Masum?

başlangıç

Sabah inleyerek gözümü açtığımda karanlık bir odadaydım. Neler olmuştu? Tabi ya!! Aklıma gelen görüntülerle ayağa fırladım ve koşarak kapıya vurdum.

2 gün önce

"Hadi Araf bir kere olsun gel" dedi Simay koluma girerek " hiç gençliğini yaşayamıyorsun neden böğlesin buz dağı seni!! "

Simay'ın söğlediklerine hafifçe güldüm. Benden her zaman daha enerjik olurdu ve ben hiç bir zaman onun gibi olamadım olmadım.

Ben Araf SOYSAL

Engin SOYSAL'ın nefret ettiği biricik kardeşiyim. Beni ailemin ölümüyle suçlamış hatta kapı dışarı etmişti. Ben kendi ayaklarımın üstünde durup küçük bir kafede çalışıyordum. Mehmet amca bana oldukça yardım ediyordu.

"Şimdi bunu giy bakalım." suratıma attığı elbiseye baktım. Aman tanrım!! Bu nasıl elbiseydi böğle elime bir bez parçası verseler de yeterdi.

"Hayır Simay ben bunu giyemem." dedim çabucak " bu çok kısa!"

Sadece suratıma bakıp dudaklarını büzdü. Hadi ama bu haliyle beş yaşındaki küçük çocuklara benziyordu.

"Alt tarafı bir bar" dedi makyajını yaparken tanrım bu kız acayip sexsiydi ve ben onun yanında sönük kalıyordum. Bazen onu kıskanmıyor değildim.

"Senin de dediğin gibi Simay alt tarafı basit bir bar? Neden bu kadar dekolte giyiniyoruz ki?" suratımı buruşturarak elimdeki elbiseye baktım. Ben bunu asla giyemezdim ki!!

"Yeni açılan bara gideceğiz tatlım yanı açılış var ve eminim ki yakışıklılar orayı akın edecek!"

Tabi ya şu Simay'ın biricik erkekleri!! ne zaman sevgilisiyle ayrılsa bir gün boyunca depresyonlara girip nutella yer ve ertesi güne başka birini bulurdu. Bu kız tam bir sürtüktü!!

Kırmızı ruju sürdükten sonra saçlarını eliyle tekrar düzeltti ve bana döndü

"Araf!" hızlı adımlarla yanıma geldi " hadi giy daha makyaj yapacaz sana acelemiz var diyorum sen uyuşuk uyuşuk hareklerde bulunuyorsun"

Gözlerimi devirdim ardından üzerimdeki kıyafetleri hızlıca çıkardım. Elbiseye son kez baktım kırmızı olması her ne kadar canımı sıksada askıları bir o kadar hoşuma gitmişti. Elbiseyi hemen üzerime geçirip makyaj masamın önüne oturdum Simay o sırada saçlarımı maşa yaparken bende hafif bir makyaj yapmıştım

"Güzel oldun aşkilotam benim"

Dediği şeyle yüzümü buruşturdum

"Sürtük seni " dedim o daha da sırıtırken ayağa kalktım ve siyah çantamı aldım. Siyah topuklu ayakkabıları giyip Simay'a baktım, onunda hazır olduğunu görünce beraber aşağı indik.

"Ben gelmesem Simay?" denedim şansımı son bir kez.

Gözlerini devirip yanıma geldi ve kolumdan tutup arabaya doğru sürüklediğindd başka şansım olmadığı anladım. Nissan Juke 'nin sürücü koltuğuna yerleştim. Arabayı çalıştırdım ve siteden çıktım. Yanımdaki sürtüğe göz ucuyla bakıp gülümsedim.

"Neye gülüyorsun" dedi kolumu cimciklerken

Acıyla suratımı buruşturdum, kolumu ondan kurtarıp ona dil uzattım. "Sürtük Simay!!"

Bana ciddimisin bakışı attı ve önüne döndü, bende bir şey demedim be yola devam ettim. Bir süre sonra kocaman bir barın önünde durduk.

"Ohaa" dedi Simay bağırarak " burası düşündüğümden daha güzel!"

Arabadan indik ve anahtarları valeye uzatıp içeri geçtik