uğurlu kartopu

238 12 4
                                    

Kış mevsimine bayılıyorum. Her biri birbirinden farklı kar tanelerini oturup saatlerce izleyebilirim. O soğukta bir fincan sıcak çikolata ne kadar da iyi gider, değil mi? Bu mevsimi bana sevdiren şey sadece güzelliği değil aynı zamanda eğlencesi.

''Hadi Britney, kar tanelerini izlemeyi bırak ve buraya gel! Sahanın orada kar topu savaşı yapacağız.''

''Hemen geliyorum.''

Kartopu varsa ben de varım.

Gruplara ayrıldıktan sonra her takımın kartoplarını koruyacağı yerler ve başında duracak kişiler belirlendi. Tanrım etrafta ne kadar çok insan var. Bizimkileri ayırt etmek zor olacak. Övünmek gibi olmasın ama benim olduğum takımın avantajı var çünkü iyi nişancıyımdır. Vakit geldi, başlayalım.

''Hücum!''

''Al sana! ''

''Hayır, hayır geri çekilin''

''Saçmalama cephaneleri bitmek üzere!''

Çocuklar bir yandan kartopu yapmaya de- diyecektim ki yanağıma yediğim kartopu yumuşak karlara oturmamı sağladı. Birden herkes durup yanıma gelmeye başladı. Gelenlerin hepsi arkadaşlarımdı ancak bir tanesi farklıydı. Hayır, bu çocuğu daha önce görmemiştim.

Yaklaşıp yanıma çöktü. Kartopunu atan o olmalıydı. Tam bağırma moduna giriyordum ki o gözleri… Resmen öylece kalakalmıştım. Normalde yeşil olan gözleri karların yanında griye dönüyordu sanki. Şu yüce mevsimle ne kadar uyumluydular.

Sonunda “göz” adını verdikleri o dünyalardan kurtulup sesleri duyabildim. Eldivenlerini çıkardı ve elini kartopunu attığı yanağıma koydu. Kızarmış olmalıydı. Çocuk sürekli özür diliyordu. Yanağımdaki sıcak elini çekti ve:

''Fazla kötü görünmüyor. Kızarıklık inince bir şey kalmaz sanırım. Ah, gerçekten çok üzgünüm.''

''Tamam, sorun değil acımıyor.''

İyi olduğumu anladıklarında etrafımızdaki kalabalık dağılmaya başladı. Bizse öylece duruyorduk.

''Özür dilerim, ben Jack’e atmaya çalışıyordum.''

Üzgünüm, diyerek arkamdaki çocuğu gösterdi. Onlar da bizim gibi bir grup halinde gelmiş olmalıydılar.

''Tamam özür dileyip durma, ben iyiyim'' dedim gülümseyerek. Güldü, ayağa kalktı ve elini uzattı.

''Ben harry. ''Uzattığı elini tutup ayağa kalktım.

''Britney. Brit diyebilirsin.''

''Pekala Brit, birlikte birer fincan sıcak çikolata içmeyi özür olarak kabul eder misin ?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 20, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

uğurlu kartopuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin