multide önemli karakterler ...
KEYİFLİ OKUMALAR...
AFRA
Yine belalı ara sokaklar,yine yağmur,yine karanlık ve yine ben. Gece yarısı kız başıma sokaklarda dolanıyordum. Aslında şöylesi daha doğru olacak. Sokaklarında. Evet. Burası benim. Her kaldırım taşı,her sokak lambası, her duvar yazısıyla bu sokaklar benim. Sadece benim. Buranın kraliçesi benim. Ben kim miyim? Mafya babasının kızıyım, okulun en belalısıyım, ara sokaklardaki grafitiyim. Yine bir ayrılık sonrası içilen sigaradan çıkan dumanın sahibiyim ben. Ben Afra Çetiner Herkesin adını duyduğu anda tir tir titremesine sebep olan mafya çetesinnin başındaki adamın kızıyım. Babamdan sonra o koltuğa oturacak olan benim. O tahtın sahibi benim. Sıra bana geliyordu.
Evin önünde kapının açılmasını bekliyorum. Sağa sola bakındım. Zili defalarca çalmama rağmen kimse açmıyordu. Sakin ol Afra. Sakin... Kapının açılması ile başımı o yöne döndürdüm.
" Afra hanım. Nerelerdeydini? Anneniz ve babanız sizi çok merak etti."
"Umrumda değil."
Kapıdaki adını bile hatırlayamadığım hizmetli kadına aldırış etmeden annemin ve babamın yanına gittim. Evet yaa çok merak etmişler. Annem cosmopolitan okurken babam adanlarına ellerindeki adamı nasıl öldüreceğine dair talimatlar veriyordu. Bir abim bir de kız kardeşim var. Abim zaten iki seneden beri yurt dışında. Kız kardeşim Asel ise evde yoktu. Kim bilir nerede sürtüyo orospu? Bizimkilere bir laf etmeden, geldiğimi bile belli etmeden yukarı odma çıktım. Kapımı kilitleyip kendimi yatağa bıraktım. Yanan gözlerimi tavana diktim. Derin bir nefes aldım ve usulca nefesimi verdim. Tam rahatlayayım derken telefonuma gelen bildirim ile ağız dolusu küfür ettim. Telefonunu elime aldım. Melodi bana mesaj atmış. Mesajına cevap verdim.
M: Son gelişmeden haberin var mı?
A: Hayır. Ne olmuş?
Hemen çevrimiçi oldu manyak.
M: Mahalleye yeni taşınanlar var.
A: Mahallede satılık ev yoktu ki?M: Aile yadigarı diyelim. Hani şu beyaz renkli yalı var ya. Oraya tanışıyorlarmış
A: Bizim yanımızdaki boş yalıya mı? Ne zaman?
M: Evet. Yarın geliyorlarmış
A: İyi... Bize de eğlence çıkar. Yarın bizim dilimizde onlara "HOŞGELDİNİZ" diyelim
M: Bizim dilimizde!!
A:Evet. Maksat buranın sahipli olduğunu, boş hayaller kutlamaları gerektiğini söyleriz böylece
M: Bu fikri sevdim. Yatıyorum. Sen?
A: Uyku tutmuyor. Yatakta yatıyorum belki uyku tutar sızarım
M: Neyse uyumaya çalış. İyi geceler.
A: Sana da
Aklımda kurduklarım uyumamı engelliyordu. Yarın güzel eğlence vardı. Mahalleye yeni gelenleri korkutmak bizim çetenin yaptığı en ufak işlerden biriydi. Ama bu hoşgeldin diğerlerinden farklı olacaktı. Çok daha eğlenceli
***
Güneşin yüzüme vurması ile gözlerimi araladım. aşağıdan gelen uğultu sesleri ve merdivenlerden çıkan birinin çıkardığı sesler ile doğruldum. Gözlerimi ovuşturdum. Kapımın açılması ve Melodi'nin odama girmesiyle merdivenlerden gelen sesin sahibinin o olduğunu anladım. Melodi hızlandı ve üstüme atladı. Kemiklerim kırılmıştı evet ama bu onun umurunda bile değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MESELE: KÖŞE BAŞINDAKİ KARANLIK CESETLER
Actionİstanbul'un herhangi sokaklarından biri. Lüks daireler ve onların başında binbir türlü bela olan sahiplerinin yaramaz çocukları. Soğuk bir savaşın eşiğindeki dört genç. yitip gideceklerinden haberleri olmayan dört genç. İSTAnBUL'U AYAKLARINA KAPANDI...