1 HAFTA SONRA
Neden bitik hissetmem gerekirken çok iyiyim? neden her gün Tao ile birlikte bara gidip çalışıyorum? Çünkü hiç bir omeganın yapamadığını yapıp kendi hayatımı kurmaya karar verdim. Babamı öldürdüğümden beri üzerimdeki alfa hissi gitmişti. Küçüklükten itibaren her omegaya 'bir alfan olmazsa en kısa zamanda ölürsün' derlerdi hiç öyle bir hissiyatım yok. Ama olursa diye düşünmeden duramıyorum.
SABAH 11:00
Tao 'nun beni ısrarla sarsması sonucu kalkmış. Elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyinmiş ardından da bara doğru yola çıkmıştık. Tao son üç gündür onun yanında yatırıyordu zorla muhtemelen kokusunun üzerime sinmesi için. Bara doğru giderken Tao'nun açtığı konu ile en azından kafamdaki düşünceler dağılır diye düşünüdüm
'Sehun sen bekle biraz ben arabayı_...' Ya da taksi tutalım arabayı tamire bıraktım.'
Başımı olur dercesinde salladığımda Tao önümüzden geçen taksiyi el hareketi ile durdurdu. Bu arada barda iki gün kaldıktan sonra Tao beni evine getirdi. Yine karmakarışık beni bulduğu sokak gibi dar,eski,rutubetli,küçük bir mahallede sıradan bir evde yaşıyordu. Eve ilk geldiğimiz gün sık uğramadığını yerdeki iki haftalık çoraptan üç aylık ucu ıssırılmış pizzadan ve evdeki rutubet kokusundan bu sonuçları çıkarabirsiniz.
Taksiye bindiğimizde Tao yeri tarif ettiğinde taksici bana sırıtarak bakmış. Ardından Tao'nun sert bakışları ile karşılaşınca önüne döndü. Tao taksi ara yollardan geçerken sürekli arka tarafa bakıyor ve mesajlaşıyor. Bense dışarıda ki insanları izliyordum. Ara sokakların birinden geçerken yan sokakta gördüğüm manzara ile dondum.
'B---b----b--baba'
YAZAR
Tao başını omegaya çevirdiğinde boş baktığını fark etti. Onu bulduğu günden beri her gün bara birlikte gelip gidiyorlardı. Omega hep mutlu ve huzurluydu ta ki bu günr kadar. Tao omegadan gelen çiftleşme kokusunu ve aurasını hissediyordu. Mührü bozulmuş ama kendi bakire olan 'bu omegayı tüm dünyadan korumalıyım' diye düşünmesine rağmen bunu yapamıyormuş gibi bir his vardı içinde. Omega hala boş bakmaya devam ederken Tao onun başından tutup omzuna yatırdı. Omega hala baba diye mırıldanırken Tao miniğinin saçını öpüp aurasıyla onu rahatlattı. Bir alfa omega yı rahatlatabilir. Hatta uyuşturucu etkisi bile verebilirdi. Omegalar ise sadece mühürlü olduğu alfayı rahatlatabilirdi.
Tao Omeganın rahatladığnı hissederken miniğin uyuduğunu anladı. Ardından taksiciye eve çevirmesini isteyecekken aklına saat geldi. Eğer tekrardan eve dönerse geç kalırdı daha önemlisi kovulurdu. Önemli olan tabi ki Sehun'un huzuru ve sağlığıydı onun için kısa zamanda çok iyi bir arkadaş kardeş bulmuştu kendine. O yüzden korumak istiyordu Sehun'u. Araba barlar sokağına yaklaşırken taksiciye parayı uzatıp taksiden çıktı. Evden çıktıklarından beridir arkalarından takip eden siyah aracı ve içinden çıkan iki iri yarı adamı görmemiş gibi yaparak bara girdi. Barda sadece Soo hyun duruyordu. Tao Sehun'u bulduğu günden beri Soo hyun ve diğer iki çalışana fark ettirmeden Sehun'u arka kapıdan ara sokaktaki cafeye otutturup bekletmişti. Yani onu ve Sehun'u kimse görmemişti. (ya da o öyle sanıyordu) Tao kucağında uykulu bedeni dinlenme odasına götürürken daha işe yeni giren ve hiç konuşmayan Soo hyun ilk defa konuştu.
'Tao sevgilin çok güzelmiş...'Soo Hyun sırıtarak Tao'a bakarken Tao diğer Betada ki kızgın aurayı almış cevap vermeden personel odasına gidip Sehun'u yatırmıştı. Tao üzerine önlüğüne alıp işine dönerken Sehun mışıl mışıl uyuyordu.
12 SAAT SONRA
Tao bitkinlikle aynı zamanda mesai saatini bitirmiş olmanın mutluluğuyla personel odasına ilerledi. Kapıyı açıp gürültülü ortamdan sakin ortama geçerken. Üzerini değiştirip çantasını aldı. Ardından arkasını döndü ama Sehun'un koltukta olmadığını gördü. Eli ayağına dolaşırken
'Sehun ! Sehun!'
Tao tüm odaya tekrar tekrar manyak gibi aradığı halde Sehun yoktu. Barda ki güvenliğe hatta nefret ettiği kapıda duran korumalara bile sorduğu halde kimseden bilgi alamadı hepsi ''bilmiyorum' 'görmedim' tarzı söylemlerle Tao'yu geciktirirken Tao hızla telefondan Suho'u arayıp eve doğru yol aldı.
SEHUNDAN!!!!!!!
Sandalyeye bağlı omega gözlerini açarken hafif yankılı bir şekilde kulağına sesler doldu.
'Evet patron tamam tamam hıhı getiriyorum yarın yola çıkarız okey bak bu konu tartışmaya açık değil Sonuçta o şu anda benim... hem tatlı ve güzel omagaya sahip olmak her alfanın hakkı tamam kapa.'
Sehun karanlıkta gelen sesleri anlamlandırmaya çalışırken. Birden beyaz loş ışık gözlerini delercesine açığa çıktı. Sonra ise karşısına yüzü tanıdık gelen bir adam, Sehun onun kim olduğunu bilmiyordu ama muhtemelen babasının adamlarından biriydi. O şerefsiz adam ''ölürsem eğer ve Sehun'uda satamazsam onu canlı canlı gömün'' adlı vasiyetini bırakmıştı hatta Sehun'un gözünün içine baka baka. Sehun karşısında ona sırıtarak bakan adamı çıkarmaya çalışırken adam konuştu.
'Naber tatlım? ağğh bak seni sandalyeye bağlamak zorunda kaldım. Rahatsız mısın?'
Soo hyun kaşını yukarı kaldırıp. Sevimli iken Sehun'a itici gelmişti. Sehun hayır dercesinde kafasını sallarken Soo hyun tatmin olmuş gibi,
'evet demi tamam hadi seni daha rahat bir yere bağlayalım.'
Soo hyun Sehun'un çırpınmalarını umursamadan onu hafif loş ışıklı odadan çıkarıp mor yataklı bir odaya getirdi ardından Sehun'un ellerini kemerle bağladı. Sehun'un ağzına da top bağlarken Sehun sadece bağırmaya çalışıyordu. Ta ki karşısında pantolonunu çıkaran adamı gördü ve korku ile çığlık atmaya başladı.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Çok mu hızlı ilerliyorum? bilemedim bir içime sindi ama bu arada zirvedeki düşüşü yaşadım afefnıfealks 7 takipçiden 4 mü 3 mü ne oldu ama bu kitap çok beğenildi galiba 2 bölümde hatta bu ve 2 kitabımda daha #girlxgirl de ve #love da sıralamaya girdi. Çoook teşekkür ederim en son 89 du bu arada diğer kitaplarımıda profilimden bakabilirsiniz iyi geceler öpüldünüz!!!
BU ARADA ÇOK HEYECANLIYIM HADİ TAHMİN EDELİM NEDEEEEN???
