beşiktaşlı'nın nasıl pes etmediğini, Beşiktaş'ın çocuğunun sevgisine dair her şey bu kitapta olacak. Okuyan okumayan herkese...