Ecem'in mutluluk,memnuniyet,şükür bilmediği kusursuz hayatı birden inişli çıkışlı pürüzlerle boşluklarla dolu bir hayata dönüşümü.Babasının prensesi olmaktan çıkıp Kül Kedisine dönmesi, annesinin intihar girişimleri uyuyan güzelin uyanmasına sebep o...
Bölüm:1 Ailem ve Hayatım Yeniden Doğuş Kırıntıları.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sabah uyandım benden 10 adım uzaklıkta ki banyoya giderken sürünüyordum sıcacık ve yumuşacık yatağımı bırakmak çok zordu 'her zamanki gibi' içimden okula sövüyordum adeta okulu kim bulduysa Allah onun belasını versin! sonra birden kahkahalar atarak kendi kendime gülmeye başladım benim gibi derslerinde üstün başarılı birisinin bu sözleri söylediğini duyan bütün hocalar beni kulaklarımdan tavana asardı.
Ah ah ne kadar dertli bir insanım dünyada benden daha büyük sorun yaşayan kimse olamazdı babam artık 14 yaşımı neredeyse bitirmeme rağmen bana hala ' küçük prensesim diyordu ' ve sinir olduğumu söylememe rağmen devam ediyordu. Berbat bir korumacılığı vardı babam Selim Hayat'ın çoğu yere o bırakıyordu ve bu huyundan nefret ediyordum.Uzun boylu yem yeşil gözlü zayıf ve sportif görünen bir babam vardı, Ah ne şanslıyım (!) ağzı biraz büyüktü aşağıya doğru çekik gözleri vardı pürüzsüz yanakları ve küçük kulaklara sahipti aslında dışarıdan birisi olarak bakmaya çalıştığımda tatlı ve sempatik görünüyordu ama içi sizi dışı bizi yakar yani annemi hani biraz babama göre kısa boylu açık bal sarısı gözleri olan incecik beli omzunda karamel rengi saçları olan kusursuz annem birbirlerini fiziksel olarak olmayan eksikliklerini tamamlıyor bütün camia'nın gözlerinin üzerinde olmasını sağlıyorlardı tabii benim de pek hoşnut olduğum söylenemezdi. Annem çok kafa dengi bir insandi ama benim kafa dengim değil ergen çocuklarıyla ergen olmaya çalışan annelerin kafa dengiydi ben bir ergen değildim bana Alper Erözer'in enerji şarkısını söyleyerek asla giremediği ergenliğe girme çabalarını fark ediyordum sözde deli doluydu ama bir ergen asla deli dolu olamazdı ve ben okul ve sosyal alanlar hariç pek deli dolu olduğum söylenemezdi çok dik başlı dururdum evde biraz daha rahat (!) annem Selin Hayat tek kızları ise Nefes Ecem Hayat olarak toplam 3 kişilik bir 'aile' olarak bir konakta yaşıyorduk Antalya da bir sahil semtinde yaşıyorduk Babam Antalya ya her gün 15 dakikalık yol alarak şirkete varıyordu annem de babamla gidip resmen kendisini avutmak için verilen koca şirketin altındaki küçük sayılabilecek bir dükkanda 'moda tasarım' işiyle uğraşıyordu. Bense Dayan Ecem liseye şurada topu topu 4 ay var sınavlar yaklaşıyor kendini onlara ver sonra lisede buradan defolup gideceksin sadece biraz dayan.
Aynaya bakıyordum yeşil mavi karışık bir göz rengim vardı uzun sayılabilecek boyum ve ince kelimesini zorlarsak ince denilen bir belim vardı belime uzanan saçlarım sarı ve pembe balyajla çok havalı duruyordu.
