Çünkü Tek Yön: ÜVEY Abim'di

B-2

İçeri girdiğinde gayet kibardı Tuğba ablaya bile teşekkür etmişti. Onla göz göze gelince ben utandığım için süs deposu yani cici anneme çevirdim. Ay ben bu kadını gördüğümde nasıl midemi tutulan. Sanırım abarttım, o kadar da kötü değil ya. :D. Gözlerimi ön tarafima yani taş cocuga cevirdim. Bana gülümseyerek bakıyordu. Sonra ona gulumseyerek karşılık verdim. Ardından babam gözüme takıldı, sevincli ve heyecanli bir tavirla cici anneme bakiyodu. Ben sunu anlamadim bu kadinda ne bulmustu? Sonra şu tanışma faslina gectik.Taş bebem bana elini uzatip "Ben Emre" dedi.Demek ismi Emre imiş çok tatlı. Ama ben daha cok Oğuz Mete felan bekliyordum. Ama neyse. Bi dakka bi dakka bane o elini mi uzatti. Ay heyecanlandım, bende elini sıkarak "Ben de Ahu memnun oldum." Dedim. Elleri sıcacıktı. Sonra cici annem bana "merhaba kizim ben Seda annen" ne annesi be. "Ben de Ahu" dedim hafif sikici bi sesle.
Sonra babamla Emrecim tanisti. Ne Emrecim i bee. Sonra odaya gectik. Ben kahve yapmaya gittim. Kahve nin malzemelerini cikarip yapmaya koyulacaktim ki omzumda bir el hissetmemle irkildim ben babam zannettim ama yok bu elin sahibi babam deildi. Bu el.. bu el o sıcak ellerin sahibi emre. Arkami dondugumde bana yakın duruyordu. Ben hareket edemezdim cunku arkamda tezgah vardi.
-Cekilsene
-Cık
-Ya cekilsene kahve yapıcam.
Sonra elimden tutup beni bir tur etrafimda döndürdü.
-Hmm begendim, guzel bir fizigin var, güzelsin.
Sırıttı
-Ya sana ne bu seni ilgilendirmez
-Ilgilendirir sus da kahvene dön vır vır vır bi susmadin.
-Sanane be gerizeklali ben daha konuşmaya başlamadım bile sen benim konustugumu duysan geberirdin
-Ay valla mi çok korktum (beni taklit ederek)
-İçeri gitsene sen babam gil gorcek simdi
Babam iceriden 'ahuu hadi kizim iki saat getiremedin kahveyi.'
-Al işte!
-Tamam babacım kahve makinesi bir bozuldu sonra kendine geldi de simdi yapmaya baslıyorum.
-Tamam kızım cabuk ol
-Tamam geliyorum birazdan.
Emre yle konusma:
-Emre ya git içeri hadi bende kahveyi yapayim.
-Tamam fıstık

Sonra yanağımın dudağıma yakın olan yerinden öptü ve göz kırptı sonra da siktir olup gitti.
Of agzimi bozdu ya. Pis gıcık nolcak bu bana böyle hareketleri rahat rahat yapcağını mı saniyor cok gozler elbet elime bir koz gececek iste o zaman ona gösteririm.
Hemen kahveyi yapmaya başladım. Sonra odaya getirdim. Kahveleri vermeye ilk babamdan başladım,  ardından da cici anneciğime verdim. Sıra Emre'ye geldiğinde somurtuk bir yüz ifadesiyle ona vermek için eğildim sırıtıyordu göz devirerek gülmesini bozdum. Ben kahve sevmediğimden kendime yapmadım, orta sehpaya tepsiyi koyup babamın yanındaki kanepeye oturdum. Sanırım şu bay domuzlar ilgili düşüncelerim değişmiş olabilir. Ortamdaki sessizliği babam bozdu. Bize dönerek:
-Ankaşabildiniz mi bakalım.
Emre söze atlayarak
-E daha ben Ahu yu tanımıyorum -O zaman yarın bi cafeye gidin, uyar mı size
-Uyar uyar tabi dimi Ahucum ?
Uff ben bu sapıkla bir yere gitmem! Hemen bir bahane bulmam lazımm, buldumm.
-Babacım biz de yarın arkadaşlarla sınava calisacaktık dışarıda
-O zaman Emre'yi de götür. Hem sana da değişiklik olur dimi Emre?
-Evet evet bana her şekilde uyar.
Dedikten sonra bana hızlı bir göz kırptı ve 'benden kaçış yok' bakışı attı. Uf ta uf bendeki şansın içine tüküreyim.
Babama dönüp gözlerime bir umut bakışı yerleştirdim. Ana yok babam anlar mı böyle bakışlardan falan yok. Yani güzelim bakış boşa gitti.
-Ahucum ben sana numaramı vereyim sen de yarın atarsın gideceğimiz yeri. Hatta ben götütüyim seni olur mu? 
-Yok ben giderim sağol gerek yok!
Dedim sinirle
Sonra aramıza seda hanımefendiciğimizde  katılı verdi.
-Kızım götürsün işte bileyim olmaz hem boş boşuna yorulma.
Sanki ben yürüyerek gitcem de Allah Allah ya neyse bozmadım
-Peki Seda hanım
Hanım ne ya
-Bana anne desen de olur
-Tamam
Emre yanıma yaklaşarak kulağıma:
-En sonunda benim dediğime varırsın böyle
-Gerizekalı pislik aptal manyak salak hayvan domuz-
-Hey sakin ol şampiyon
Göz devirip
-hı çok komiksin
Yerine geçti sonunda.
Babam gil konuşmaya dalmışım.
-Baba ben odama çıkıyorum istediğin bilet varmı?
-Giderken Tuğba'ya söyle sofrayı kurmaya başlasın.
-Tamam
Tuğba Ablaya söyledikten sonra odama çıktım.
Kulaklığımı alıp müzik açtım.
Elime de en sevdiğim kitaplardan birini seçip aldım 'sen 17 yaşımsın' bu kitabı kaç kez bitirdim ama 13-14 yaşlarında okumuştum. Şimdi yeniden okuyorum.
Tam en güzel yerinde, kitaba başlamışken. İçeri Emre daldı.

-Ya çık odamdan bura benim odam. Dingonun ahırı değil.

Beni takmıyor bile odamı süzüyo aynı zamanda ıslık çalıyordu.

-Ya bana bak dedim çık çabukk!

-Odan çok mor değil mi?
-1.'si o mor değil kila, 2.'si sa-na-nee!
-Her neyse işte, sadece fikrimi söyledim.
-Tamam söyleyeceğin buysa ÇIK ODAMDAANN!!
-Tamam ne bağırıyorsun daha sana söyleyeceğim şeyler var..
Sonra yanıma oturdu ve harika tatliş bir bakış attı. Hayır olamaz beni etkiliyor hemde fazlasıyla..
Uf kendine geç ahu tamam kendimdeyim.

Bana yaklaşıp dudağıma baktı. Hayır hayır beni öpmeye çalışıyor bu sapık.
Hemen geriye çekildim ve önüme baktım. Aslında bu zamanda donup kalmak istiyorum ama yapamam. Of Allah'ım yardım et. -Sana aşık oldum anlasana.
-S-saçmalama biz biz kardeşiz!
-Bi daha düşün kardeş mi?
Bunu söylerken bana yaklaşıyoruz.
-Tamam üvey kardeşiz ama asla böyle bişey olamaz!
Söylerken ayağa kalktım.
-Tamam be güzelim bu kadar sinirlenme sadece bir an seni istedim.
-Çıkar mısın artık diyip bir elimi belime bir elimi de işaret parmağımla kapıyı işaret ettim.
-Çıktım bay diyip yanağımdan makas aldı ve  gitti. Yani şu iki parmakla yanağı Arasına alıp sıkıyorlar ya o işte
:p
Ya nasıl nasıl bana aşık olur da öpmeye kalkışır! AA unuttun mu Ahu bu bahsettiğin şahıs sapık sapık.

Evet herkese yeniden merhaba. Kusura bakmayın bölüm geç geldi ama ev hayatım olsun, okul hayatım olsun çok yoğunum bunu parça parça beş günde yazmaya çalıştım biraz kuru oldu ama diğer bölüme güzel bişey yazmaya çalışıcam.
Sizleri seviyorum byy 😍