On bir: O akşam bana renk kattın

5.5K 541 107
                                    

Medya: Cigarettes After Sex - Sweet

Selamlar! Bu minnoş çiftimizi özlemişim yahu. Hatta o kadar özlemişim ki az kalsın aklımdaki sahneleri yerle bir edip aklımda olmayan bir smuta kayıyordum. Sonra dedim ki dur, bunlar böyle bir sevişmeyi hak etmiyor. Özel olmalı veee böyle bir şey oldu. Umarım hoşunuza gider.

Bu arada 2k yı çoktan geride bırakmışız! Hepinizi çok seviyorum. Okuyan, oylayan ve yorumlayan herkese çokça teşekkür ediyorum.

Denemeye gidiyorum. Geldiğimde okuyabileceğim, beni mutlu edecek minnoş yorumlar bırakıp oylar mısınız?

Keyifli okumalar!

***

Hayatın bazı can alıcı noktaları vardır. Bu can alıcı noktalar kimi zaman zevk verir insana, kimi zaman da eğlendirir. Belki mutlu eder ya da ne bileyim işte bunlara benzer şeyler. Park Jimin de benim hayatımın can alıcı noktasıydı. Her geçen gün onun yeni bir yönünü keşfetmek beni oldukça memnun kılıyordu. Tıpkı şu an olduğu gibi.

Jimin'in gösterisi son bulmuştu. O, o kadar harikaydı ki gösterinin sonunda salon alkış sesinden yıkılıyordu. Park Jimin harika dans ediyordu. Park Jimin başlı başına bir harikaydı zaten ama o gün bambaşkaydı. Dans ederken büründüğü kimlik onu çok başka diyarlara taşıyordu.

Onlar sahneden iner inmez soyunma odalarının yolunu tutmuştuk Taehyung ile birlikte. Söylemeden geçmeyeyim, her ne kadar Park Jimin gözlerimi kör etmiş olsa da Jungkook da muhteşemdi. Tanrım onlar muhteşemdi. O ikisinin birbirine fazlaca yakın olduğu ve bol temas içeren bir kısmı vardı. Eğer arkadaş olduklarını ve Jimin'in kalbinin bana, Jungkook'un kalbinin de Taehyung'a ait olduğunu bilmesem, evet resmi olarak bir haftadır çıkıyorlardı, bunu ölümüne kıskanabilirdim bile. Ama onlar o kadar profesyonellerdi ki hayran olmaktan öteye gidememiştim.

"Tanrım inanılmazlardı." dedi yanımda yürüyen Taehyung. Gözlerindeki hayranlık elle tutukur cinstendi. "Mükemmellerdi." diye karşılık verdim ben de gözlerimde barındırdığım aynı hayran olmuş ifadeyle. Onları o şekilde görünce dans etmeyi öğrenme isteğim artmıştı. Aslında sadece Park Jimin ile ben de o şekilde dans etmek istiyordum.

"Benim güzel sevgilim!" Taehyung hülyalı hülyalı karşıya baktığında üzerimize doğru gelen Jungkook'a kaydı bakışlarım. Yüzünü güzel bir gülümseme istila ettiğinde adımları hızlanmıştı. Taehyung kollarını açtığında Jungkook vakit kaybetmeden ona sarılmış ve dudaklarına kapanmıştı. Bu tatlı temas bir an önce sevgilimin yanına gitme ve dudaklarından nefes alma ihtiyacımı arttırmıştı.

"Şey, ben sizi yalnız bırakayım." Yanlarından ayrılırken Jungkook geri çekilmişti. "Jimin soyunma odasında." demişti gözlerini saniyelik bana çevirirken.

"Teşekkürler Jungkook. Ve tebrikler, mükemmeldin." Bu sefer bakışları komple beni bulduğunda yüzündeki gülümseme utanç dolu bir hal almıştı. "Teşekkür ederim hyung."

Ona gülümseyip az önce Jungkook'un içeriden çıktığı odaya ilerledim. Kalbim, yegâne sahibinin yanına varacağını biliyormuş gibiydi, yine önüne geçemediğim bir şekilde hızlanmıştı.

Kapıyı çalma gereği duymadan direk içeri girdiğimde aynadaki yansımasını gördüğüm Jimin sahnede giydiği saten gömleğin düğmelerini açıyordu, henüz daha yarısına bile gelmemişti. Güzel vücudunun gözler önünde olması biraz sinir bozucuydu ama bu konuda ona bir şey söylersem muhtemelen üzülürdü. O yüzden çenemi kapalı tutmayı seçmiştim.

Gözleri aynadan beni bulduğunda işini yarıda bırakmış ve yönünü bana çevirmişti. Yanına vardığımda yarıda bıraktığı işi ben devraldım. Gömleğinin düğmelerini ağır ağır açarken gözlerim gözlerindeydi. Dudakları hemen dudaklarımın hizasındaydı ve nefesi nefesime karışıyordu. Ona yakın olmayı seviyordum. Onunla ilgili her şeyi delicesine seviyordum.

Friends // Yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin